ÖZKAN ALTINTAŞ- TÜRKİYE TURİZM
İSTANBUL- Türkiye Otelciler Birliği -TÜROB’un İstanbul Hilton Bosphorus Hotel Convertioon Center’de yapılan 23. Olağan Genel Kurulu’nda açılış konuşmasını yapan TÜROB Başkanı Timur Bayındır, Türkiye ekonomisine önemli katkılarda bulunduklarını ve turizmde rakamlarda da hissedilen toparlanma bulunduğunu belirterek “Yeniden yükseliş dönemindeyiz” dedi.
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, sektör olarak 2019 için beklentilerinin oldukça olumlu olduğunu belirterek, “2018 yılıyla birlikte rakamlarda da hissedilen toparlanma ile artık yeniden yükseliş dönemine geçebildiğimizi söyleyebilirim” dedi.
ÖNEMLİ KATILIM OLDU
Genel Kuru'a İstanbul Turizmden Sorumlu Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, Başakşehir Kaymakamı Kazım Tekin, Kültür ve Turizm İl Müdürü Çoşkun Yılmaz, Türkiye Turizm Yatırımcılar Birliği-TTYD Başkanı Oya Narin, Turizm Otel Yönet Yöneticileri Derneği-TUROYD Başkanı Ali Can Aksu, Avrupa Oteller, Restoranlar ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Jens Zimmer Christensen, THY Satış Başkanı Emre Menevşe katıldı.Türkiye’de turizm sektörünün en köklü ve en büyük temsilcilerinden, konaklama sektörünün çatı kuruluşu olan ve geçmişi yarım asıra uzanan TÜROB’un 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı bugün Hilton İstanbul Bosphorus Hotel’de gerçekleştirildi. Ünlü piyanist Tuluyhan Uğurlu’nun bir konser verdi.
Genel Kurul’a THY Satış Başkanı Emre Menevşe bilgeler verdi.
Avrupa Oteller, Restoranlar ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Jens Zimmer Christensen de konuşmacı olarak katıldı.
SAYI DEĞİL, GELİR ÖNEMLİ
TÜROB 23. Olağan Genel Kurul’un açılışında konuşan Timur Bayındır, “Hem doluluklarda hem ortalama oda fiyatlarımızda yüzde 10-12’lerde artış bekliyoruz. Mutlaka ve mutlaka kişi başı harcamayı, dolayısıyla gelirleri artırıcı uygulamaları devreye sokmak zorundayız. Turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanmak lazım. Bu yıl ve gelecek yılların en önemli çalışması bu olmalı” diye konuştu.
Turizm sektöründe, konaklama, yiyecek-içecek hizmetleri ve seyahat acenteliği faaliyetlerini kapsayan üç alanda toplam istihdamın 2018 yılı itibariyle yaklaşık 1 milyon kişi olduğuna işaret eden Bayındır, şunları söyledi: “Sosyal, ekonomik, uluslararası ilişkiler ve ekonomik olarak etki alanı ile birlikte düşünüldüğünde, turizmin katma değerini başka bir sektörle kıyaslamamız hayli zor.
TURİZMDA İLK SIRALARA ÇIKACAĞIZ
2018 yılıyla birlikte rakamlarda da hissedilen toparlanma ile artık yeniden yükseliş dönemine geçebildiğimizi ifade edebilirim. Buradaki en önemli kazanım, pazar, ürün ve strateji çeşitliliği ile birlikte turizmin anlık yönetim ve koordinasyon gerektiren bir sektör olduğunun anlaşılmasıdır. Sektörün ülke ekonomisine ne kadar önemli bir katkı sağladığı, yaşanan gerileme ile derinden hissedilmiştir. Böylelikle, turizm sadece turizmcileri ilgilendiren bir sektör değil, tüm ülke sathında en önemli döviz kazandırıcı ihracatçı bir sektör olarak yerini almıştır. Bugün, Bakanımız da bu konuyu en iyi şekilde aktaran ve aksiyon alan bir lider olarak yolumuzu açmaktadır. TÜROB olarak inancımız tamdır ki turizm sektörü yakın gelecekte, ülkemizin dünyada rekabet üstünlüğü açısından ve ekonomik açıdan ilk sırada yer alan sektörü olacaktır.
TURİZMİN AVRUPA’YA KATKISI BÜYÜK
Genel Kurul’da konuşan aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 30 Avrupa ülkesinde 42 ulusal birliği bir araya getiren Avrupa’daki otel, restoran, bar ve cafelerin şemsiye birliği Avrupa Oteller, Restoranlar ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Jens Zimmer Christensen de “2 milyon işletme ve 11.9 milyon çalışandan oluşan endüstrimiz, toplam AB turizm işgücünün yüzde 80'ini temsil ediyor ve yalnızca Avrupa Birliği'nde 2013-2016 arasında 1.6 milyon yeni iş yarattı. Sektör 460 milyar Euro'yu Avrupa ekonomisine sağlarken, yaklaşık 70 milyar Euro’su KDV ödemesi olmak üzere devlet hazinelerine yaklaşık 126 milyar Euro’luk katkı sağlıyor. Turizm, özellikle Türkiye de dahil olmak üzere tüm bölgede, iş hayatı ve büyüme için büyük bir itici güç ve Dünya Turizm ve Seyahat Konseyi’ne göre Türkiye’de 2017’de 462 binden fazla iş yaratan bir sektör” dedi.
BREXİT FIRSAT OLABİLİR
Brexit’in turizm sektörüne olumsuz etkilerinin olabileceğine dikkat çeken Christensen, “Türkiye, Avrupa'nın geri kalanında olduğu gibi Brexit konusunda yeni zorluklarla karşı karşıya kalabilir. Brexit olursa İngiltere'den hava taşımacılığı operasyonları etkilenebileceğinden, özellikle Avrupa’nın güneyini etkileyebilir. Ancak zorluklar da fırsatlar getiriyor. Vize kolaylığı, direkt uçuşlar ve elbette ev sahibi ülkelerin turistlere karşı gösterdikleri samimiyet, büyümeyi teşvik eden temel faktörler olarak kabul edilir. Bu doğrultuda, destinasyonlar seyahat dostu bir vize ve sınır kontrol politikası geliştirmek isteyebilir. Bu daha fazla turist çekebilir” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.