Türkiye'nin ve bittiğinde dünyanın en büyüğü olacak havalimanını inşa eden İGA Konsorsiyumu'nun Kurumsal İletişim Departmanı'ndan ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Basın Müşavirliği'nden hafta içinde gelen davet üzerine, yeni Bakan Mehmet Cahit Turhan'ın basın toplantısı için, Atatürk Havalimanı'nın Dış Hatlar Terminali'ni saat tam 12.05'te terk ettik.
Trafiği az olan ve kestirme sayılan yolları izleyen araç sürücümüz, hızlı bir sürüşle Basın Ekspres, Başakşehir ve IC Astaldi Ortaklığı'nın zorunlu- paralı otoyoluyla Arnavutköy'ün arka sokaklarından bizi ancak 12.45'te İGA Ana Yerleşkesi'ne ulaştırdı. Yani gün ortası ve yoğunluğun olmadığı bir trafikte yeni havalimanına ancak 40 dakikada vardık. Bu rakam, Taksim'den normal bir trafikte 50 dakika, sabah ve akşam trafiğinde ise 1,5 saate çıkabilir. Bu süre çok mu karar sizin?
Biz yerleşkeye ulaştığımızda, Bakan Bey helikopterle 76.5 milyon metrekarelik bölgeyi havadan inceleyip, son durumu gözleriyle görmüş, ardından da İGA yöneticilerinin sunumunu da izlemişti. Beraberinde, AHL Mülki İdare Amiri-İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Ali Ulutaş, Cumhurbaşkanlığı'nca atanan Yardımcısı Enver İskurt, DHMi Genel Müdürü Funda Ocak, Karayolları Genel Müdürü Abdulkadir Uraloğlu, SHGM Genel Müdür Yardımcısı Can Erel ile salona girdiğinde İGA Konsorsiyumu'nun ortakları olan Mehmet Kalyon, Mehmet Cengiz, Nihat Özdemir ve Mehmet Nazif Günal ile CEO Kadri Samsunlu ön sırada tam takım olarak yerlerini almışlardı.
Bakan Turhan, ilk basın toplantısında yaptığı açıklamada, şu an gelinen yüzde 95'lık gerçekleşmeyi, meydanın uçak ve yolcu kapasitesini ve taşınma sürecinin nasıl gerçekleşeceğini rakamlarla anlattı.
Cahit Bey, Karayolcu'luktan gelen birisi olarak, yeni ilgi alanı havacılık konusunda medyanın karşısına ilk kez çıkmasına rağmen çok iyi bir performans sergiledi.
Basın toplantısını bitiren Bakan Bey'e soru sormak için elimi kaldırdığımda, kendileri kürsüyü terk etmiş, bize doğru geliyordu. Bana bakarak "Sorular başka zamana kalsın" derken gülümsüyordu.
Bu kararını tüm herkes saygıyla karşıladı. Belki, zaman kısıtlıydı, belki de daha çok yeni olduğu için soru almamış olabilirdi.
Madem bu iş böyle oldu, ben de basın toplantısında soramadığım sorularımı Bakan Bey'e buradan sormak isterim. Trabzonlu hemşehrimin soru ve iddialara vereceği bu cevaplar, benden daha çok öncelikle kamuoyunun da beklentisidir.
İlk sorum, en güncel konuyla ilgili. Son günlerde basına yansıyan havalimanı sahasındaki toprak çökmesi ile ilgili olarak, basın toplantısından önce olay yerinde gazetecilere açıklama yapmanız acaba doğru bir hareket olmaz mıydı?
Konunun aslı astarı nedir anlatır mısınız?
Bir başka konuya gelince, belirli çevreler havalimanı inşaatındaki iş kazalarında çok fazla işçinin öldüğünü ve ölümlerin gizlendiğini her fırsatta dile getiriyor. Bu konuda gerçek nedir, iş kazası veya diğer başka nedenle kaç kişinin hayatının kaybettiğini açıklamanız mümkün mü?
Yine, inşaatta Vietnamlı ve diğer yabancı işçilerin az maaşla ve olumsuz koşullarda çalıştırıldığı iddiasına, siz ne dersiniz?
Bölgede, binlerce ağacın kesildiği, su kaynaklarının kurutulduğu, hayvanların öldüğü, kuşların göç yolunu değiştirdiği ve ekolojik dengenin bozulduğu iddiasına en yetkili makam olarak, ne diyorsunuz?
Bir Kızılderili atasözü der ki "Atlarımız o kadar hızlı gitti ki, ruhlarımız geride kaldı". Bu sözde olduğu gibi, inşaat hızlı gitti de, havalimanına ulaşım işi geç mi kaldı? Veya yüzde 95'e ulaştığı söylenen inşaatın gerçekleşmesi ile gerçek durum tamamen örtüşmekte midir? Acaba sizce arada daha da büyük bir fark yok mudur?
Dünyanın en büyük taşınma operasyonu olarak, belgesellere konu olabilecek ve tarihe geçecek olan Atatürk Havalimanı boşaltılma operasyonuna 11 hafta gibi az bir zaman kaldı. Neyin, nasıl olacağını en geniş ve ayrıntılı olarak sizden duymak kamuoyunu ve paydaşları rahatlatacaktır.
DHMİ tarafından, AHL işletmecisi TAV'a "29 Ekim'de burayı terk edin" denildiğine göre, sözleşme bitimi olan 2021 tarihine kadar yolcu garantisi olarak işletmeci şirkete ne kadar ödeme yapılacak. Bu ödeme hangi kaynaktan yapılacak?
Kargo operasyonlarının yeni meydanda bir yıl sonra başlayacağı doğru mudur?
Doğruysa, AHL'ye uçak iniş kalkışlarının devam edeceğini söyleyebilir miyiz?
AHL'deki THY ve Onur Teknik'e ait bakım hangarları ne zamana kadar çalışacak?
Genel Havacılık Bölgesi'nde halen hangar yapımları sürüyor? Burası kapanacak mı veya ne zamana kadar açık kalacaktır?
Devlet filosundaki VIP uçakların AHL'den iniş ve kalkışı ne zamana kadar sürecek? AHL'deki Devlet konukevi ve VIP Salonu hizmet vermeye devam edecek mi?
Doların ve euronun son zamanlarda aşırı değer kazanması bu havalimanı ile ilgili tüm hesapları ne şekilde etkilemektedir. Havalimanındaki ticari alanlar da döviz üzerinden kiralandığına göre, DHMi'nin bir düzenleme yapmaya yetkisi var mı?
Kod (seviye) revizyonu yapılarak arazinin 60cm daha alçak oluşu, konsorsiyumun fazla kazanmasına, devletin de bir kayba uğramasına neden olmuş mudur? Bu gibi iddialar hakkındaki görüşünüz nedir?
İGA Konsorsiyumu'nun üç yıl ötelenen ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın da tam destek verdiği, yıllık 1 Milyar 45 milyon euro’luk kirası, hangi tarihte ödenecek ve buna idare herhangi bir faiz uygulayacak mı?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı olarak sizin de Yeni Havalimanı'nın adı konusunda bir düşünceniz olsa gerek. Adının, Atatürk olmayacağını düşündüğüm bu tesise, Recep Tayyip Erdoğan'ın adı verilir mi, yoksa Sultan Abdülhamit Han'ın adı mı uygun görülür? Siz ne dersiniz? Sizce hangisi olur? Başka bir isim olabilir mi? Sizin aklınızdan geçen bir isim var mıdır?
Bu soruların bazılarının, önceki bakan tarafından kısmen cevaplandırılmış olması, sizin tarafınızdan yeniden ve farklı olarak cevaplanmayacağı anlamına gelmemeli. Şeffaflık veya saydamlık bir ilke olarak benimsenmişse, bu soruların da cevabı toplumla açıkça paylaşılmalı.
Özel bir açıklama beklemek gibi bir egom yok, olamaz da. Açılışa beş kala da olsa çok geniş katılımlı bir basın toplantısı ile konuşulan veya konuşulmayan tüm konu ve faaliyetler hakkında siz de bana göre görüşlerinizi kamuoyuna açıklamalısınız.
Önce insanımızın ve sonra da dünyanın güvenini kazanması şart olan bir dünya markası yaratırken, geride cevapsız hiçbir soru kalmamalı diye düşünüyorum.
Dünyanın en büyüğü olması planlanan bu dev tesisin, özel sektör eliyle yükselmesi ne kadar gurur vericiyse de, devletin bu işi sahiplenmesi ve ortaya bir irade koyması da o kadar güven vericidir..
Tüm iyi niyetimizle sahip çıktığımız bu mega projenin dünya da hak ettiği yeri alabilmesinin yolu, neyin nasıl ve niçin yapıldığının iç ve dış kamuoyu tarafından bilinmesinden geçer diye düşünüyorum.
Yapımına karşı çıkılan, başarılamayınca da başka konular da spekülasyonlara maruz kalan İstanbul Yeni Havalimanı için her kesimin desteğini alabilirsek daha iyi olur kanaatindeyim.
İyi uçuşlar Türkiye'm..
