Ramazan Aslan'ın romanı-4

Adıyaman Kahta’daki otellerde bellboy olarak başlayan hikayesi, onu şimdi Alanya’da sahip olduğu sekiz otelle birlikte vergi rekortmenliğine kadar götürdü

ÖZKAN ALTINTAŞ
ANTALYA
- Antalya bölgesinde Aska Grup otellerinin sahibi Ramazan Aslan'ın hikayesi roman gibidir. Başına bir çok iş gelen ve büyük badireler atlatan Ramazan Aslan, bellboy olarak turizme girdikten sonra çalışkanlığı ile büyük bir başarı yakaladı. Alanya bölgesindeki otellerine Antalya'da eklediği Lara Aska Resort and Spa adlı dev tesisi bir yıldız gibi parlıyor.





Ramazan Aslan'ın yaşamı örnek bir başarı hikayesi oluştururken hiç kaybolmayan mütevaziliği ve sevecenliği ile turizmin içinde özel bir yeri bulunuyor.



Skal Türkiye'nin Lara Aska Resort and Spa'da düzenlenen gecesinde sahnede konuşurken duygusal anlar yaşandı. Ramazan Aslan eski günlere gitti ve genel müdürüne sarılarak gözleri dolu dolu oldu.



YANINDA ÇALIŞTIĞI MÜDÜRÜ TESİSLERİNE KOORDİNATÖR YAPTI

Türkiye'de "ahte vefa"nn hala bitmediğini gösteren güzel insan Ramazan Aslan yıllar sonra turizme yanında bellboy olarak başladığı ve önünü açan, yanında çalıştığı genel müdürü Salih Çene'yi otellerinin başına getirerek görülmeyen bir örnek yaşattı. Dünya Skal Başkanı olan Salih Çene bir zamanlar yanında çalışan Ramazan Aslan'ın kurduğu Aska Grubu otellerinin başında koordinatör olarak görev yapıyor. Ramazan Aslan Salih Çene için "Onun için ne yapsam azdır. Onun banim yaşamımda ve kalbimdeki yeri ayrıdır"diyor.



BENİM TEK SERMAYEM İSMİM VE ÇALIŞKANLIĞIM

Başarısının sırrını şöyle anlatıyor: “Benim tek sermayem ismim ve çalışkanlığımdı. Bana herkes dürüst olmadan sadece çalışkanlıkla bu işler olur mu diye soruyor. Dürüst olmazsan olmaz. Bana, iş tekliflerinin hepsi dürüst olduğum için geldi. Ama ben de sabrı, cesareti ve aklı birarada kullandım. Doğru zamanda doğru yatırımlar yapmaya çalıştım. Çalışanlarımın maaşları bir gün gecikecek diye uykusuz geçirdiğim kaç gecem oldu. Kahta’da restoran işletmeye kalkıştığım zaman büyük bir alacağımı tahsil edemediğim bir senedim vardı. O duruma bir daha düşmemek için o senedi hep çalıştığım yerin duvarına, gözümün göreceği şekilde astım. Yaşadığım her şeyden ders çıkardım. Ne oldum değil, ne olacağımın hesabını yaptım. Bir de hiçbir zaman kendim için yapmadım. Sadece ‘ben’ demedim, çalışanlarım olmazsa ben olmazdım, o yüzden onların haklarını da vererek hep ‘biz’ dedim. 500 lirayla başlayan iş hayatım şimdi 16 milyon Euro’ya çıktıysa bunun içinde paylaşmamın verdiği bereketin de olduğunu düşünüyorum.”



VERGİ REKORTMENİ OLDU

Ramazan Aslan, henüz 11 yaşında bir çocukken babası cezaevine girince, kalabalık ailesinin bütün yükünü sırtlandı. Bu yükün altında ezilmemeye kararlı, hayata öyle bir asıldı ki, Adıyaman Kahta’daki otellerde bellboy olarak başlayan hikayesi, onu şimdi Aska Grup adı altında Alanya’da sahip olduğu sekiz otelle birlikte vergi rekortmenliğine kadar götürdü. Kahta’da onu işe alan genel müdür Salih Çene, şu an otellerinde genel müdür. Salih Çene, “Kimi kariyer kafalıdır, kimi de ticaret. Ben kariyer kafalı bir adam olduğum için hep profesyonel yönetici olarak kaldım ama Ramazan ticari kafalı bir çocuktu patron oldu” diyor. İşte kendi hikayesini kendi yazanlardan biri olan Ramazan Aslan’ın, bellboy’luktan Antalya vergi rekortmenliğine uzanan hikayesi duygu dolu.



SALIH ÇENE ILE HIKAYESI BAŞLADı

İngiltere’de turizm eğitimi almış Salih Çene, 31 yıl önce Kahta’da bir otelin genel müdürü olarak göreve başladığında, Ramazan Aslan’ın da hikayesi başladı. Bir arazi anlaşmazlığı yüzünden babası cezaevine giren ve babasının iki evliliğinden olan 14 kardeşiyle birlikte ortada kalan Ramazan, otelin kapısını çalıp, “Aileme bakmak zorundayım, lütfen beni işe alın” diye Salih Çene’nin karşısına çıktı. 11 yaşında bir çocuğun, “Aileme bakmak zorundayım” sözünden etkilenen Çene, müşterilerin valizlerini taşıması için onu bellboy olarak işe aldı. Ramazan, öyle bir çalışıyordu ki, herkesten önce otelde verilen İngilizce derslerine o koşturuyor, en iyi başarıyı yine o gösteriyordu. Sabahları okula gidip, öğleden sonraları işine devam etti. Fakat o küçücük yaşında ağır valizleri taşıyınca bir süre sonra kamburu çıkmaya başladı. O sıralarda Kahta’da film çeviren Kadir İnanır, Melike Zobu, Erol Taş da otelde kalanlar arasındaydı. Melike Zobu’nun babaannesi, onun kamburu çıkmış halini görünce, “Bak oğlum, uzun bir sopa al, iki koltukaltından geçirerek yürü, daha çok gençsin düzelirsin” dedi. Onun tavsiyesiyle her sabah sopayla yürüyüş yapmaya başladı.
Bu arada Salih Çene, üç ay sonra sistemi oturttuktan sonra otelden ayrıldı. Ayrılırken de, terbiyesi ve çalışkanlığıyla gözüne kestirdiği Ramazan’a bir kalem hediye edip, “Bana mutlaka yaz, seninle irtibatta olmak istiyorum” dedi. Ama Ramazan, okul ve iş koşturmasından hiç mektup yazmadı.
Aradan yedi yıl geçti. Ramazan, otelin her şeyi oldu; aşçılıktan resepsiyona, garsonluktan bulaşıkçılığa kadar her işi yaptı. Salih Çene ile Ramazan’ın yollarının onca yıl sonra yeniden kesişmesi tamamen tesadüftü. Kahta’daki otelin sahibi Alanya’da bir otelde kalıyordu. Kaldığı otelin genel müdürü yine Salih Çene’ydi. Ramazan’ı hatırlayıp, “Bir çocuk vardı, ne yapıyor” diye sorunca, otelin sahibinden “Otelin her şeyini o yapıyor” cevabını aldı. Bunun üzerine Ramazan’a iletmek üzere not gönderdi: “Bir kalem hediye etmiştim, bana bugüne kadar hiç yazmadı. Söyleyin ona ne zaman isterse ona yardım ederim, beni arasın.”

PAHALI DİYE KALAMADIĞI OTELİN SAHİBİ OLDU
Otel sahibi, Ramazan’a notu iletti. O sırada Kahta’daki otel kapanmak üzereydi. Ramazan eline kalemi alıp, Salih Bey’den yardım isteyen bir mektup yazdı.
“30 Nisan 1985 sabah saat 04.00’te Alanya’ya indim. Otogarın hemen karşısında bir otele girdim. Oda fiyatını sordum, çok yüksek geldi. İleride başka bir otel vardı. Orada tanımadığım iki kişiyle aynı odada kaldım.” Aradan sadece birkaç yıl geçtikten sonra, oda fiyatını pahalı bulduğu otelin, sahibi olacağı o sıralar aklının ucundan bile geçmiyordu.



KASiYERLİĞİ ÖĞRENDİ

Sabah olduğunda, ilk işi Salih Bey’in müdürlük yaptığı otele gitmek oldu. Otelde servis işlerinin hepsini bildiği için Salih Bey ona, kasiyerliği öğrenmesini tavsiye etti. Askere gidene kadar kasiyerliği de öğrendi, komilik de yaptı. İngilizce ve Almanca’yı kasetlerden öğrendi.
Asker dönüşünde, muhasebe ve resepsiyona geçti. Otelin sahibi, 17 yıllık resepsiyonistler dururken, “Ramazan’a şeflik teklif edin” deyince herkes şaşırdı. Otel üç yıl sonra kapanana kadar da resepsiyon şefi olarak kaldı.
Otel kapanınca eski müşterilerden biri Ramazan’a Alanya’da açacakları otelin genel müdürlüğünü teklif etti. Henüz 24 yaşındaydı. Hayaline kavuşmanın sevinciyle işe koyuldu. O kadar başarılı oldu ki, ikincisini açmaya karar verdiler ve o otelin de genel müdürlüğünü Ramazan’ın yürütmesini istediler. Bir yılın sonunda, başka bir genel müdürü göreve getirmek istediklerinde, “Demek ki, benim bu işi yapamadığımı düşünüyorsunuz” diyerek istifa etti. Otelin 110 çalışanı istifasının kabul edilmemesi için imza topladı ama o kararından vazgeçmedi.

ALMANLAR ONUNLA OTEL AÇTILAR
Zaten artık kendi işini kurmak istiyordu. Sermaye için Almanya’daki dayısından yardım aldı. 26 yaşında ilk otelini kiraladı. İşler iyi gittiği halde ortağıyla yaşadığı sorunlar yüzünden ayrılmak zorunda kaldı. Bu kez, daha önce yanlarında çalıştığı Almanlar yine bir otel açtılar ve Ramazan’a teklif götürdüler. Beş yıl o otelin genel müdürlüğünü yaparken, bir taraftan da kendisine oteller kiralamaya ve işletmeye başladı. 1999’da da kendisine ait Aska şirketler grubunu kurdu. Ramazan Aslan’ın, şu anda ikisinin mülkiyeti kendine ait, 4 bin yataklı sekiz oteli var. İki yıl önce Alanya vergi rekortmeni oldu.

 

Manşetler

Köy Enstitüsü öğretmeni annem, Cahide Altıntaş ile gururluyum
38 Avrupa ülkesi Çin'i vizesiz ziyaret edebilecek
Kapadokya'yı 10 ayda 1 milyon 322 bin 598 turist gezdi
Uludağ yoğun kar yağışıyla sezonu açıyor
Mudanya, kendi zeytin markasını yaratacak
Pasaport bedeli gelirden çok arttı
SPK'dan Akfen'e şartlı onay!
Schengen vizesi alacak Türk vatandaşlarına yeni kısıtlama
Mövenpick Bursa, İncili Gastronomi Ödülü’nün sahibi oldu
EasyJetwash, marka anlaşmazlığında ödemeyi kabul etti