Sevgili okurlarım
Bildiğiniz üzere her bilanço döneminde sizlere tüm medyanın yaptığı gibi değil, detaylı bilgiler eşliğinde bilançoları yorumlamaya çalışıyorum.
Bilançoları afaki bilgiler değil gerçek bilgiler eşliğinde yorumlamaya çalışıyorum. Tabii ki bu sonuçta bir yorumdur. Yazımı okuyan bir başka okurumuz,konuya farklı bakıp farklı yorumlamak isterse aynen onun yazdığı yorumu da yazının altına koyar ve gerekirse cevaplarım.
Burada önemli olan okurların ve tabii ki ülke vatandaşlarımızın THY’nin gidişatı ile bilgilendirilmesidir. Her bilanço döneminde ( her üç ayda bir) bu çalışmayı yapmak bayağı zamanımı alsada yinede bu alışılagelmiş bilgilendirmelerime devam ediyorum.
Burada ki amaç sadece ve sadece okurların bilgilendirilmesi amaçlıdır.
Şimdi tabloyu incelediğimizde bunu net olarak görebiliyoruz. Sadece finansman gideri 1,5 milyar TL. Dolar karşısında, japonyeni, avro, isviçre frangı da değer kazanmış durumda. Değer kazanmaya da devam ediyor, sene sonu ne olur bilemeyiz ancak zararın gün geçtikçe arttığını göreceğiz. Görüldüğü üzere 462 MİLYON DOLAR sadece bu değişimden zarar edilmiş.
Ben yazıyı yayınlamadan önce yakında bilançoyu detaylı inceleyip yazacağım sözlerimden etkilenmiş bir okurumuz tarafıma bir mail gönderdi. Bu mailinde Finansman giderleri içinde yer alan bu kur farkı zararını açıklamak için şöyle bir yorum göndermiş “10-12 yıl vadeli ve USD döviz cinsinden olmayan tüm borç bakiyesi ki bunlar yaklaşık 3 milyar USD dengi JPY borç bakiyesi USD’ye çevrilmektedir.ANCAK burada esas unutulmaması ve altı çizilmesi gereken bu kar ve zararın fiktif yani nakit akışı yaratmayan muhasebesel bir kalem olduğudur.” Bunu da “yatırımcıları yanlış yönlendirmemek” için söylediğini beyan etmektedir.
Ben zaten nakit akış tablosunu incelemediğim için böyle bir sorun yok. Ancak 2015 yılı ilk 6 aylık sunumlarda “net kara risk yönetiminin etkisi” başlığı altında 331 milyon dolar kur değişiminden kar yazılırken neden yatırımcıların doğru bilgilenmesi adına böyle bir görüş dile getirilmedi. Hatta ne kadar güzel iş yapıldığı “sunumlar”da ballandıra ballandıra anlatıldı.
Hatta o tarihe kadar sunumlarda “net kara risk yönetiminin etkisi” diye bir başlık ve slayt bulunmamakta idi. Kar yazınca UFRS güzel, zarar yazınca tu ka ka olmamalıdır. UFRS şirketin bugünkü durumunu gösterdiği için, olması gereken de budur.
Bu duruma kısaca atalarımız “kendi eştiği kuyuya kendi düşmek” derler.
Önceki yazıma baktığınızda THY ile alakalı şu yorumu yapmıştım.” Dolar, avro ve japon yeni karşısında değer kazanırsa THY kur farkı gelirini artıracak. Dolar değer kaybederse kur farkı gideri oluşmaya başlayacak.
Yine başka bir yazımda japon yeni gelirinin çok düşük olduğunu yüksek miktarda japon yeni borçlanmasının kur riski taşıdığını belirtmiştim.O gün söylediğimi şimdi hatırlatma zamanı diye düşünüyorum.
Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı bir sms le görevden alındığı için arkasından konuşmak istemem ancak tablo ortada.
THY esas faaliyetlerinden de 1 milyar 206 milyon lira zarar etmiş durumda. Bunun başlıca sebepleri, terör olayları, artan kapasite, birim gelir düşüşü olarak görülüyor. Peki bunlara kim önlem alacaktı, dolulukların düşeceği öngörülemedi mi? Buna göre kapasite planlaması neden yapılmadı?
Geçen seneki karlılıktan dolayı THY yönetimi tebrik ettiğimi, devamını dilediğimi hepiniz biliyorsunuz. Bu noktada söyleyeceğim ise çok kötü bir performans gösterdiniz ve göstermeye devam ettiğiniz olacak. Aylar öncesinden yaklaşık 2,5 milyar TL vergi öncesi zarar edeceğinizi ben bile öngörüp yazmıştım. Siz de beni mahcup(!) etmeyip 2 milyar 391 milyon TL zarar açıkladınız. Bakın yine ben yazmıştım demek istemiyorum. Şimdiden söyleyeyim. Şayet çapraz kurlar bugünkü seviyede kalırsa yıl sonu aşağı yukarı aynı zarar rakamını açıklarsınız.
Bir çok kez beklentilerinizi revize etmeniz gerektiğini, bu beklentilerin gerçekleşmeyeceğini yazmıştım, sonunda nihayet siz de bunu anladınız revize ettiniz. Eğer kapasite kısmazsanız bu beklentilerinizin de yüksek kalacağını şimdiden söyleyeyim ve sizi uyarayım.
Temmuz ayı dolulukları açıklandı ve durum hiç iç açıcı değil.
Rask %15,5 düşerken cask ise %5,7 düşmüş. Yani gelir, maliyetlerin çok üzerinde azalmış ve doğal olarak zarar oluşmuştur.
Tablo o kadar kötü ki, şu noktalarda hata yapılmış demek çok kolay. Bu sebeple genel olarak kötü demek istiyorum. Aksi halde yazmakla bitmeyecek.
Şapkanızı çıkarıp düşünme ve çözümler üretmek zorundasınız. Sanırım Başbakan, Ulaştırma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı bu durumu hoş karşılamayıp bir takım çözümlerin gerçekleşmesinde olaya müdahil olacaklardır. Sonuçta hepimizin şirketi.Zarar etmesine hepimiz üzülürüz. Ancak hatalarınızı da söylemek zorundayız. Liyakatlı ve yetkin yöneticilerle çalışmak her kurum için vazgeçilmezdir.
SunExpress’ede bir cümle ile değinmeden geçemeyeceğim. 2015 ilk 6 ayda 14,6 milyon dolar net zarar elde etmiş iken 2016 yılı ilk 6 ayında 53 milyon dolar net zarar elde etmiştir. Gerçi başka bir slaytta ise 62 milyon dolar olarak geçmekte, hangisi doğru bize bildirirler umarım. Az kalsın unutuyordum. Bu arada THY Teknik A.Ş. 27 milyon dolar net kar elde etmiş. Kutlarım.