İSTANBUL - Türkiye vatandaşlarının Avrupa ülkelerine yaptığı vize başvurularında ret oranları yıldan yıla yükselirken, vize uygulamasının tümüyle kaldırılması için Türkiye'nin AB'ye yönelik girişimleri de devam ediyor. CHP Maraş Milletvekili Ali Öztunç'un soru önergesini cevaplayan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Vize Serbestisi Yol Haritası'ndaki 72 kriterden 66'sı yerine getirildi, kalan altı kriterin karşılanması ve karşılanan kriterlerin sürekliliğinin sağlanmasına yönelik çalışmalar sürdürülüyor" dedi.
Haber Global'de yer alan habere göre, Vize Serbestisi Yol Haritası Türkiye vatandaşlarının, İrlanda hariç tüm AB üyesi ülkelerle, İzlanda, Lihtenştayn, İsviçre ve Norveç'in yer aldığı Şengen ülkelerine 90 güne kadar ziyaretlerinde vize alma zorunluluğunun ortadan kaldırılmasını hedefliyor. Türkiye ve AB arasındaki diyalog, 16 Aralık 2013 tarihinde Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması ile birlikte başlatılmıştı. Müzakereler, 5 ana grupta toplanan 72 kriteri içeriyor.
AB ülkeleri ile adli yardımlaşma ve suçluların iadesi, hayata geçirilmesi gereken 6 kriterden biri. Ancak bu kriterin yerine getirilmesinde, Türkiye'nin tanımadığı Kıbrıs Rum Yönetimi'nin adanın tümünü temsilen AB üyesi olması büyük bir sorun teşkil ediyor. Ankara ile AB arasındaki müzakerelerde terörle mücadele mevzuatı da zorlu maddelerden biri.
Hayata geçirilmesi beklenen 6 kriterle ilgili Haber Global Web Özel'e değerlendirmelerde bulunan uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Hasan Ünal, AB ülkeleri ile adli yardımlaşma ve suçluların iadesi konusunda Kıbrıs Rum kesimi nedeniyle sorunlar yaşanacağını ifade etti. Ünal şunları söyledi: “Europol ile işbirliği gündeme geldiğinde Kıbrıs Rum kesiminin de üye olarak bizim polis teşkilatımızla işbirliği yapması gündeme gelecektir. Kıbrıs Rum tarafıyla adli işbirliği yapmamız mümkün değil. AB ile vize anlaşmasının gerçekçi olduğunu düşünmüyorum.”
Prof. Dr. Hasan Ünal şu ifadeleri kullandı: “85 milyon nüfusumuz var. Her yıl artıyoruz, 20 yıl sonra 100 milyonun üzerinde bir Türkiye'den söz edeceğiz. 500 milyonluk bir Avrupa'nın beşte birinin Türk olduğunu düşünün. Bunun AB tarafından hazmedilir bir şey olduğunu düşünmüyorum. Avrupa ile Ankara Anlaşması imzalandığında nüfus 33 milyondu. O zaman Almanya, Fransa, İngiltere, Türkiye'nin iki katı nüfustaydı. Bu çok kapsamlı bir sorun. Türkiye'nin coğrafyası da Avrupa açısından kabul edilebilir değil. Türkiye'yi üye yapmak, AB sınırını Irak'a, Suriye'ye taşımak anlamına geliyor.”
Üyelik dışındaki seçeneklerle de vize sorununun aşılabileceğini belirten Prof. Dr. Hasan Ünal şunları söyledi: “Türkiye'nin yapması gereken şey bu tam üyelik hikayesinden çıkmak. Meseleyi ekonomik ve ticari alana taşımak. Türkiye anlaşmalardan doğan haklarından dolayı tam üyelik için bastırıyor. AB de ne kadar alçakça konu varsa Türkiye'nin önüne getiriyor. PKK'nın avukatlığını yapıyor, Kıbrıs ve Ege konularında Rumlardan daha fazla Rum oluyor. Amaç Türkiye'yi AB'nin dışında tutmak için gerekçe bulmak.”
Ünal şöyle devam etti: “Türkiye bir serbest ticaret anlaşmasıyla Gümrük Birliği'nden çıkabilir. Bir özel statü müzakeresi yapabilir. Ben 85 milyon için AB'nin vizeleri kaldıracağını düşünmüyorum. Ama örneğin 15 milyon için pazarlık yapılabilir. Zaten devlet görevlileri yeşil pasaport alıyor. Bunun dışında, kimlere AB'de geçerli pasaport verilebilir diye çalışmak gerekiyor.”
Türkiye bu 72 kriterden 66'sını karşılarken geriye kalan 6 kriter şöyle;
* Terörle mücadele mevzuatında düzenleme.
* Yolsuzlukla mücadele.
* Europol ile işbirliği.
* Kişisel verilerin korunması.
* AB ülkeleri ile adli yardımlaşma ve suçluların iadesi.
* Geri Kabul Anlaşması.