İSTANBUL- Andiamo Turizm’in sahibi ve kokartlı Profesyonel Turizm rehberi Cem Polatoğlu, çok tartışılan Rehberlik Yasası’nı TUREB ve IRO’nun bir önceki yönetiminin onayladığını ortaya çıkardı. Bunun üzerine şimşekleri üzerine çeken ve yeni yasanın kabulünden sorumlu olmaylan mevcut yönetim, rahat bir nefes aldı.
TUREB Başkanı Hakan Eğinlioğlu “Bizi suçlayan bu kişilerin zerre kadar suçları yokmuş da sorumlusu bizmişiz gibi sağa sola yazmalarını, yazdırmalarını üzüntü ile izledik. Bu kişiler asla ve kata bu maddelere onay vermediklerini ve etkili dostları yoluyla bu maddelerin yasalaşmasını önledikleri masallarına tanık olunca, birilerinin , süreci yakından bilen birilerinin gerçekleri anlatmasının zamanı geldi demiştim. Tüm rehberlere yapacağmız RBS canlı yayını sabahı senin linkini verdiğin notlar elimize ulaştı. O notlar, aynı günün sabahı , "biz hiçbir pazarlık yapmadık " deyip, arada bana laf geçiren dönemin baskanının kısa e-mektubuyla aynı anda geldi. Sevgili Cem, o günleri yakından yaşayan biri olarak bunları herkese duyurmalıydın. Paylaşacağını biliyordum zaten. Ve öyle de oldu...”
Hakan Eğinlioğlu’nun yazısı şöyle:
6326 sayılı Meslek yasamıza yapılan bu değişikliklerin ilk ne zaman gündeme geldiğini , sürecin nasıl geliştiğini , kimlerin onay verdiğini en iyi sen açıklayabilirdin. Çünkü , kimi meslektaşlar bu yasa degisikliklerinin bizim zamanımızda basladiğını ve bizim bunları kabul ettiğimizi ya da hiçbir şey yapamadığımızı zannediyor. İşin ilginç yanı da, bu yasa değişiklikleri üzerine yapılan muzakereleri dışarıya kapakı biçimde sürdüren ve değil meslektaşlara , üyeleri odalara, onların başkanlarına bile duyurmayan veya süreç içinde kısıtlı biçimde açıklamalar yapmak zorunda kalan yöneticileri meslektaslarin hatırlamasını istedim. Üstelik bu kişilerin zerre kadar sorumlulukları yokmuş da sorumlusu bizmişiz gibi sağa sola yazmalarını , yazdırmalarını üzüntü ile izlerken. Oysa, başından beri bu gerçeği bildiğimiz halde, mesleğimizi tehdit eden bir zamanda, sırf meslek dayanışmasına zarar vermesin diye bunları doğrudan dile getirmemiştik. Şu sıralar, kendilerinin ne kadar mühim insanlar olduğunu , ne kada güçlü çevreleri olduğunu , asla ve kata BU MADDELERE ONAY VERMEDİKLERİNİ ve etkili dostları yoluyla bu maddelerin yasalaşmasını önledikleri sözlerine tanık olunca, birilerinin , süreci yakından bilen birilerinin gerçekte ne olup bittiğini yazması gerekti.
Başlangıçta konuya tam vakıf olmadığımız doğrudur. Çünkü kurumsallıkta ortada yazılı kayıtlar olur. O kayıtlar yoktu ve "bu şey" tam olarak neydi anlamaya çalışıyorduk. Bize sözle değil "yazılı " belgesini getirin dedik. Ve birgün tüm rehberlere yapacağmız RBS canlı yayını sabahı senin linkini verdiğin notlar elimize ulaştı. O notlar, aynı günün sabahı , "biz hiçbir pazarlık yapmadık " deyip, arada bana laf geçiren dönemin baskanının kısa e-mektubuyla aynı anda geldi. Ortada detaylı biçimde müzakerelerin yapıldığı görülüyor. Ancak, bu notlarda her konuda onay verilmediği de görülüyor. Ben kim haklı bilemem, ancak bir taraf doğru söylemiyor.
Devir teslimin yapıldığı gün önceki başkana "bana soyleyeceğin bir şeyler var mı?"dedim. "Anlaşmalı bankamızla çalışmaya devam edin lütfen"dedi. "Başka?" O kadar! O günün akşamı medyaya düşen "yeni rehberlik yasası" haberi ile gorevimize başlamış olduk. Görüşmelerimizi odalarımıza ve meslektaşlarımıza bilgilendirmeler yaparak gerceklestirdik.Hep beraber .bir yıl uğraştık yasa çıkmasın diye, başardık. Bu süreç esnasında, Bakan ile, Bakan Yardımcısı ile bürokratlar ile toplanıp "şifaen" bazı maddelerden haberdar olduk ve tümünü sağlam gerekçeler göstererek kabul etmedik. Hem Bakan, hem Bakan Yardımcısı "Kurumlarda devamlılık vardır. Biz önceki yönetimle - Türkçe Rehberlik hariç- her konuda anlaştık. Sizin de buna uymanız lazım "dediler. Bizde "ortada yazılı hiçbir metin yok, bunlar kabul edilemez" dedik.
O günlerden bu günlere böyle geldik. Bu süreç içinde, temkinli biçimde çalışmalarımızı aralıksız sürdürdük. Sonuna kadar da surdureceğiz.Beni bir yerde üzen şey, kendi kurumlarımızdan duymamız gereken konuları senden duymuş olmak. Eh, rehberliğe tekrar dönersen de sonuçta dil bilmeyen rehber olmayacaksın. Sevgiler.
Hakan Eğinlioğlu
CEM POLATOĞLU'NUN YAZISI ŞÖYLE
15 Şub Per 14:47
TUREB REHBERLiK YASA TASARISINI ONAYLADI
Sevgili meslektaşım Murat Karabulut, Rehberlik Kanunun hazırlanması aşamasında TURSAPNET’in rolünü yazmış. Ben de alıntılıyorum.
Bizler TURSAPNET olarak, Sayın Bakanın daveti üzerine İstanbul ve Ankara’da birkaç kez “Yeni Rehberlik Yasası” çalışmalarında bulunduk.
Bu toplantılara, TUREB’i temsilen dönem başkanı Suat Tural, IRO Başkanımız Sayın Sedat Bornovalı ve zaman zaman avukatları katılmışlardır.
Hakan Beyin bu konuda “TUREB’e bir bilgilendirme yapılmamış” demesi ve “Sözlü görüşmeler” olarak ifade etmesi kendisinin ve kurumsal yapılarının eksikliği ve iletişimsizliği olabilir.
TUREB Başkanı diyor ki; “Yasa taslağı maalesef bizim elimize ulaşmadı. TÜRSAB’a da yasa taslağını vermeden toplanan bazı acentecilerle “bu şey” hazırlanmış.”
“BU ŞEY” ne başkan?
Oysa, KÜLTÜR ve TURİZM BAKANLIĞI binasında gerçekleşen toplantılara TÜRSAB adına bir Yönetim Kurulu Üyesi ve TÜRSAB Hukuk Müşaviri de katıldı ve masada tam TUREB Başkanının karşısında oturdu.
Başkanın “Bazı Acentalar” diye kategorize ettiği kişiler olarak bizler, TURSAPNET’i temsilen; Cemal Kızıltan, Murat Karabulut ve ben Cem Polatoğlu bulunduk. TUREB adına teknik görüşleri Sayın Sedat Bornovalı sundu. TURSAPNET adına da teknik ve hukuki kısmının müzakeresini Murat Karabulut yürüttü. Ben daha çok, sektörel işleyiş ve hem acentacı hem rehber olmam nedeniyle mesleki tecrübelerimi ilettim. Ama maalesef günah keçisi ben oldum.
Bu durumda başkanın; ‘’Sanki bu kanun Cem Polatoğlu’nun rehber olması için hazırlanmış’’ ifadesi, durumu sulandırmaktan başka işe yaramayan söylemdir.
Aynı dönemde Bakan Bey'in talimatıyla yapılan, tamamıyla teknik ve hukuki altyapının görüşüldüğü birkaç ZOOM toplantısında, eski başkan Suat Tural’ın biz sektör paydaşlarına aşağılayıcı tavrı ise şaşırtıcıydı.
İşin ilginç tarafı; Rehberlik Yasası içinde olmazsa olmaz olarak gördüğüm, Rehberlerin yurtdışı dahil Mesleki ve Sağlık Sigortası güvencesinin, SGK çatısı altında bir çalışma ile zorunlu hale getirilmesini, tıpkı taban ücret uygulaması gibi kanuna taşınmasını TURSAPNET adına ben önermiştim, TUREB değil!
Ayrıca, ACENTA-REHBER ticari ilişkisinin ana sorunu, “Sözleşme-Makbuz-Fatura” konusu yine TURSAPNET tarafından masaya getirilmiştir.
TUREB tasarının tümüne onay vermiştir.
Gereksiz diyaloglara girmemek adına bugüne kadar konu ile ilgili detay açıklamalarda bulunmadık. Ancak konunun içine sonradan girdiği aşikar olan ve sanırız hala konuya vakıf olmayan Hakan Eğinlioğlu, selef Başkan Sayın Suat Tural’ın durumuna düşmek eğiliminde gözüküyor. Bu konuya, Suat Beyin yaptığı gibi tek taraflı mesnetsiz suçlamalarla ve aşağılayarak değil daha uzlaşmacı ve istişare odaklı yaklaşması daha doğru olacaktır.
Son olarak bilinmesi için not düşmek isteriz; yapılan tüm heyet toplantıları sonrası; “TÜRKÇE REHBERLİK” diye eksik ve kasıtlı yanlış bir tanımlamaya indirilen madde hariç, TUREB tasarının tümüne onay vermiştir. NOKTA..!
Not: Rehberlik yasa çalışması müzakereleri ile ilgili notları Sayın Sedat Bornova’lının linkteki kişisel sayfasından okuyabilirsiniz. https://www.sedat.bornova.li/2022/04/26/rehberlik-meslek-yasasi-guncellemeleri/
Saygılarımla
Cem
www.andiamo.com.tr - 0212 2123030 pbx