ÖZKAN ALTINTAŞ- TÜRKİYE TURİZM
MARDİN – İnanç ve kültür turizmi ile son yıllarda yıldızı parlayan Güneydoğu’nun açık müze şehri Mardin’de, Kültürel zenginliği ve 7 bin yıllık geçmişinin izlerini taşıyan Maridin Oteli 4 dinin ortak yaşamını sunan hoşgörüyle hizmete girdi.
Otelin terası uçsuz bucaksız Mezopotamya ovasına bakıyor
Bir dönem yetiştirme yurdu olarak kullanılan ancak daha sonra terk edildiği için harabeye dönen 5 katlı ve 32 odalı konağı satın alan Mardinli işadamı Fırat Irmak, 22 milyon liralık harcamayla restore ederek otele çevirdi. Fırat Irmak, Rusya’da mimarlık üzerine aldığım eğitimde öğrendiklerimi, Mardin’e hakim Artuklu ve Süryani mimari yapısı ile tarihi ve kültürel dokuyu da harmanlayarak bu eseri ortaya çıkardıklarını söyledi.
Giriş bölümü gece ışıklarıyla farklı bir görünüm kazanıyor
Hoşgörü örneği, kapı girişindeki duvarda 4 dinin amblemleri yer alıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Belgeli Butik Otel olarak hizmete giren tesiste 32 odada 2 kral dairesi, 5 suit oda 80 yatak kapasitesi bulunuyor. Dünyada 4 dinin ortak yaşam alanı bulduğu Mardin’de hizmete giren otelin tüm taş işlemelerinde 4 dinin amblemleri yer alıyor.
Otelin Genel Müdürü Zeynep Temiz 4 dini buluşturdukları Maridin Oteli’nin, aynı zamanda dinlerarası barışın ve hoşgörünün simgesi olduğunu belirterek “Amacımız dünyaya barışı daha güçlü bir şekilde sunmaktır. 2 yıllık bir çalışmanın sonunda bu harabeyi 5 yıldızlı bir otelin standardında bir butik otel yaptık” dedi.
Otelin anahtarları da devrin özelliklerine uygun, şehir anahtarı gibi büyük
Kral daireleri büyük ve yüksek tavanlı
Standart dairelerde tarihi görünümü korunmuş
Restoran çapraz tonozlu çatısıyla konuklarını ağırlıyor
DİCLE KALKINMA AJANSI DESTEĞİYLE YAPILDI
Adını Mardin’in eski adlarından olan Maridin’den alan eski konaktan oluşan “müze otel” Maridin Oteli Dicle Kalkınma Ajansı’nın 2011 yılında Sektörel Gelişme Mali Destek Programı ile altyapısı hazırlanan tarihi yapı konaklama tesisi haline getirildi. Kapıdan girişte avlunun karşısında 4 dinin ambleminin yer aldığı pano bulunuyor. Dış cephesi taş işçiliğini örnekleri ile dolu otelin lobisi ise eski kervansarayları aratmayan çapraz tonozlu geniş bir hole sahip bulunuyor.
Otelin diğer avlusu spar merkezlerinin yanında yer alıyor
Otelin lobisinde ki sıcak görüntü
ÇAPRAZ TONOZLARDAN GELEN SAĞLIK
Otelin Genel Müdürü Zeynep Temiz, yüksek tavanın ve çapraz tonozların insan sağlığı için önemini anlatarak “Çapraz tonoz sürekli havalanan bir ortam yaratarak havanın temizlenmesini sağlıyor. Yüksek tavan ise insanın üzerindeki baskıyı ortadan kaldırarak, ferahlatıyor” dedi.
Mardin'in tarihi kalesi geceleri ışıl ışıl oluyor
MARDİN’İN ALTINDA BİR KAÇ MARDİN DAHA VAR
Mardin MÖ 4500 yıllarından başlayarak yaklaşık 18 uygarlığa ev sahipliği yapan bir şehir olarak tanınıyor. Ne zaman kimler tarafından kurulduğu bilinmeyen Mardin, Yavuz Sultan Selim’in 1516’daki Mısır seferi sırasında Osmanlılara geçti. Günümüze kadar ise Anadolu topraklarının en değerli şehirlerinden biri olarak yaşadı.
Maridin Oteli’nin yapımı sırasında zeminde çok eski yıllara ait kalıntılar bulunduğunu, hatta Mardin Kalesi’ni uzanan bir tünel olduğunu belirten yöneticiler “Mardin’de nereyi kazsanız, geçmiş karşınıza çıkıyor. Tepede bulunan Mardin’in altında birkaç tane Mardin bulunuyor” şeklinde konuştular.
Yeraltındaki tarihi sarnıç yüzme havuzu olarak kullanılıyor
Sarnıça kral dairesinden özel asansörle iniliyor
Türk hamamı oteli tamamlıyor
Otelin terasından Mardin Kalesi ve şehir görülüyor
SARNIÇTA YÜZMENİN KEYFİ
Otelin altında bulunan su sarnıçlarının yüzme havuzu şeklinde yapıldığını belirten Maridin Oteli’nin Müdürü Zeynep Temiz “Yaklaşık 20 metre uzunluğunda sarnıcı ışıklandırarak konuklarımız için yüzme alanı yaptık. Otelimizde konaklayanlar sarnıçta yüzmenin keyfini yaşayacaklar. Ayrıca bir odamızın altında bulunan sarnıç ise o odaya özel yüzme havuzu yapıldı” dedi.
Maridin Otel ışık saçan mimarisi ve huzur veren motifleri ile geçmişin dokusunu yansıttığını söyleyen Zeynep Temiz “1600 yıllık bir geçmişin birçok dönemine tanıklık etmiş Maridin Otel değişen çağlara meydan okurcasına dimdik ayakta. Maridin Otel, taş işçiliğinin tüm görkemini yansıtan karakteristik binası, Mardin şehrine hakim konumu, göz alabildiğine uzanan Mezopotamya Ovası manzarası, önemli tarihi eserlere yakınlığıyla, ziyaretçilerine büyülü bir zaman yolculuğu sunuyor" şeklinde konuştu.
HER YANINDA GEÇMİŞTEN İZLER TAŞIYOR
Mardin’in eskiden Ermenilerin oturduğu mahallesinde bulunan konak tipi evin altında bulunan su sarnıçları yapıya farklı bir özellik katıyor. Konakta bulunan izler yapının Asurlular dönemine kadar dayandığını gösteriyor. Bodrum katındaki inşa tekniği ise Artuklu dönemi izlerini taşıyor. Yapının üst katlarına doğru çıkıldığına ise Yahudilerin kutsal Davut Yıldızı veya Davut Kalkanı ambleminin bir çok yerde kullanıldığı görülüyor. Selâmlık odalarının çapraz tonozlarında yer yalıtım amaçlı küpler Artuklu dönemi izleri olarak beliriyor. Binanın yapılındaki (U) plânı, taş işçiliği süslemeleri ve mimari ustalık ise Mardin’in yöresel özelliklerini yansıtıyor.
1970’li yıllarda Mardin’in soylularından Kendin ailesi tarafından kullanılan konak, Cumhuriyet döneminde çocuk yetiştirme yurdu olarak kullandı.
Günümüzde ise müze otel kavramı içinde 4 dinin ortak yaşam bulduğu butik otel olarak hizmet veriyor.
Yaklaşık 4 metre yüksekliğinde tavanları ve 25 metrekare’den 40 metrekareye kadar değişen kullanım alanları ile bölgenin en özel otelleri arasında yerini alıyor. Mezopotamya ovasına ve Mardin Kalesi’ne hakim terası ise otelin muhteşem manzarasını tamamlıyor.
Kral dairesinin ortasında çevresi lale motifleriyle süslü jakuzi bulunuyor
MUHTEŞEM KRAL DAİRELERİ
Otelde bulunan kral dairelerine ise yörenin özelliklerini göre isimler verildi. Şehrazat adlı 40 metrekarelik ve 5 metre tavan yüksekliği bulunan, ortasında muhteşem bir jakuzi yer alan kral dairesi Binbir Gece Masalları’ndan esinlenerek hazırlandı.
Şehrin Efendisi anlamına gelen Şehriyar adlı kral dairesi ise Mardin evleri mimarisine uygun taş işçiliği ve özel dekoru ile geçmişten gtünümüze esintiler sunuyor.
Kral dairesi taş işçiliğinin en güzel örnekleri ile süslü
BÜYÜK SUİT ODALAR
Otelin suit odaları da büyüklükleri ve yüksek tavanları ile dikkati çekiyor.Turabdin adını Süryanilerin kutsal bölgesi Turabdin’den alıyor. Firdevs adlı 42 metrekarelik cennet köşesi gibi oda adını İslam’a göre cennetin en yüksek kademesinden alıyor. Fırat adlı 38 metrekarelik odanın adı ise Arapça’da rahatlık anlamına geliyor. Dare adlı 43 metrekarelik oda Mezopotamya havzasının mistik özelliklerini sunuyor. Bahçevan adlı odada ise konfor ve estetik ön plânda görülüyor.
Otelin standart odaları ise 3 metre tavan yüksekliği 25 metrekare kullanım alanı ile konforlu bir yaşam sunuyor.
Geniş sauna otelin spa bölümünü tamamlıyor
RESTORAN VE SPA
Otelin avlusunda kahvaltı servisi verilen 100 kişilik açık ve alt katında ise çapraz tonozlarla örtülü 300 kişilik mapalı restoranı bulunuyor. Türk ve dünya mutfağı yanında yöreye özel yemekler sunuluyor. Akşamları yapılan müzik ise restoranı Mardinlilerin önemli eğlence yeri haline getiriyor.
Otelin terasında Mardin manzaralı yemek keyfine doyum olmuyor
Yağmurlu havalarda cam kubbenin altında yemek keyfi yaşanıyor. Özkan Altıntaş, Tahir Yaman, Ayhan Bölükbaşı, Ediz Aliç cam kubbenin tadını çıkardılar.
Otelin restoranında her gece her dilden müzik çalınıyor
Otelin genç ve dinamik ekibi Mardin'in en güzel otelinde çalışıyor
Terasta müzik ve dans ise otelin havasına başka renk katıyor
HaberTürk'ten Okan Bıdıklı ve eşi Belma Bıdıklı, Show TV Haber Koordinatörü Ayhan Bölükbaşı, Kameraman Ediz Aliç, turkiyeturizm.com'dan Özkan Altıntaş, gazeteci Tahir Yaman sabah kahvaltılarına doyamadılar.
Mardin'in ilkeybet denilen lezzetli haşlama içli köftesi
Irok adı verileni kızartma içli köfte ise farklı bir lezzet sunuyor
Saç kavurmayı Arabistan'ın Riyad kendinde yıllarca çalışan aşçı yapıyor
Çift kulplu tavada yapılan tşeyk, aslında altında bol sebze ile bir koyunun fırına verilerek ağır pişmesiyle yapılıyor. Mardin'de bunu yapan bir kaç fırın ve usta kaldığı anlatıldı.
Hürriyet'in eski çalışanları olarak Özkan Altıntaş ile Tahir Yaman bu kadar güzel yemekleri rakı ile süslediler.
Yemekten sonra mirra ikram edildi. Hızını alamayanlar bir kaç fincan içince gece sabaha kadar uyuyamadılar.
Otelin avlusunda uçuşan kuyrukları kesilmiş olan şahinler herkesin ilgisini çekiyor. Hatta onlara "Doğan görünümlü şahin" diyerek takılanlar bile vardı.
Yaz aylarında balkona konulan hamak konuklara ayrı bir keyif yaşatıyor.
Terasta yemek yiyenler bir yanda Mardin'i öte yanda ise Mezopotamya'nın uçsuz sucaksız vadisini seyrediyorlar.