Turizm için tanıtımdan fazlası lazımdır

Tümay Mercan

Herkesin hemfikir olduğu tek konu turizm tanıtımının bir bütün olduğudur.
Mesele bu bütünün parçalarını uygun ve uyumlu bir şekilde bir araya getirmektir.
Uygun malzemeyle uygun yemeği uygun kişinin yapmasıdır.
Tadı tuzu tam olacak.
İşte biz bütün bu uygunları bir araya getirmeye çalışırken zaman geçiyor.

Oysa şimdi bir fırsatımız var.
Turizmi sil baştan kurgulamak, istediğimiz algıları yerleştirmek.

Diyeceksiniz ki TGA var ( Türkiye Geliştirme Ajansı) evet, bütünsel olarak ülkeyi tanıtıyor, tanıtacak, önerilerimizle daha iyi olacaktır.

“Türkiye'nin Kültür ve Turizm Elçileri” projesini başlatan ve Kocaeli Temsilcisi ayrıca Kurumsal iletişim Koordinatörü de olduğum TUTAP (Turizm ve Tanıtma Platformu ) var. Turizmle ilgili herkes doğal olarak zaten turizm elçisi. TUTAP ile bunu belgelemeniz mümkün olabilir.

TURİZMDE SİVİL DİPLOMASİ

2016 yılında katıldığım çalıştayda Turizm diplomasisi konusunda öneriler sunduk.
Ama ne yazık ki yazılanlar tozlanıyor veya dipsiz dijital kuyuda kayboluyor.
Acaba sorunlara gerçekten çözüm getirmek isteyen çok az kişi mi var?
Herkes yaygara mı yapıyor diye de düşünüyorum.
Herkes kendi kapısının önünü süpürse yine yeter ama, galiba buna bile dikkat edilmiyor.

Yine de hemen işe başlamak üzere, bireysel olarak sivil diplomasi konusunda neler yapılabilir?

Her bir turizm aktörünün yapabilecekleri de var.

- Her bir turizm aktörü yurt dışı müşterisinin halini hatırını sorabilir. Pandemi sonrası kendini daha iyi hissetmesi için hijyen önlemlerini hatırlatabilir. Türkiye’nin otelinin, restoranının, işletmesinin onu beklediğini söyleyen kısa, samimi mektuplar yazabilir. İster mail ile, ister fiziki mektupla bun yapbilir. Harika görseller de eklenmeli elbette...

- Her bir Türk vatandaşı belirlenmiş ifadeler, fotoğraflar ve etiketlerle twitter üzerinden dünyada gündem yaratabilir. Özellikle akşam ve hafta sonu kısıtlamalarında insanlar internette bunları yapabilir. İnsanları Türkiye’nin tanıtım platformu olan “goturkey” e yönlendirsek bile önemli mesajlar vermiş olabiliriz. Bunu yapacak her türlü imkanımız var.

- Bu çalışma bölgesel olarak da yapılabilir. Belediyelerin bu konuda etkili olacağını sanıyorum. Ama lütfen usulünce ve şehirleri yarıştırmayarak yapalım. Tüm bu çalışmalarda üst başlığın Türkiye turizmi olduğu unutulmamalıdır.

SLOGAN

- Ülkemiz Göbeklitepe ile "Tarihin Sıfır Noktası!" sloganıyla ön plana çıkarılmaya çalışılyor. Ancak dünya insanlarının duydukları an “Türkiye” diyebilecekleri bir hala yok. Yoksa böyle bir sloganımız var mı?

Üst başlık olarak değişmeyen Türkiye’yi çağrıştıran ve ülkemizi cazip hale getirecek bir slogan olmalı.
Bu slogan üst başlık olur ve her yıl istenirse

tema slogan bu üst başlık sloganı altında oluşturulabilir. Her bir Türk vatandaşının bu sloganı ezbere bilmesi lazım. Sahi var mı böyle bir slogan hemen aklımıza gelen?

Elbette yukarıda bireysel olarak yapılabilecekler olarak maddelediğim çalışmalar da bir plan dahilinde olmalıdır.

Bunlara epeyce daha ekleyebilecekleriniz vardır. Ne de olsa deneyimli bir çok turizm aktörümüz var.

Herkes turizm gelişsin istiyor ama kendi yaptığı turizm, iş gelişsin istiyor. Bizim gibi konuya gönüllü bakanlar da üst başlığı Türkiye turizmi olarak görüp düşünüyorlar. Belki bu sebeple düşünceler göz ardı ediliyor. Türkiye turizmi iyi olmadan hiç bir turizm aktörü iyi olmayacağını bilse de bu gaflete düşüyor.

Turizm ile ortaya çıkmak isteyen, bölge, belde, destinasyonların hepsinin master planı var mı? Elbette çok değerli çalışmalar yapılıyor ama sorguladığımız konu 360 derece verimliliktir.

Ne kadar çok turizm gönüllüsü olursa turizm o kadar gelişecektir.
TUTAP gönüllüleri bir çatı altında toplamayı amaçlıyor.

Hep söylüyoruz tanıtım strateji işidir. Disiplinler arası çalışılarak oluşturulması lazımdır.
Hızlı düşünüp, hızlı hareket etmek esnek davranabilmek, koordine olmak, en önemlisi de ülkeyi, topraklarımızı, değerlerimizi çok sevmek lazımdır.

Turizm “yaptım, oldu” ile yapılacak bir iş değildir.
Ülkemizi bunca değeriyle turizm konusunda yönetmek de kolay değildir.
Her birimiz üzerimize düşeni yapmak zorundayız.
Ama bilinçli, koordineli, planlı, devamlılığını sağlayarak, sürdürülebilirliğini gözeterek ülkemizi, bölgemizi severek yapmlıyız.

Elimizdeki turizm değerlerini doğru yönetemezsek, tanıtamazsak hem ziyan olacak hem sıkıntı yaşayacağız.
Bütün dünyayı da kabiliyet derecemizden dolayı güldüreceğiz.

Sözün özü; Ülke olarak turizmde inovasyon konusuna odaklanmamız gerekiyor ve yapılacak çok iş var.