İSTANBUL- Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, "Türkiye’de yıllık 20 milyar adet içecek ambalajı kullanılıyor ve bunun 9 milyarı pet ambalajlardan oluşuyor. Depozito İade Sistemi ile söz konusu atıkların geri dönüşüme kazandırılması halinde ekonomiye yılda 1,4 milyar lira katkı sağlanabilir." ifadelerini kullandı.
PAGEV'den yapılan açıklamaya göre, plastik, cam, metal-alüminyum ve karton atıkların çöpe değil, geri dönüşüme gitmesini sağlayacak Depozito İade Sistemi (DİS), 2022 yılında devreye girecek. Çevresel sorunları azaltması beklenen DİS’in, geri dönüşüm sektöründeki yatırımları hızlandırması bekleniyor.
“Önümüzdeki yıl yürürlüğe girecek uygulamayla birlikte tüketiciler, ürünleri satın alırken ürün bedeliyle birlikte belirlenen depozito iade ücretini de satış noktasına ödeyecek. Depozito sistemi, tüketiciyi ürünün fiyatı dışında ödenen bedeli geri alabilmek için sistemin belirlediği market veya diğer toplama noktalarına yönlendirecek, tüketici depozite bedelini geri alabilmek için atığı iade edecek.
Eroğlu, parklara, bahçelere, denizlere atıldığında çevresel kirliliğe yol açan atıkların, Depozito İade Sistemi ile birlikte parasal değer kazanacağından tüketiciler açısından kıymete bineceğini aktardı.
Türkiye’de yıllık 20 milyar adet içecek ambalajının kullanıldığını ve bunun 9 milyarının pet ambalajlardan oluştuğunu anlatan Eroğlu, DİS ile söz konusu atıkların geri dönüşüme kazandırılması halinde ekonomiye yılda 1,4 milyar lira katkı sağlanabileceğini bildirdi.
Devlet o parayı, geri dönüşüm sisteminin büyümesi ve çevrenin korunması için kullanır. Üçüncü şıkta ise ürünü alırsınız ve kullandıktan sonra iade etmesiniz ama depozito bedeli için atık toplayan birilerine verirsiniz.
O kişi de depozito bedelini almak için atığı toplama merkezine götürür ve depozito iade parasını kendisi alır. Her üç şıkta da ambalajların etrafa atılması engellenerek çevrenin korunması sağlanırken hem tüketicinin hem geri dönüşüm sektörünün kazandığı sistem çalışmış olur.”
Türkiye’deki genç nüfusun tüketim alışkanları sebebiyle her yıl kullanılan içecek ambalajı miktarının arttığını ve rakamların kişi başı yılda 279, toplamda ise 20 milyar adet olduğunu ifade eden Eroğlu, “2030 başlarında rakamın toplamda 30 milyara çıkacağı öngörülüyor. Dolayısıyla çevreyle uyumlu büyüme modeli için depozito sistemi zorunluluktur.
Eroğlu, plastik içecek atıklarının ilk etapta yüzde 70’inin toplanmasının hedeflendiğine işaret ederek, depozito sisteminin plastik sektöründe geri dönüştürülmüş ham madde tedarik güvenliğini de arttırmaya yardımcı olacağını savundu. Türk plastik sektörünün ham madde ihtiyacının yüzde 85’lik kısmının ithalatla karşılandığını ve bu nedenle ciddi anlamda cari açık verildiğini hatırlatan Eroğlu, şunları kaydetti;
“Dünyada 6'ncı, Avrupa’da ise Almanya’dan sonra 2'nci sırada yer alan sektörümüzün ham madde tedarik güvenliği önemli. Yurt içindeki hammadde üretimi ihtiyacımızın sadece yüzde 15’lik kısmını karşılıyor. Petrokimya şirketleri de petroldeki OPEC benzeri kartel yapılardan ilham aldıklarından zaman zaman fiyat artış şokları yaşıyoruz. Atıklarımızı, depozito sistemiyle toplamayı artırmamız, geri dönüşüm için uygun şartlarda tedarik güvenliği sağlanmış ürüne ulaşmamız anlamına gelir. Bu sayede kartel yapıdaki petrokimya şirketlerinin tedarik ve fiyat şoklarından hem firmalarımızı hem de tüketicilerimizi korumamız daha kolay olur.
Eroğlu, Depozito İade Sistemi’nin, dünyada 15 ülkede uygulandığını bildirerek, bu sistemlerin en büyük avantajının toplama ve geri dönüşüm miktarını arttırması olduğunu, Avrupa'da depozitosuz içecek ambalajlarının toplama oranının yüzde 47, depozito olan alanlarda toplama oranının ise yüzde 94 olduğunu kaydetti.