FULYA OMAÇ
MİDİLLİ- YUNANİSTAN - Yunanistan’ın Midilli (Lesvos) Adası’ndaki önemli etkinliklerden biri olan Kestane Festivali, hafta sonunda Türkiye’den gelen yaklaşık 500 turistin de katılımıyla güzel anılara ev sahipliği yaptı..
Midilli’de 968 metre yüksekliğindeki Olympos Dağı'nın (Aziz İlyas Dağı) eteklerinde, adanın en otantik köylerinden biri olan Agiasos dağ köyü, bu yıl 15. kez yapılan geleneksel ‘Kestane Festivali’ ile şenlendi..
Adanın en popüler kutlamalardan biri olan Kestane Festivali’ne ilgi oldukça yoğundu. Kutlamalara Yunanistan anakara, Sakız ve civar adalardan da katılım olurken, Türkiye’den de yaklaşık 500 Türk turist 15. Agiasos Kestane Festivali için karşı kıyıya geçti. Gün boyunca yaklaşık 10 bin kişi köyün tarih kokan sokaklarında güneşli havanın keyfini çıkardı.
4 Kasım Pazar günü saat 10:00’da başlayan festivalde köy sakinleri, başta kestane olmak üzere bahçelerinde yetiştirdikleri elma, ceviz, civarda yetişen doğal çintar mantarını, yöresel peynir, şekerlemeler gibi ev yapımı lezzetleri, el yapımı ahşap oyma ve seramikleri tanıtıp satış yaptılar. Odun ateşinde közlenen kestaneler gelen misafirlere ücretsiz ikram edildi. Saat 13:30’da ise köy meydanında kurulan sahnede köyün öğrencilerinden oluşan mini koro yöresel şarkılar söyledi. Etrafa yayılan buram buram kestane kokusu ve pırıl pırıl bir güneş eşliğinde bir araya gelen ada halkı ve turistler barışın, dostluğun güzel bir örneğini sergilediler.
Ayvalık Jalem Tur sahibi Eşref Jale, Cumartesi ve Pazar günü Kestane Festivali için karşıya geçen Türk turistin, artık genel olarak da adadaki festivallerin aranan yüzlerini oluşturduğunu, yerli halkın da Türk turiste her türlü misafirperverliği gösterdiğini söyledi. Jale, “Bu festival önceleri kendi aralarında yapılıyordu. Yani yalnızca Midilli’den katılım olan küçük bir festivaldi. Biz düzenlediğimiz turlar ve gayet ekonomik kampanyalarla festivale bir anlamda sponsorluk yapıyoruz. Yaklaşık beş yıldır da hayli ivme kazandı. Şu anda tam anlamıyla uluslararası olmasına doğru zorluyoruz. Bu yılki festival için Ayvalık’tan gemiyle geçenler arasında İngiliz ve Fransızlar da vardı. Festival gittikçe de önem kazanmaya başladı. Bunda basının da çok büyük katkısı var. Onlar da bunu bildiği için daha fazla itina gösteriyorlar, bu güzel etkinliğin Türk basınında yer almasını istiyorlar. Cumartesi ve Pazar günü adaya gelenlerin neredeyse tamamını Agiasos köyünde gördük. Öğle saatlerinden itibaren köyde trafik de kilitlendi. Araçlar park edecek yer bulamadı” diye konuştu.
Geçtiğimiz yaz sezonunu da değerlendiren Eşref Jale, 24 Haziran seçimleri öncesi düşük düzeyde seyreden hareketliliğin, Temmuz ayında rutin temposunu yakaladığına dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her şey normale döndü diyorduk ki, 8 Ağustos’ta Euro dalgalanmaları başladı. Bu tarihten sonra gerçekten kötü günler yaşadık. Daha önce yer ayırtmış, otelde rezervasyon yaptırmış kişiler vardı. Bunlar tek tek iptal olmaya başladı. Çünkü 1’e 7,5 makası bütçeleri sarstı. Midilli diğer Yunan adalarından farklıdır. Günübirlik ve 1-2 geceli kalmalı ziyaretlerin yanı sıra, 5-7-10 günlük tatil için gelenler de hatırı sayılır orandadır. Bu kategorideki Türkler adaya gelmedi. Ada turist esnafı bundan çok etkilendi. Kur makasından dolayı Türk turistte düşüş olunca, bu defa Eylül ayı başlarında hem Midilli yerel basını yoluyla, hem de kulaktan kulağa reklam yaparak, 1’e 7 ‘Şimdi tam Türkiye’ye gitmenin zamanı’ deyip, böyle bir sloganla karşı tarafın dikkatini çekmeye çalıştık. Bilet fiyatını da aşağıya çektik. ‘Yeter ki bu tarafa doğru geçişle Ayvalık’ta ekonomiye bir katkı olsun’ dedik. Biz bu çalışmaları, duyuruları yaptıktan sonra ilk iki hafta pek rantabl değildi. Ama ikinci haftadan sonra bir anda her şey değişti. Sayı tahmin edemeyeceğiniz kadar arttı. Haftada bin kişi ve fazlası Ayvalık’a geçmeye başladı. Gelen de çok memnun oldu, çünkü 1’e 7, 1’e 6 ile alışveriş yapıyorlar. Örneğin Midilli’de bir çift çorap 5 Euro. Ayvalık’ta ise 7 tane çorap 5 Euro’ya denk geliyor. Bundan 8-10 yıl önce Yunanlı turist gerek alışveriş, gerekse turistik gezi için Türkiye’ye oldukça yoğun gelirdi. 2008’deki global ekonomik kriz yüzünden, zaman içinde Yunan turistte düşüş yaşanırken, Türk turistte yoğun artış yaşandı. Eskiden Yunanlı turist bu tarafa doğru akın eder, buradaki otellerde kalır, turistik yerleri de gezerdi. Şimdi tamamen alışveriş üzerine geliyor, konaklamalı Yunanlı turist çok az. Zamanla bunun da çoğalacağına inanıyorum.”
TÜRK TURİST SAYISINDA DÜŞÜŞ, YUNANLI TURİST SAYISINDA ARTIŞ OLDU
Geçen yıla oranla bu yıl Türk turist sayısında yaklaşık yüzde 25 - 30 oranında bir düşme yaşanırken, Yunanlı turist sayısında ise yaklaşık yüzde 50 artış olduğunu tahmin ettiklerini vurgulayan Eşref Jale, “Yıl sonunda tam rakamlar netleşir. Biz 36 yıldır bu hatta çalışmaktayız. Bu yıl da olduğu gibi birçok inişler-çıkışlar gördük ve yaşadık. Ekonomik olarak hattımız biraz zorlandıysa da, son iki ay seneyi kurtardı. Yalnız biz taşıyıcı firmaların değil, herkesin elini taşın altına koyması lazım. Her iki yakada da otelciler, turizm acenteleri, yiyecek-içecek sektörü, esnaf herkes elini taşının altına koymalı. Ben her zaman ‘Birlikten kuvvet doğar’ı savunan birisiyim. Biz bilet fiyatlarında indirim yaptık ki, Yunanlı turist gelebilsin. Gelen turisti memnun etmek de Ayvalık turizm esnafının görevi. Yunanlı gelmezse kime hizmet verecek? Şu ana kadar semeresini gördük. Gelen memnun dönüyor. Midilli turizmcileri bu örneği görerek, aynı uygulamayı başarabilirse, adaya giden Türk turist sayısı da artacaktır. Bilindiği üzere feribot işletmelerine kesilmek istenen cezalara karşılık Midilli Ticaret Odası’nın girişimleriyle ilgili kanun maddesinde değişiklik yapılması Yunan Parlamentosu’nun gündeminde. Yakın bir zamanda feribot işletmecileri olarak Midilli Ticaret Odası’na bir teşekkür ziyaretinde bulunacağız. Bu ziyarette Ayvalık alışveriş örneğini gündeme getirip, karşılıklı işbirliğini daha iyi noktalara taşımak için çalışacağız” dedi.
İLK YILINDAN İTİBAREN FESTİVALE GRUP GETİRİYORUZ
Acente olarak 1994 yılında bu yana Midilli’ye turlar düzenlediklerini söyleyen Demre Tour sahibi Aysem Önen, “O yıllarda sadece Eşref Bey’ler, bir de biz vardık. Atina’yla bağlantılı Türk-Yunan Dostluk Platformu’nda çalıştım. Yıllarca iki taraf arasında dostluk adına çalışırken, adaya da çok gruplar götürdük. Bu yıl 15.’si gerçekleşen Kestane Festivali’ne ilk yılından bu yana gruplarımızla katılıyoruz. İlk yıllarda çok daha renkliydi, folklör, dans grupları vardı. Müzik oluyordu, sokaklarda dans ederdik. Çok hoş ve renkli geçiyordu. Sonra krizle beraber ‘paramız yok, bu kadar renkli kutlamayacağız’ dediler. Aslında Yunanlı bile bu etkiliğin farkına 2-3 senedir vardı ve gelmeye başladı. Ondan öncesinde daha çok Türk gruplarla biz geliyorduk” diye konuştu.
ÇOK İYİ VAKİT GEÇİRDİK
Festivale altı kişilik arkadaş grubuyla Balıkesir’den katılan Ümit Dalgıç ise kendilerinin de uzun yıllardır Agiasos Kestane Festivali’ne katıldığını belirterek, “Bu yılki festival geçen yıllara oranla çok daha kalabalık. Özellikle Midilli halkının ilgisi çok yoğundu. İnsanlar sokaklarda güçlükle yürüdüler. Bu yoğunluğa rağmen arkadaş grubumla iyi vakit geçirdik. Önümüzdeki yıl daha iyi bir festival organizasyonu olmasını umuyorum” dedi.