İSTANBUL - Uluslararası Doğal Pırlanta Konseyi, gençlerin alışveriş tercihlerine ilişkin araştırmasını yayınladı. Toplam 5 bin kişiyi kapsayan araştırma sonuçlarına göre yaşı 18 – 24 arası değişen Z kuşağı ile 2000 yılı sonrası doğan Milenyum kuşağının mücevher tercihi, pırlanta çıktı.
Z Kuşağı’nın İlk 3 Tercihi
Araştırma çerçevesinde kadın, erkek, Z kuşağı ve Milenyum doğumlu şeklinde sınıflandırma yapılarak kıyafet, kozmetik, elektronik, aksesuar, pırlantalı mücevher, parfüm, ayakkabı, tatil ve saat olmak üzere toplam 9 başlık içinden ilk üçünü tercih etmeleri soruldu.
Kadınların alışverişteki ilk tercihleri pırlantalı mücevher çıkarken erkeklerin ilk alışveriş tercihi tatil oldu. Araştırmaya katılanların yüzde 70’i her bir pırlantayı benzersiz bir hediye olarak görürken sevginin, özel hissetmenin ve nadir olmanın sembolü olarak pırlantayı adres gösterdi. Z kuşağı ve Milenyum doğumlulara, pırlanta tercihlerinde nereden bilgi alıp hangi tasarımlardan etkilendikleri sorulduğunda ise çoğunluğun cevabı sosyal medya oldu.
“Bir pırlantanın ya da değerli taşın gerçekten değerli olup olmadığı parlaklığı, rengi ya da büyüklüğünde değil, küresel ölçekte bağımsız bir laboratuvar tarafından onaylı sertifikası ile anlaşılıyor” diyen Uluslararası Gemoloji Enstitüsü (International Gemological Instıtute – IGI) Dubai Genel Müdürü Shaunak Shastree, şunları dile getirdi: “Sertifika, karat ağırlığı, rengi ve netlik özellikleri ile kesim bilgilerine dair detaylı bilgiler verdiği bir raporu temsil ediyor. Pırlanta veya değerli taşın kimlik bilgileri anlamına gelen tüm kavramları çıplak gözle görmek imkânsız olduğu için sertifikanın önemi daha da artıyor. Sertifika, pırlanta ve değerli taş satanların yanı sıra satın alanlar için de büyük önem taşıyor. Çünkü sertifika, bu sürece şeffaflık katıyor. Bağımsız bir sertifikasyon ile pırlanta ve değerli taşın sahip olduğu değer artarken alım – satım sürecinde tüm taraflar adına artı değer oluşturuyor.”
Pırlanta ya da değerli taşın son derece zorlu olan sertifikasyon serüveni, laboratuvara ulaştıktan sonra başlıyor. Akredite olmuş ve tam donanımlı laboratuvarlar, ilk olarak o taşın değerini büyük ölçüde etkileyecek olan herhangi bir suni muameleye tabi tutulup tutulmadığı konusunda birkaç bilimsel araçla değişik testler uyguluyorlar. Daha sonra son derece eğitimli gemologlar kıymetli taşta her hangi ilave katkıyı, rengi ve kesim mükemmeliyetini muayene ederler ve taşı derecelendiriyorlar. Son olarak gemologun raporuna tüm bu bilgiler girilmeden önce özel bir kimlik için taş, lazerle işaretlenip fotoğrafı çekiliyor ve videoya alınıyor. Bu rapor hem basılı hem de çevrimiçi olarak alınabiliyor. Böylelikle satış sürecinin düzgün bir şekilde gerçekleşmesi sağlanıyor.
Dünya mücevher pazarında yaklaşık yarım yüzyıldır mücevher, kıymetli taş ve pırlanta üzerine eğitim verip sahip olduğu 18 laboratuvardan günlük 20.000 sertifika yayınlayan Uluslararası Gemoloji Enstitüsü (International Gemological Instıtute – IGI), tüketicileri satın aldıkları hediyelerin gerçekliği konusunda uyarıyor.