Türsab 22. Olağan Genel Kurulu

ÖZKAN ALTINTAŞ-TÜRKİYE TURİZM
İSTANBUL- Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, "Ben Diyarbakır'ı Trabzon'dan, Trabzon'u Erzurum'dan, Erzurum'u Alanya'dan, Alanya'yı Batman'dan ayrı tutmadım. Hepsine eşit davrandım. 'Türkiye Cumhuriyeti'nin ay yıldızlı bayrağı ortak paydamızdır' anlayışıyla hareket ettim. Türk turizminin hizmetkarı olan TÜRSAB, Türkiye'nin penceresini açık tutmaya devam edecek" dedi.

TÜRSAB'ın 22. Olağan Genel Kurulu, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde başladı. Genel kurulda İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından mevcut TÜRSAB yönetiminin icraatlarının anlatıldığı film gösterildi. "Birlikten Türkiye doğar, birlikte TÜRSAB doğar" sloganıyla yapılan genel kurula üyeler yoğun ilgi gösterdi.
Türsab Genel Kurulu’nda Başaran Ulusoy, Emin Çakmak ve Firuz Bağlıkaya’nın ekipleri yarışıyor. Başkan ve yönetimin seçimi için oylama yarın gerçekleştirilecek.

BENDEN PARALEL OLUR MU?
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, genel kurulda yaptığı konuşmada, aradan geçen yıllara ve atlatılan badirelere rağmen turizmcilerin yanında olduğu için çok şükür ettiğini belirterek, medyada hakkında çıkan bazı yayınlara değindi.
Ulusoy, "Bir gazete hakkımda, 'Başaran Ulusoy paralelcidir' diye yazdı. Benden paralel olur mu? Hata.. hata.. hata. Hatalar insan içindir. Ama insanların en iyisi de tövbe edendir. Evet benden paralel olmaz. Benden Yeniçeri olur. Yeniçeriliğin birisi Türkiye sevgisi, diğeri üyelerimizin TÜRSAB sevgisidir. Böyle Yeniçeri davranan beni şehit eder misiniz? Utanmaları lazım. Bana yakıştırılacak en son şey 'paralel' lafıdır. Ben bunu kabul etmem. İki evladım, dört torunum var. Acaba bana bir şey olursa vicdanınız sızlamayacak mı?" diye konuştu.

NE OLDU, ELINIZE NE GEÇTI?
Kurulun gerçekleştirildiği Rumeli Salonu'nun Türk turizminin amiral gemisi olan TÜRSAB'ın katkılarıyla yapıldığını ancak, bazı adayların, toplantının burada yapılmasını engellemek için mahkemeye başvurduğunu belirten Ulusoy, "Genel kurulumuzun bu salonda yapılmaması için gösterilen gayretler, beni sırtımdan olduğu gibi göğsümden de yaralamıştır. Ayıptır, günahtır, yazıktır. İstanbul'un en büyük salonunda genel kurulu yapılmasın diye uğraş verenlere sesleniyorum. Bu salon kimin? Ne oldu, elinize ne geçti? Mevlana'nın dediği gibi 'beni incittiniz' ama ben sizi incitmeyeceğim" ifadelerini kullandı.

KÖTÜ MÜ YAPTıK?
Almanya Seyahat Acentaları Birliği'nin 66. yıllık toplantısını Kuşadası'da yapılmasını sağladıklarını anlatan Ulusoy, "Kötü mü yaptık? Bu durumu da mı mahkemeye taşıyacaksınız" diyerek, şunları kaydetti:
"Bu salondaki sandalyeleri 'zincirle bağlayalım' dedi bir arkadaşımız. Niye? Ayağa kalkar, bu sandalyelerle birbirimize saldırırız diye düşünüyorlar. Burası husumet yolu değil. Burası dostluk, muhabbet yoludur. Batman'daki, Kapodokya'daki arkadaşımızın neler çektiğini biliyorum. Öyle bir süreç yaşattıklar ki, sizinle da paylaşma gereği duydum. Güvenliği, salonu geçtik. Şimdi bizim kurumumuzun temayüllerine göre, divan üyelerinin seçimi açık oyla yapılır. Bu salondaki divan üyelerinin gizli oyla seçilmesini ben talep ediyorum. Tartışma ve kavgaların olacağını söylemek bize yakışır mı? Gençlere nasıl örnek olacağız?"

"50 YıLLıK CEMIYET HAYATıMıN 43 YıLı TÜRSAB'DA GEÇTI"
Başaran Ulusoy, verilmeyecek tek hesabının bulunmadığını, ileriki günlerde faaliyet programları kapsamında her şeye cevap vereceğini belirterek, şöyle devam etti:
"50 yıllık cemiyet hayatımın 43 yılı TÜRSAB'da geçti. Hiçbir zaman kapısını kapatmadığım, sizlere açık tuttuğum, birliğini sağlayamaya çalıştığım 16 yıl boyunca sosyal medyaya düşürmediğim, sokağa taşımadığım meseleleri aile içinde çözmek için uğraş verdiğim TÜRSAB'da şimdi başkanınız bir sorusu var: TÜRSAB'da dinsel konuları, etnik meseleleri, siyasetin, sportif faaliyetlerin, bölgeciliği sokmamaya çalıştığıma hepiniz şahit misiniz?"
Türkiye ile TÜRSAB'ın da büyüyüp artık salonlara sığmayan bir yapıya dönüştüğünü anlatan Ulusoy, "Konuşulacak çok meselemiz var. Ben Diyarbakır'ı Trabzon'dan, Trabzon'u Erzurum'dan, Erzurum'u Alanya'dan, Alanya'yı Batman'dan ayrı tutmadım. Hepsine eşit davrandım. Türkiye Cumhuriyeti'nin ay yıldızlı bayrağı ortak paydamızdır anlayışıyla hareket ettim. Türk turizminin hizmetkarı olan TÜRSAB, Türkiye'nin penceresini açık tutmaya devam edecek. Yarın inşallah TÜRSAB için yeni bir başlangıcı olacak" şeklinde konuştu.

TÜRKIYE ALMANYA IÇIN ÖNEMLI BIR PAZAR
Almanya Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Norbert Fiebig ise Türkiye'nin Almanya için önemli bir pazar olduğunu söyledi.
Bu yıl Alman seyahat acentalarında Türkiye'deki tatil yerlerine yapılan rezervasyonlarda yüzde 7 artış olduğunu vurgulayan Fiebig, "Türkiye, Almanya'da en çok tercih edilen ülkeler sıralamasında İspanya ve İtalya'dan sonra üçüncü ülkedir. Bunun, çok eskiye dayanan Türk-Alman dostluğu, iki ülke arasındaki kültürel alışveriş, birçok Alman'ın tatmış olduğu ve seyahatlerinde çok takdir ettikleri Türk misafirperverliği gibi birçok sebebi vardır" dedi.