Manchise modelin de yatırımcı ile işletmeci arasındaki ilişki yönetim anlaşması ile başlar ve belirli süre sonra İsim Hakkı uygulamasına geçilir.
Bu tip anlaşmaların sayıları az da olsa, her iki tarafa da kazan kazan fırsatı sunmaktadır. Bir taraftan, otel işletme firmalarına daha hızlı büyüme fırsatları sunar.
Otel sahiplerine de bilgi ve tecrübenin kazanılması için sınırlı sayıdaki yıllar için yönetim anlaşması ile başlanıp, nispeten yüksek maliyete ve yönetim anlaşmasının bağlayıcılığına uzun süreli girmeden markayı kullanma imkanı vermektedir.
Manchising, yönetim ile isim hakkı anlaşmaları arasında köprü vazifesi görür.
Otel sayılarını artırma niyetinde olan otel sahiplerine fırsat sunmaktadır.
Manchising her ne kadar otel sahiplerine mülkleri üzerinde daha fazla kontrol imkanı sunar,
İlk dönem daha yüksek maliyetli ise de yetkin yönetim ekibinin kurulamamasının veya kurulan ekibin beklenen performansı gösterememesi risklerinin de yaratacağı potansiyel maliyetlerinde göz önünde tutulması gerekir.
İşletmeci açısından bakıldığında, isim hakkı opsiyonunda karşı karşıya kalabileceği marka imajına olası zarar riski, Manchising modelinde operasyon üzerinde sıkı kontrol ile özellikle ilk yıllarda elimine edilmiş olur.
Kiralama
Kira anlaşmaları, sektörde daha çok misafirleri tur operatörleri tarafından getirilen oteller de uygulanan modeldir. Müşteri sayısını garanti altına almış tur operatörü maliyetlerini düşürmek için otel kiralama yoluna gidebilir.
Şehir otellerinde ise, çok az tercih edilen bir modeldir. Global/yerel otel işletme firmaları ise stratejik olarak kiralama metoduna sıcak bakmamaktadırlar.
Bu modelde otel mülk sahibi belirli bir kira karşılığında otelinin işletmesini bütünüyle kiracısına devreder.
Kiracı, kira süresi boyunca oteli işletmesinden elde edeceği net karın, otel kirasını ödedikten sonra beklentilerine göre kendisine tatminkar bir net kar bırakacağı planı ile oteli işletir.
Kira kontratında otel sahibi finansal riski minimize ederken, tabiatıyla daha garantili kira geliri elde edebilirler.
Buna karşın daha fazla potansiyel kazanç elde etme imkanını kaçırabilirler.
Kiralama modelinde işletmeci tüm operasyonun ticari riskini üstlenir. Her ne kadar işletmeci tarafından daha fazla risk içerse de agresif büyümek isteyen ve daha fazla kar elde etmeyi hedefleyen işletme şirketleri için fırsat olarak değerlendirilebilir.
Kira anlaşmasının süresi yönetim ve isim hakkı anlaşma sürelerine göre daha kısadır. Kira, sabit, ciro paylaşımı ve kar paylaşımı gibi farklı şekillerde yapılandırılabilir.
Sabit ücret metodu, belli süre için anlaşılmış ve o süredeki yıllar içinde artış endeks yöntemi belirlenmiştir. Kira geliri hiçbir şekilde otelin performansı ile ilişkilendirilmediği için mülk sahibi minimum risk almaktadır.
Bununla birlikte, son dönemlerde otellerin konjonktürel, aşağı/yukarı döngüsel doğasını daha iyi anlamaya başlayan bazı otel mal sahipleri, bir minimum seviye tanımlayarak, ciroya bağlı bir kira bedelini kabul etmeye başlamışlardır. Bu uygulama mal sahibinin belirli bir geliri garanti ederken,
otelinin kuvvetli performans gösterdiği yıllarda daha yüksek bir getiriden istifade etmesine imkan sağlamaktadır. Diğer yandan da, zayıf dönemlerde kiracı daha düşük bir kira bedeli ile daha fazla dayanma gücüne sahip olmaktadır. Ancak kiralama modelinde her durumda risk kiracıya ait olmaktadır.