ANTALYA- Antalya Antik dönemde Pamfilya'nın en önemli liman kenti olan, Anadolu dilinde “Nar” anlamına gelen Side'nin geçmişi Hititlilere kadar uzandığı iddia edilmektedir. Antalya'nın 80 kilometre doğusunda, Manavgat'ın 7 kilometre güneybatısında bulunan 350-400 metre genişliğinde bir yarımada üzerinde kurulmuş olan Side'yi pandemi öncesinde yılda 5 milyon turist gezdi. Tarihle turizmin iç içe yaşandığı Side'de 50 yıldır atılamayan radikal adımlar 2017 yılında atılarak kentteki kaçak yapılar yıkılmaya başlandı.
Manavgat Belediye Başkanı CHP'li Şükrü Sözen 2017 yılında alınan kararla 50 yıllık kaçak yapılaşmaya karşı savaş açtı. Bugün de yıkımı devam eden kaçak yapıların yerine 60'ı aşkın tarihi konak kazandırıldı.
Başkan Sözen, Side'de kaçak yapılaşmanın 50 yıldır sürdüğünü belirtti.
Manavgat Belediyesi, Antalya Valiliği, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ilk olarak Antik Side Kentsel Tasarım çalışmalarını 3 etapta gerçekleştirdi. İlk 2 etap çalışmalarıyla Side'deki 4 adet meydan alanı yeniden düzenlenerek bölgeye gelen turistlerin Side içindeki tarihi kolay izleyebilmesi sağlandı. Bu kapsamda yerler doğal taşlarla yenilendi, aydınlatmalar yenilendi, yönlendirme levhaları düzenlendi.
3. Etap çalışmaları kapsamında ise, bu yıl içinde Side giriş yolu yayalaştırıldı. Yerdeki tarihi dokuya zarar veren daha önceki belediye başkanı tarafından yapılmış olan kalın asfalt sıyrılarak yerine doğal taşlarla döşeme yapıldı. Side araç giriş çıkışlarına tamamen kapatılarak trafik düzene alındı. Aynı zamanda koruma amaçlı imar planı çalışmaları da yürütülerek, tarihi eserlerin üzerini kapatan, zamanında kaçak olmasına rağmen izin verilmiş, yapıların sahiplerinin de işbirliği ile teker teker yıkılmaya başladı. Yıkılan yerlerin altından çıkarılan tarihi eserler, üzerleri camla kapatılarak hem üzerinde yürünecek, hem de izlenecek şekle getirildi.
Araç giriş çıkışlarına tamamen kapatılarak trafik düzene alındı.
KAÇAK YAPILARA İZİN YOK
Side'de kaçak yapılaşmanın 50 yıldır sürdüğünü belirten Sözen,”Türkiye'de kaçak yapılaşmayı yasallaştıran bir süreçte belediyemizin kararlılığı ile vatandaşa rağmen değil, bölgede yaşayan mülk sahipleri ile fikir birliğine varılarak gerek vatandaşın kendisi gerekse belediye kanalı ile kaçak yapıların yıkılması sağlanmıştır. Böylece ‘Koruma İmar Planı ile geri dönüşüm süreci' başlamıştır. Belediyemizce, çok yapı değil, kültürel dokuya uygun az ve nitelikli yapının bu alanı hem koruyacağı hem de kimlikli bir turizm yapılacağı anlatılarak yöre halkının koruma imar planı uygulama sürecine dahil edilmesi sağlanmıştır” dedi.