GAZİMAĞUSA- Gazimağusa Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen “Kıbrıs’ın geçmişinde Tren Yolculuğu” etkinliği Buğday Camii’nde yapıldı. “Has Gıbrıslılar” ve “Çocukluğumuzun Mağusalıları” isimli facebook grubunun düzenlediği etkinlikte, Kıbrıs’taki trenlerle ilgili fotoğraf arşivine sahip Mehmet Altuner, Kıbrıs’ın geçmişinde trenlerle ilgili gün yüzüne çıkmamış fotoğraflar ve bilgiler paylaştı.
Trenlerle ilgili 40 adet fotoğraf gösterimi yapan Mehmet Altuner, 14 yaşında trenlerde çalışmaya başlayan Hüseyin Dinçyürek’in son tren yolculuğu, rayların sökülmesi ve trenin şu andaki yerine konmasını anlattığı video görüntüsünü paylaştı. Kıbrıs’ta ilk tren seferlerinin 1905’te başladığını ve 1951 yılına kadar devam ettiğini, Mağusa’dan başlayıp Lefke’ye ve Evrykhou’ya kadar uzanan tren rayı olduğu aktaran Altuner, rayların 1905’ten 1916’ya kadar Mağusa-Lefkoşa arası, 1916’dan sonra Güzelyurta kadar daha sonra ise Evrykhou’ya kadar uzatıldığını söyledi.
Altuner, 21 Ekim 1905 yılında başlayan ilk seferin Lefkoşa ve Mağusa olmak üzere 2 sefer olarak düzenlendiğini, trenlerin Mağusa Lefkoşa arasındaki mesafeyi 2 saatte kat ettiğini söyledi. Lefkoşa’dan gelen tren Larnaka yolu istikametinden seyrederek, şimdiki İtimat’in oradan 200 metrelik tünele girip eski hastanenin yanından yeryüzüne çıktığını anlatan Altuner, limana gidip Otello Kalesi’nin yanındaki kapıdan surlar içine girdiğini ve geri döndüğünü ifede etti. Altuner, rayların sökülerk bir İtalyan şirektine satıldığını, Kaymaklı’nın güneyidne Rumların 1 km’lik rayları sembolik olarak koruduğunu belirtti.
Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hakan Dinçyürek, Gazi ilkokullunun öğrencisi olarak Buğday Camii’nde tiyatro oynadıklarını, surlariçinin tekrar hak ettiği günlere dönmesi için yapılan çalışmaları saygı ile selamladığını, gecede emeği geçen herkese teşekkür etti. Trenin Mağusa’nın ve adanın büyük bir özelliği olduğunu, geçmiş yıllardaki yaşamı tekrardan canlandırmak, geçmişimize sahip çıkmak, geçmişi yaşatmak için yapılan çalışmanın önemli olduğunu, suriçin canlandırılması için tarihi mekanların insanla birlikte canlandırılmasının çok önemli olduğunu söyledi. Dünyada kendi ülkesinin kültürüne, tarihi dokusuna sahip çıkan toplumların başarılı olduğunu, eski eserleri koruyarak yaşatan ülkelerin çağdaş ülkeler olduğunu, bu etkinliğin devam etmesini ve geniş kesimlere ulaşması için üzerlerine düşeni yapacaklarını söyledi.
Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter yaptığı konuşmada, tarihi bir binada geçmişi yaşatacak olan Has Gıbrıslılar ve Çocukluğumuzun Mağusalıları gruplarının kararlılıkla aylardır emek verdiklerini ve etkinliği hazırladıklarını, başta Mehmet Altuner olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etti. Belediye olarak suriçinin canlandırılması amacıyla insanların kullanabileceği bir alan yaratmak için seminerler düzenlemeye başladıklarını, bu gece daha farklı bir etkinliğe ev sahipliği yaptıklarını söyledi. Kıbrıs’ın geçmişinde tren yolculuğu etkinliğinin katılanlara nostalji yaşatacağını ancak bundan ders çıkararak ilerisi için neler yapılabileceğini düşünmek gerektiğini, kendisinin göreve geldikten sonra tramvay projesini gündemine aldığını belirtti. Gelişen ve büyüyen Mağusa’da öğrenci sayısının arttığını ve DAÜ çevresinde nüfusun arttığını, DAÜ ile Mağusa’nın bütünleşmesi için tramvay projesi üzerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile çalışmalara başladıklarını, hem teknik hem finans açısından zor bir proje olduğunu, ancak çalışmalara devam ettiklerini söyledi.
Gruplar adına konuşan Eyüp Hüdaverdioğlu ise, herkesin geçmişte olan trenlerin varlığını özlediğini ve yeni tren oluşumu için istek duyduğunu, Belediye Başkanı İsmail Arter’in değerli katlılarıyla, ve Mehmet Altuner’in öncülüğünde grupların kolektif çalışma ve araştırmaları sonucunda etkinliğin düzenlendiğini söyledi.
Hüdaverdioğlu, Kıbrıs’ın geçmişinde sosyal ve ekonomik yaşamın bir parçası olan trenlerle ilgili fotoğraf ve bilgileri gün yüzüne çıkardıklarını, o yıllarda ulaşım açısından en önemli araçların trenler olduğunu, sorumluluk duygusuyla trenleri yok sayamayacaklarını söyledi. Etkinlikte, Gazimağusa Belediyesi Halk Dansları Topluluğu’nun folklor gösterisi Ziya İrfanoğlu’nun al yemeni mor yemeni şarkısı ve plaket takdimi yer aldı.