Haberin tam başlığı şu: Nutella’nın Avustralya’da 70 milyon dolarlık hayal kırıklığı! Hayal kırıklığının sebebi de, orada fındık üretmedeki başarısızlığı…
“İtalyan çikolata üreticisi Ferrero Group, Narrandera yakınlarındaki 2665,71 hektarlık Dellapool toplama alanını 80 milyon dolardan fazla bir bedel harcadıktan sonra NSW Riverina'da büyük bir fındık bahçesi geliştirmeye yönelik olan ve on yıldır süren projesinden vazgeçti.
Değeri yaklaşık 70 milyon dolar olan 1 milyona kadar fındık ağacının sökülecek olan mülk, boş bir arazi olarak satışa sunulacak.”
Mars’tan sonra dünyanın en büyük ikinci şekerleme grubu olan Ferrero Grubu, en çok Ferrero Rocher fındıklı çikolataları, Nutella çikolata kreması ve Kinder Surprise çikolatalı yumurtaları ve Tic Tac şekerleme tanınır.
Murat Ülker’in paylaşımı
Bu konuyu yorumlamadan önce bir fotoğraf paylaşacağım.
Bu fotoğrafı, Ağustos ayında Murat Ülker, WhatsApp “durumu”nda paylaşmış. Bir arkadaşım da bana gönderip bunu yorumlamamı istedi. Fotoğrafın altında “Ferrero finaly had enough of Turkey” yazıyor. Sözlük yorumunun ötesinde mana taşıyor. Herkes ne derse haklıdır…
Fotoğrafa yaptığım ilk yorumum şu oldu: Her alandaki üretici gibi, bütün çikolata üreticileri, muadil ürün ararlar. Daha ucuz, daha kaliteli, daha hızlı tedarik edilen muadil bir ürün… Fındığın muadil ürünü bademdir ve yer fıstığı sanılır. Yer fıstığı şu an dünyadaki en ucuz kuru meyvelerden biri. Asya ve Afrika’da oldukça fazla üretiliyor ve cazip fiyata satılıyor.
Ben şu an Özbekistan’dayım ve dünyadaki en lezzetli yer fıstıklarını burada tatma şansı buldum. Fiyatları da oldukça makul.
Ferrero da, Nutella için daha ucuz bir seçenek sunmak için yer fıstıklı bir ürün yapmış. Hele aleyhinde Türkiye’de bu kadar katı kamuoyu muhalefeti yapılan bir firma için makul bir adım denilebilir.
Unutmayalım, 90’lı yılların ortasında fındıktaki aşırı fiyat artışının ardından, yerli markalarımız da yer fıstıklı çikolatalı barları çıkardığını çok iyi hatırlıyorum.
İkinci yorumum şu oldu: 2016 yılında, bir dedikodu çıkmıştı. “Ülker, Godiva gibi ünlü bir uluslararası markayı satın alıyor…” Benim gönlümden geçen Nutella idi. Sektörün içinden, lafının eri kişilere de sordum. Birkaç kaynağım da “Nutella” dedi. Hatta “her konuda anlaştılar, el sıkıştılar, sıra duyurulmasında” diyenler de oldu.
Söylenti medyaya da yansıdı. O günlerde, her iki tarafı ve Türkiye’yi de ilgilendiren konjonktürel gelişmeler yaşandı. İşin o kısmına girmeyeceğim, sadece Nutella ile ilgili o dönemde bir yazıda kısmen onu açıklamıştım.
İş medyaya da yansıyınca; Murat Ülker, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Ferrero ailesi tanıdığım kıymetli meslektaşım. Ülkemizde üretici ve ihracatçı. Bazı basında çıkan Nutella haberleri gerçeği yansıtmamaktadır” dedi.
Nutella, dünya gıda devlerinin radarında!
Olay kapandı gitti. Benim içimdeki his kapanmadı, her an böyle bir pazarlığın yeniden başlayabileceğine inanıyorum. Niye mi?
İtalyan Ferrero ailesinin sahibi olduğu kakaolu fındık kreması markası Nutella, her zaman dünya gıda devlerinin radarında bulunuyor. Nestle, 2013 yılında Nutella’yı satın almak için teklifte bulunmuş, ancak Ferrero ailesi satışa yanaşmamıştı.
Nutella’nın mucidi Michele Ferrero’nun 2015 yılında ölümünün ardından yönetiminde üçüncü kuşağın bulunduğu Ferrero’nun sadece Nutella’yı değil, şirketin tamamını satmayı tercih edebileceği bildirilmişti.
Ağustos’taki paylaşım sonrasında, bir diğer yorumum da şu oldu: Nutella, baskın damak tadına sahip bir lezzet. Gözü kapalı herkes tadını bilir. Yer fıstığı veya bademle fındıklı çikolatalı krem bağımlılığını kolay kolay değiştiremezsiniz. Yani fındığa sadece Ferrero değil, diğer çikolata markaları da mecburlar. Fakat yeni nesil yeni tatlar aramaya devam ediyor.
Öyleyse Nutella hem fındık kreması, hem de diğer seçenekleri iyi yönetmesi lazım. Ayrıca Ferrero olarak yeni ürünler de çıkarmak zorunda. Hatta geçen gün, sosyal medyada espressolu çikolata çıkardıklarını gördüm. Bildiğin “espresso” çikolatanın içinden akıyor. Kahve tiryakileri için harika bir ürün.
Peki, fındıkta Türkiye’ye bağımlılıktan nasıl kurtulacak? Öyle ya son 10 yılda pek çok ülkede fındık fidanları dikimi yapılmasına rağmen Türkiye’nin pazar payını yüzde 70’lerden ancak yüzde 60’lara indirebildiler.
Fındık üretimi
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’ya göre, dünyada fındık üretimi 2020 yılında 1.1 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Dünya fındık üretiminin ilk sırasında 665 bin ton ile Türkiye yer alırken, 141 bin ton ile İtalya ikinci ve 64 bin ton ile ABD üçüncü sırada yer almaktadır. Türkiye 2020 yılı itibarıyla dünya fındık üretiminin %61’ini karşılamaktadır. Dünya fındık üretiminin %13’ünü İtalya, %6’sını ABD, %4’ünü Azerbaycan ve %3’lük kısmını da Şili gerçekleştirmektedir.
Aslında bu veriler, Türkiye’nin yeni bir fındık politikası geliştirmesi gerektiğinin de bir işaretidir. İtalya'nın fındık üretimi, 2003 yılına göre yaklaşık %13 artarken, Gürcistan yüzde 33, Azerbaycan yüzde 20, İran yüzde 25 üretimini artırmayı başarmış. Yeni fındık ekim alanları da genişlemeye devam ediyor.
Bu ülkelerin içinde Bulgaristan olmamasına şaşırdım. Kırcali’deki doğduğum köyde, şahane fındıklar olduğunu biliyorum. Yabani olarak yetişiyordu. Demek ki köyümün iklimi fındık yetiştirmek için uygundu.
Bir de verimlilik tarafı var: Dünya fındık veriminde 2020 yılında Slovenya 300 kg/da ile ilk sırada yer alırken, ABD 265 kg/da ile ikinci, Romanya 223 kg/da ile üçüncü sırada yer almaktadır. Son beş yılın verim ortalamasına bakıldığında da ABD 238 kg/da ile ilk sırada, Ermenistan 207 kg/da ile ikinci ve Fransa 206 kg/da ile üçüncü sıradadır. Türkiye’nin 2020 yılında fındık verimi 91 kg/da ve son beş yılın verim ortalaması ise 84 kg/da’dır. Yani en verimsiz fındık üretimi Türkiye’de… Bu sürdürülebilir bir durum değil.
İşte, “Ferrero finaly had enough of Turkey” ifadesinde, herkesin ayrı yorum yapabileceği gibi benim de görüşüm yukarıdaki gibidir. Yani Ferrero, Türkiye’ye bağlı olmamak için yeni adımlar atıyor ve atacaktır.
Zaten kendi sitesinde de bunu misyon edindiğini belirtiyor:
“Piedmont'taki Langhe tepelerinde yetiştirilen Gentile Tonda'dan, Türkiye Karadeniz kıyısında yetiştirilen Tombul'a ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Oregon'daki Willamette Vadisi'nin Yamhill'ine kadar her fındık çeşidinin kendine has özellikleri vardır”.
“Fındık bizim uzmanlık alanımızdır. Çiftlikten fabrikaya kadar, sektörde referans noktası olmak, ortak değer yaratabilme hedefiyle fındık değer zincirinin her yönü üzerinde çalışıyoruz.”
Ancak bu paylaşımdan birkaç hafta sonra, Ferrero’nun Avustralya’da fındık üretimi için 1 milyon fidan diktiği viral oldu. Sosyal medyada epey de ilgi gördü. Şimdi düşünüyorum, bu haberi Ferrero mu servis etti, yoksa başka bir durum mu var?
Nutella, 2017 yılında da şiddetli bir kamuoyu tepkisi ile karşılaşmıştı. O günlerde saldırının sebebi, palm yağı bahanesi olmuştu.
Aradan üç ay geçmeden şimdi de Ferrero’nun 10 yıllık Avustralya projesi tamamen iptal edilmiş. Öyle ki, içinde su kaynağı da olan bu kıymetli arazide ünlü bir grup hayvancılık yapacakmış…
Unutmayalım, hikaye burada bitmez. Ferrero Grubunun bütün fındık üretimi yapılan ülkelerle teması var ve onlara doğrudan ve dolaylı teknik destek sağlıyor. Mutlaka, daha verimli bir arazi bulacaktır.
Aslında buradaki hayal kırıklığını Ferrero’dan daha çok Türkiye’deki fındık üreticileri düşünmelidir. Her halükarda, fındık için uzun vadeli yeni bir strateji çizmek zorundayız.