Yeni 1618 sayili yasa tasarısı, rehberlik ve yapay zeka

Deniz Tüfekçi

Önce rehberlikten başlayalım;

1618 sayılı yasada yapılacağı söylenen değişiklikler arasında Seyahat acentalarının sadece müze e ören yerlerinde rehber alma zorunluluğu olduğu, ya da isterlerse sadece müze ve ören yerleri dışında rehberlik hizmeti alma zorunluluğu olmayacağı söylenmektedir.

REHBERLİĞİN RUHUNA FATİHA

Bakanlık ister taslağa koysun ,ister koymasın bildiğimiz gördüğümüz Rehberlik işi,anlayışı artık kökten değişime uğramakta olduğudur.

Bunun temel nedeni teknolojik değişim ya da ‘’AI’’ diye kısaltılan Yapay Zeka uygulamalarıdır.

Ayasofya’da artık rehber yerine kulaklık kanalıyla 20 civarındaki dil ile hangi yapıtın, nesnenin önüne geldiysen kullanıcıya her türlü bilgi verilmektedir. Niteliğini ,kalitesini bilemesem de uygulamada rehbersiz anlatım bundan böyle gerçekleşecektir.

Rehberlik mesleğini öldüreck olan yasa değil, teknolojidir.

Deneyimli rehber arkadaşlarımız bu duruma her ne kadar tepki gösterse de teknolojik yenilikler sonucu artık tüm müze ve ören yerlerimizde ,Efes’ten İshakpaşa’ya, Bergama’dan Afrodisias’a kadar artık her taşın yanında oranın tarihi, kültürel değeri hakkında sınırsız sayıda dilden bilgi kulaklığınıza aktarılacağı için artık müzelerin ya da ören yerlerinin rehbere gerek duyulmadan gezilebileceği görülmektedir.

Ancak yine de rehbersiz olamaz diyorum.

Kültür turu yapan bizim gibi acentaların gruplarını rehbersiz gezebilme şansı yok gibidir.

Bizim rehberlerimizin görevi sadece ören yerleri ve müzeleri anlatmakla sınırlı olmayıp, onun çok daha ötesinde ülkemizin, bölgenin tarihi, kültürel değerleri, inanç, ekonomi, folklor, yemek, siyaset , spor gibi konularda misafirlerine bilgi aktarması ya da misafirlerin benzer konulardaki sorularını adamakıllı yanıtlamakla tarif edilmiştir.

Bizim rehberlerimiz müze ören yeri rehberi olmanın çok ötesinde gerek ve değerdedir.

Kültür turu rehberliği dışında rehberlerin iş alanları böylece iyice daralmış olacaktır

Ayasofya ile başlayan bu sürecin ne zaman tamamlanacağını bilemiyorum. Ancak özellikle iç turizmde rehber yerine tur lideri zorunluluğu gelmesi konusunda onların da belli deneyim gibi kriterlere sahip olması hem acenta, hem de misafir güvenliği, rahatlığı açısından önemli olduğunu düşünmeliyiz.

OTELLERİN TRANSFER HAKKI!

Bu hak resepsiyonistlerin acenta faaliyeti sürdürmesini legalize edecektir.

Otellerin transfer yapması konusunda verilen karar çok önemli tehlikeyi de beraberinde getiriyor.

Otel resepsiyonları, nasılsa biz taşımacılık , transfer yapabilme hakkına kavuştuk, transfer hizmeti sadece havaalanı ya da liman ile sınırlı olmadığı için, kendi ayarladığı 3-5 otel müşterisine, yine kendi ayarladığı lokanta, yat turu yapan tekneci, rafting yapan kuruluşa vs.vs yolcu göndererek açık açık acenta servisi verebilir.

Veremez mi diyorsunuz? Şimdi el altından korka korka yaptıklarını şimdi açık açık yapacaklarından sakın kuşku duymayın.

KAZIN AYAĞI ÖYLE DEĞİL.

Yurt dışındaki otelleri örnek göstererek iyi niyetle yapılan bu tür önerilerin Türkiye pratiğinde yeri olmadığını görmezden gelmeyin. Namı dillere destan 5 yıldızlı otellerimizin resepsiyonları kanalıyla nice acenta yolcusunun özel tur ‘adı altında tur satışı ile resepsiyonlar kanalıyla elden gittiğini bilen biliyor zaten. Çağır rehberi, arabayı turu yaptır. Sen acenta olmuşsun, olmamışsın önemi yok, gelen araç da zaten Türsab plakalı. Eee? Takır takır tur yaptıran otel ön büro görevlilerini şimdi daha da rahatlatacak bir karardır bu, yaşadığımız için biliyoruz, duyum değil, aleni yapılan işler bunlar.

Denetim? Var! ancak hangi birini denetleyeceğiz , yakaladığımıza ne ceza verdiler ki…!!! gibi yanıtlar havada uçuşuyor.

Otellere transfer hakkı vasıtasıyla, Şimdi bu iş biraz daha legalize edilmiş olacak gibi görünüyor.

YAPACAK ÇOK ÖNEMLİ İŞLER ,BAŞKA DÜZENLEMELER ALINACAK İVEDİ KARARLAR VAR

Bu yasa taslağında haksız rekabet, eksi maliyetle tur yapanlara, 1000 liraya mal ettiği turu 650 liraya satan, aradaki farkı nasıl kapattığı bilinmeyen acentalara yönelik bir yaptırım içeriyor mu?!

Plaka ticaretine soyunan Türsab yönetimleri ne yazık ki bu günün hazırlayıcısı olmuş, 30 yıl önce kazandığımız kendi kendini yönetebilmeye yönelik haklarımız ,siz bu işi layıkıyla yapamadınız, biz eskisi gibi devam edeceğiz kusura bakmayın denerek elden alınmak üzeredir.

BU TÜRSAB NE İŞE YARAR, YARADI, DİYENLER KAZANDI GİBİ !

Başka yolu kalmadığı için minibüs taşımacılığını ancak Türsab plakası alarak sürdüren üyelerimizi bu birliğin içinde tutma merakı nereden geliyor, onu da anlamış değilim. Tur işinin teknik değerlendirmesi yapılarak kimin acentacılık faaliyeti sürdürdüğü belirlenebilir. Sonunda yürüyüş mü, yemek mi, şarap tadımı mı, kültür turu mu, dini amaçlı tur mu ne olursa olsun tur işi yapan, yani otobüs, uçak, rehber, otel, eğlence, ibadet, alışveriş amaçlı yapılan işlere tur deneceği için , taşımacılık(uçak, gemi, yat, tren, minibüs, otobüs, rent a car işletmeleri), konaklama(otel, motel, karavan üniteleri),rehberler, lokantalar, eğlence yerleri, alışveriş üniteleri, hastane ve klinikler birliğin üyesi olmamalı, kendi bakanlıkları altında Türsab gibi örgütlenmeli, yapılanmaları sağlanmalıdır.

Eğer taşımacılık yapanı içine alıyorsan, ya da içinde tutuyorsan, o zaman kusura bakma, otelciyi de, lokantacıyı da birliğe kaydet.

En sonunda bu yapılar ULUSAL TURİZM KONSEYİ şemsiyesini oluşturacak düzenlemede bir araya gelmelidir.

Yasa kadar turizmin ulusal çapta yeniden örgütlenmesi kaçınılmazdır.

Cumhurbaşkanı yardımcısı statüsündeki bir başkan yardımcısı, altında Turizm bakanlığı da olmak üzere ilgili 11 bakanlığın müsteşar yardımcılarının görevlendirildiği bir yapıda Turizm düzenleme ve denetleme kurulunu da oluşturarak yeniden yapılandırılmalı, adı geçen birliklerin bölgesel yapılarının kendi bölgeleri ile ilgili konularda karara katılmaları sağlanmalıdır.

Bu konu ile ilgili sektörün önemli bileşenlerinden temsilcilerin katılıp meydana çıkardığı henüz yayınlanmamış çok değerli bir çalışma da vardır.

BEYLİK EL Mİ DEĞİŞTİRİYOR!

Taslak kamuoyuna açıklanmadığı için duyumların ötesinde bilgi sahibi değiliz. Bakanlığın yakın çevresinden gelen bilgiler bu kadar.

Birilerini suçlamak yerine olmaması, ya da olması gerekenler konusunda bilgilendirmeye çalışmak bence bu gün yapılması gereken en doğru iş.