SİDE- Antalya'nın Manavgat ilçesindeki Side Antik Kenti'nde tarihi yapıların üzerine kurulan derme çatma çarşı bölgeyi ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlerin tepkisine neden oluyor. Tarihi eserlerin korunmak yerine üzerilerinin camla kapatılarak turistleri bölgeye çekmek için kullanılması tarihi adeta ayaklar altına alıyor.
Karşılıklı çok sayıda dükkanın yer aldığı çarşının görüntüsüyle antik kente yakışmadığını söyleyen yerli turistler, çarşıda satılan ürünlerin de yöreyle ilgisi bulunmadığına dikkat çekiyor.
Üzeri camla kapatılarak korumaya alınan tarihi kalıntıların ise çarşının çirkin görüntüsü arasında kaybolması ise dikkat çeken diğer bir görüntü. Çarşının durumu, turizm sektörünün arkeolojik kalıntıları ne kadar pervasız kullandığını kanıtlar nitelikte.Çok sayıda tezgah, dükkan ve mağazadan sokağa taşan hediyelik eşya, süs eşyaları, takılar, parfüm şişeleri ve kıyafetler antik kenti görmek için gelen turistleri hayal kırıklığına uğratıyor.
Lidyalılardan Perslere, Büyük İskender'den Helen krallıklarına ve Romalılara kadar pek çok uygarlığın gelip geçtiği antik kenti her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor.
Antik dönemde Pamfilya'nın en önemli liman kenti olan Side, Antalya'nın 80 km doğusunda, Manavgat'ın 7 km güneybatısında bulunan 350-400 m genişliğinde bir yarımada üzerinde kurulmuştur.
Side, MÖ VII. yüzyılda bir yerleşim merkezi olmuştur. MÖ VI. yüzyılda tüm Pamfilya ile birlikte Lidya Krallığı'nın egemenliğine girmiş, Lidya Krallığı'nın 547/46'da yıkılışından sonra Perslerin hâkimiyeti altına girmiştir. Bu devirde özgürlüğünü bir ölçüde koruyan kent, kendi adına sikke basmıştır. Büyük İskender'in Anadolu seferinde (MÖ 334) hiçbir direniş göstermeden kapılarını Makedonya kralına açan Side, daha sonraları İskender'in kurduğu büyük sikke basım merkezlerinden biri olmuştur. İskender'in ölümünden sonra Helenistik Dönem krallıkları arasında sürekli el değiştiren Side, MÖ III. yüzyılda, önce Ptolemaiosların, MÖ 215-189 yıllarında da Seleukosların egemenliği altındadır. Şehir en çok Antiokhos III ile dostça ilişkilerde bulunmuş, Suriye Krallığı'nın Bergama ve Rodos krallıklarının desteğini sağlamış, Romalılara karşı açtığı savaşta Side donanmasıyla, Seleukoslar'ın yanında yer almıştır. Bu savaş sonunda Seleukoslar yenik düşünce MÖ 188 yılında yapılan Apameia barışına göre Pamfilya ve bu arada Side de Bergama Krallığı'na verilmiştir. Buna karşın Side bir süre sonra yeniden bağımsızlığına kavuşmuş ve tarih içerisindeki en parlak devirlerinden birini yaşamıştır.
Ticaret ve liman kenti olarak tanınan Side Antik Kenti kalıntıları üzerinde XX. yüzyıl başlarında Giritli göçmenler tarafından Selimiye Köyü kurulmuştur. Bir yarımada üzerine kurulmuş olan Side diğer Pamfilya kentlerinde olduğu gibi şehrin ana kapısından başlayan bir anıtsal cadde boyunca uzanmaktadır. Kuzeydoğudaki "Büyük Kapı"dan başlayan ana cadde, Tiyatro önündeki kavis dışında hemen hemen düz bir çizgi şeklinde yarımada boyunca ilerleyerek tapınaklar yakınında büyük bir meydanla sona erer. Kentin ikinci büyük caddesi de "Büyük Kapı"dan kentin güneyine doğru uzanmaktadır. Her iki cadde de sütunlu olup, iki taraflarında korint başlıklı sütunlu portikler ve bunların gerisinde de bir sıra dükkân vardır.