ÖZKAN ALTINTAŞ – TÜRKİYE TURİZM
İSTANBUL - Fransa nın güzelliği ve zekasıyla meşhur İmparatoriçesi III. Napoleon un karısı Eugenie ile Padişah Abdülaziz’in aşk yaşadığı tarihi Beylerbeyi, lezzet ve müziğin buluştuğu “The Life” adlı yeni bir müzikhole kavuştu. Tekstil sektöründeki başarılarını eğlence sektörüne taşıyan Şennur ve Erdal Yalçın çifti, danışmanları Kayhan Tarhan yönetiminde “The Life Beylerbeyi” ile tarihi semte yeni bir nefes getirdiler.
TEKSTİLDEN EĞLENCE DÜNYASINA
“The Life Beylerbeyi”nin açılışında Yalçın çifti “Yıllardır dünyanın ünlü markalarını üreterek Türkiye’den yurtdışına gönderiyoruz. Yurt dışında gördüğümüz lezzet ve müziğin buluştuğu, insanların özgürce eğlendiği farklı mekanların Türkiye’de olmasını arzu ediyorduk. İstanbul’un en değerli yeri Boğaz’ın sahilinde The Life Beylerbeyi’ni açarak hayallerimize kavuştuk” dediler.
ÖNEMLİ KATILIM OLDU
Açılışa turizm, basın ve iş dünyasından bir çok temsilci katıldı. Şennur ve Serkan Yalçın ile Kayhan Tarhan konuklara ev sahipliği yaptı. Woman Fest Tanıtım’dan Büşra Can, Salon Yöneticisi Seval Ege, sosyal medya uzmanı Abdullah Harman onlara eşlik ettiler. İşletme Müdürü Nizamettin Demir konuklarla ilgilenirken, mutfak şef Engin Dağ, “The Life Beylerbeyi” mutfağından özel lezzetler sundu.
HER GECE KARAOKE
“The Life Beylerbeyi” konuklara Türk ve dünya mutfağının lezzetlerini sunarken, her gün farklı bir sanatçı sahne alacak. Haftanın dört günü müzik olan mekanda Sezgin Çınar her cumartesi orkestrası ile sahne alacak. Eğlenceli gecelerin ilk sanatçısı ise Cdşkun Sabah olacak. Daha sonra ise Kuşum Aydın ile sahnelerin ünlüleri “The Life Beylerbeyi”ne konuk olacaklar.
Ayrıca konuklar hemen hemen her gece karaoke etkinliğine katılarak doyasıya sahnede olmanın keyfini yaşayacaklar.
KIZ KIZA EĞLENCE DE VAR
Woman Fest Tanıtım’dan Büşra Can, farklı etkinlikler planladıklarını belirterek “90’lar 2000’ler gibi müzik geceleri olacak. Kız kıza eğlence geceleri yapılacak” dedi.
“The Life Beylerbeyi”nin danışmanı Kayhan Tarhan alt salonda 70, üst salonda ise 50 kişilik etkinlik düzenlenecek imkan olduğunu belirterek “Birbirleriyle özgür bir ortamda buluşmak ve doyasıya eğlenmek isteyenleri bekliyoruz. Üst katta barkovizyon imkanı ra bulunuyor. “The Life Beylerbeyi, İstanbul’da her tür toplantı için yeni bir yer olarak hizmete girdi” şeklinde konuştu.
BEYLERBEYİ’NİN AŞK HİKAYESİ
Boğaz ın Anadolu yakasında beyaz bir kuğu gibi uzanan Beylerbeyi Sarayı nı çoğumuz Sultan Abdülhamid e son senelerinde zindanlık etmiş tatsız bir mekan olarak biliriz. Ancak Beylerbeyi Sarayı’nda Osmanlı tarihinin en sıcak ama o derece yasak bir aşk gecesinin yaşandığından ne kadar haberdarız?
İstanbul dan yabancı bir memlekete savaşlar dışında ve ziyaret maksadıyla giden ilk ve son hükümdar Sultan Abdülaziz idi. Fransa İmparatoru III. Napoleon 1867 yazında Abdülaziz’i Paris teki milletlerarası serginin açılışına davet etti. Padişah, Paris’e gitti ve İstanbul’a döndü. Ama Paris te gördüğü III. Napoleon un karısı Eugenie ilk bakışta Sultanın aklını başından almıştı, Eugenie yi tekrar görebilmek Sultana 1869 Ekim inde nasip oldu.
İmparatoriçe Eugenie Süveyş Kanalı nın açılış merasimi için Mısır’a giderken İstanbul’a uğradı. Dedikodular bu ziyareti ile başladı.
SARAY’DA AŞK
Sultan, İmparatoriçe için Beylerbeyi Sarayı’nı hazırlattı. İmparatoriçe daha karaya ayak basmadan denizde karşıladı ve peşpeşe hediyelere boğdu. Abdülaziz in Eugenie’ye gecelik entari yaptırması için verdiği binlerce altın değerindeki şal herkesin diline düştü.
Abdülaziz 17 Ekim gecesi Dolmabahçe den saltanat kayığına binip Beylerbeyi’ne geçti. Sultan’ın gün ağarıncaya kadar Eugenie ile beraber kaldığı söylendi.
VALİDE SULTAN’IN ÖFKESİ
Söylentiler o kadar arttı ki hükümdarın annesi Pertevniyal Valide Sultan haremi ziyarete gelen Eugenie’ye "Kadın senin kocan yok mu? Memleketine gitsene!"diye bağırdığı anlatılır.
Bazı Fransız gazeteleri de "Sadık tebaları majesteleri imparatoriçeyi artık Paris te görmek istiyorlar" gibisinden başlıklarla çıktı. Aradan geçen zaman içinde Abdülaziz öldürüldü. Eugenie kocası III. Napoleon ile beraber sürgüne gönderildi.
MAVI SÜTUNLU SARAY’DA YAZILDI
Bu söylentiler bu olaydan 135 sene sonra bir İspanyol yazar Cervantes Enstitüsü Müdürü Pablo Martin Asuero’nun yayınladığı Mavi Sütunlu Saray isimli kitabında doğrulandı.Abdülaziz ile Eugenie nin 17 Ekim 1869 yılında yaşanları doğrulamıştır ve bu beraberliğin çok özel ayrıntılarını da anlatmıştır.
Romanda şunlar yer aliyor;
"İmparatoriçe Eugenie bir İspanyol kontunun kızıdır. 1826 da Granda da doğdı. Gençlik yıllarını Paris te geçirdı. III. Napoleon ile de burada tanıştı. 1853 te evlenip Fransa İmparatoriçesi unvanını aldı. III. Napoleon 1870 de Almanlara yenilip esir düşmesi üzerine Eugenie Paris’i terk edip İngiltere ye sığındı. Bir sene sonra kocasıyla birlikte serbest bırakılana kadar tam yarım asır sürgünde yaşadı. Kocasının 1873 teki ölümünden sonra da politikayla uğraşmaya devam etti. İngiliz ordusuna katılıp Güney Afrika ya savaşa giden oğlunun can vermesi üzerine kendini dine verdi. 1920 de Madrid de 94 yaşında öldüğünde Fransa ya tam 50 yıl boyunca gidemedi.
EUGENIE İSTANBUL’A BIR DAHA GELDİ
Eugenie 1869 daki ziyaretinden sonra 1911 de yatıyla İstanbul’a bir daha gelmiştir. Zamanın hükümdarı sultan Reşad’ı ziyaret etti. Padişahtan Sultan Abdülaziz in oğlu Yusuf İzzettin Efendi’yi görmek için ricada bulundu. Bu isteği İstanbul dışında Paris’te de oldukça manidar karşılandı. O dönemde sarayın mabeyn baş katibi olan Halid Ziya Uşaklıgil hatırlarında bu buluşmadan bahsederken "kalbini neler burktu bunu keşfetmek mümkün değildir. Fakat dönüşünde rıhtımdaki sandala binerken daha ziyade yaslanmış daha ziyade çökmüş gibiydi" diye yazdı.