İZMİR - KalDer (Türkiye Kalite Derneği), Türkiye’de kalite bilincinin artması, kaliteli çalışmanın teşviki, şirketlerin dış piyasalarda rekabet avantajları artırmak gayeleri ile bundan 32 yıl önce kuruldu.
Bu yönleriyle KalDer’in Türkiye’nin önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olduğunu kaydeden KalDer İzmir Şube Başkanı Dr. Senem Kılıç, Türkiye’nin her alanda KalDer’e ihtiyacını olduğunu söyledi. Güçlü köklü tarihiyle KalDer’in, Türkiye’nin toplumsal ve kurumsal hafızası olduğuna dikkat çeken Senem Kılıç, KalDer İzmir Şubesi hakkında şu bilgileri verdi:
“KalDer olarak toplumun içine nüfuz etmiş bir STK olmak için çabalıyoruz. Bu kapsamda da İzmir’de hayatın her alanında kaliteyi öğretmeye odaklandık. İzmir’de şu anda 160 tüzel üyemiz ve bir bu kadar da bireysel üyeye sahibiz. Kurum kuruluşların yanı sıra bireysel olarak kişisel gelişimine ve kaliteye önem verenler de bizlerle birlikte yol alıyorlar. İzmir’de üniversitelerden belediyelere, sivil toplum kuruluşlarından sanayi kurumlarına kadar geniş bir üye yelpazemiz var. KalDer’in iyi eğitmenlerden oluşan bir akademisi var. Kurumlara özel eğitimler veriyoruz. Profesyonel eğitimcilerimiz günümüz trend konuların yanında teknik konular ile ilgili de eğitimlerini vermeye devam ediyorlar. Temel konumuz hayatı yönetmek, kurumları yönetmek, kanunu, mevzuatı yönetmek, yönetime dair ne varsa emin olun ki bizde eğitim olarak onlar vardır.”
2023’te Denizli temsilciliğini şube haline getireceğiz
KalDer’in 2023 hedeflerinden de bahseden Dr. Senem Kılıç, İzmir, Ankara, Eskişehir, Kayseri ve Bursa’da bulunan şubelere Denizli’yi ekleyeceklerini belirtti. Denizli’nin KalDer’e ihtiyacı olduğunu söyleyen Kılıç, “KalDer bulunduğu her yere değer katan bir kurumsal hafızaya ve güçlü bir yapılanmaya sahip. Öte yandan kendi bölgemizde ulaşamadığımız OSB’lerde şirketler var, buralara bu sefer kendimiz gideceğiz. Bu yıl 23’üncüsü düzenleyeceğimiz “Mükemmelliği Arayış Sempozyumu”nu Manisa'da yapmayı planlıyoruz, hazırlıklarımız devam ediyor. Bu seneki planlarımız arasında KalDer İzmir olarak Manisa’ya odaklanmak da yer alıyor" dedi.
Üniversite-sanayi işbirliğinde de varız
KalDer’in üniversite-sanayi iş birliği alanında da bir köprü vazifesi gördüğüne de değinen Kılıç, “Üniversite öğrencilerinden oluşan GençKal topluluğumuz ile iş dünyası ile temasta olduğumuz bir sosyal sorumluluk projemiz var. 10 yıldır bu proje ile şirketlere insan yetiştiriyoruz. Sanayi-üniversite işbirliğinde KalDer çok büyük bir sorumluluk alıyor. İş dünyasına baktığımızda patronlar üniversitelerin bir an önce sonuca ulaşmasını beklerken üniversiteler öğrencilerin gelişim süreçlerine odaklanmayı tercih ediyor. Biz KalDer olarak arada köprü vazifesi kurarak sanayi ve üniversitelerin ortak bir dili konuşmasına zemin hazırlıyor, üniversitelerdeki datalarla sanayiyi buluşturabiliyoruz” dedi.
İzmir için Formen okulları hayalim var
Öte yandan KalDer olarak daha çok beyaz yaka iş gücü ile ilişkili olduklarını, ancak sanayinin ihtiyacı olan ara eleman sorununda da KalDer olarak köprü olmayı amaçladıklarını söyleyen Kılıç, “Benim İzmir KalDer başkanı olarak hayalim var. O da Türkiye’de formen okulları açmak. Mesleki liselerde ara eleman yetişiyor ama meslek liselerini kurumlara kazandıracak formen okulları yok. Bunu hedef haline getirebiliriz. Bu da KalDer olarak ne kadar hayatın içinde olduğumuzun bir göstergesi” dedi.