İSTANBUL-UNESCO'NUN, 2006'da Four Seasons Oteli'nin Bizans kalıntıları üzerine yaptığı ek bina konusunda üç başlıkta "kaygı" belirttiği ortaya çıktı. UNESCO, raporunda, inşaatın arkeolojik alana etkisi üzerinde uluslararası uzmanların da katılacağı bir fizibilite çalışması yapılmasını istedi. Ancak, geçen 1,5 yılda UNESCO'nun talebi yerine getirilmedi; aksine inşaat tam yol devam etti.
UNESCO tarafından oluşturulan bir ortak uzmanlar heyetinin, 10-11 Nisan 2006 tarihinde İstanbul'da inceleme ve değerlendirmede bulunduğu, hazırlanan "İstanbul Dünya Mirası Sit Alanı" adlı inceleme raporunun İstanbul Valiliği ve İBB gibi ilgili kurumlara gönderildiği belirlendi. Konunun ayrıca, 8-16 Temmuz 2006 tarihinde Litvanya'nın Vilnius kentinde yapılan Dünya Miraslar Komitesi'nin 30. Dönem Toplantısı'nda da sunulduğu ortaya çıktı.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi yetkilileri de, 1992 yılından beri konunun sakıncalarına dikkat çektiklerini bildirdi. TMMOB, UNESCO heyetinin ek inşaatlar konusunda yetkilileri uyardığını bildirdi.
'Uzmanlar incelemeli'
Raporda konu, "Büyük Saray'ın Bir Bölümünün Arkeolojik Kalıntılarına Doğru Otel Genişletme Çabaları" başlığı altında yer alıyor. Büyük Saray ve arkeolojik alanla ilgili geniş bilgilere de yer verilen raporda, konuyla ilgili şu uyarı ve kaygılar dile getiriliyor:
"Heyet, Four Seasons Hotel ile kuzeydoğuda kalan bölümde yürütülen kazı çalışmalarının da içinde bulunduğu alana bir gezi düzenlemiştir. Mimar Özüekren, haritalarla yapılacak eklentileri ve otelin üç yeni kanadının projesini tanıtmıştır. Projeye göre, bu kanatların her biri zemin üzerindeki dört ayak üzerine oturacak ve zemin kat açıkta bırakılarak kazı alanının ziyaret edilebilmesi sağlanacaktır.
Genişletme projesi onaylandığından ve projenin uygulanması için hazırlıklara başlandığından, heyet aşağıdaki hususlarda kaygılarını dile getirmiştir.
Ayaklar, arkeolojik buluntuların bulunduğu alanın 'dışına' yerleştirilebilseler de, genişletme çalışmalarının yapılacağı alanın, özellikle arkeolojik kalıntıların korunmasına yeterli görünmemesi.
Kutlugün Caddesi üzerindeki projenin ana cephesinde, kalan duvarlar özgün mimari karakterine öncelik verilip korunmalı, buna engel olacak her türlü müdahale önlenmelidir.
Bu nedenle heyet, müdahalenin olabilirliğine yönelik olarak uluslararası uzmanların da dahil olduğu bir etki değerlendirme çalışması yapılmasını önermektedir."