İSTANBUL - Gazeteci Fatih Altaylı, son günlerde yaşanan rezervasyon problemleri ile gündemden düşmeyen AJet hakkında dikkat çeken bir iddia ortaya attı. Türk Hava Yolları'na bağlı faaliyet yürüten şirketin bir Arap ülkesine satılmasının an meselesi olduğu belirtildi.
Türk Hava Yolları, Turkish Airlines bünyesinde yürüttüğü faaliyetler ile son yıllarda Avrupa'nın en büyük havayolları arasında yer alıyor.
Şirket, aynı zamanda kendi bünyesinde bulunan AJet, SunExpress, THY Teknik A.Ş., gibi yan kuruluşlar ile milyonlarca kişiye havacılık hizmeti vermekte. THY'ye ait olan Anadolujet ise geçtiğimiz yıl alınan karar ile adını AJet'e çevirmişti.
Buna karşın Türk Hava Yolları, son haftalarda AJet'te yaşanan aksaklıklar nedeniyle eleştiri oklarının hedefinde. Özellikle Kurban Bayramı ve sonrasında birçok yolcunun fazla rezervasyon nedeniyle uçağa alınmadığı ve bazı uçak seferlerinin 24 saate varan sürelerce ertelenmiş olması, mağdur olan yolcuları çıldırttı.
Gazeteci Fatih Altaylı, yayınladığı son yazısında AJet'te yaşanan skandallara değinirken, şirket hakkında çok konuşulacak bir söylentiyi okuyucularına aktardı. Altaylı, THY personelinin iddialarına dayandırdığı anlatımında, AJet'in Arap sermayesine satılacağını yazdı.
"Gayet güzel bir operasyon yürüten Anadolu Jet kapatılıp, yerini A Jet denilen ne idüğü belirsiz şirkete bırakınca Türk havacılığının başına ciddi bir bela açıldı.
Telefonum, mesaj kutum, Whatsapp’ım, e-mailim A Jet’ten şikayet eden yüzlerce mağdurun mesajları ile dolu.
Çevremizde de şahsen tanıdığımız belki yüzlerce mağdur var.
Hiçbir uçakları zamanında kalkmıyor, pilotlar uçuşa dakikalar kala “Mesaim bitti” diyerek kokpiti terk ediyor. Uçakları yolculara hiçbir bilgi vermeden yoldan dönüyor ve yolculara “Kızmayın size hamburger ısmarlayacağız” anonsuyla alay eder gibi Burger King’e davet ediliyor.
THY personelinin iddiası, A Jet’in muhtemelen Arap sermayesine satılmak üzere organize edildiği, bu yüzden Anadolu Jet’in THY ile ortak kullandığı rezervasyon ve planlama sisteminden ayrıldığı, sorunların da bundan kaynaklandığı.
Benim anlamadığım ise tüm bu rezalete Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün nasıl ve neden seyirci kaldığı."