İSTANBUL - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu, Başkan İbrahim Çağlar'ın vefatının ardından yaptığı ilk toplantıda Öztürk Oran'ı İTO'nun yeni Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçti. Oran, yaptığı açıklamada yönetimin devam eden projelerini tamamlayacaklarını ve merhum Başkan İbrahim Çağlar’dan aldıkları bayrağı daha ileri taşıyacaklarını söyledi.
Çağlar'ın vefatının ardından gerçekleştirilen ilk yönetim kurulu toplantısında, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Öztürk Oran, İTO'nun 23. başkanı seçildi.
Aynı zamanda Vakıf Katılım Yönetim Kurulu Başkanı da olan Oran, oda ve borsa seçimlerinin gerçekleştirileceği 2018 yılı nisan ayına kadar İTO başkanı olarak görev yapacak.
Dursun Topçu ve Gökhan Murat Kalsın'ın başkan yardımcısı olarak görev yaptığı İTO Yönetim Kurulu'nda, Öztürk Oran'ın yanı sıra Hasan Erkesim, Ebubekir Sıddık Koyuncu, Fahrettin Basiloğlu, Hakan Orduhan, İlhan Soylu, Adil Coşkun ve Servet Samsama yer alıyor.
TOBB yönetmeliğine göre, oda ve borsalarda yönetim kurulu başkanlığı ile birlik başkanlığı görevinin herhangi bir nedenle sona ermesi durumunda oda, borsa veya birlik yönetim kurulu tarafından bir ay içinde, yönetim kurulu üyeleri arasından biri, gizli oy ve açık tasnif usulü ile kalan süreyi tamamlamak üzere yönetim kurulu başkanı veya birlik başkanı olarak seçiliyor. Seçimlere kadar da en yaşlı başkan yardımcısı, geçici olarak başkanlık görevini sürdürüyor.
Öte yandan seçim sürecine gidilirken, birtakım sürtüşmeler de yaşandı. İTO Meclis Üyesi Mustafa Albayrak sosyal medya hesabından açıklamalar yaparak, Murat Kalsın'a kumpas kurulduğunu, Öztürk Oran'ın başkan seçilmesi için yapılan bir toplantıya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Büyükelçi Mustafa Varank'ın da katılacağını iddia etti.
Bakanlar Kurulu'nun bir kez daha erteleme yetkisi var
280 milyon lirayı bulan bütçesi ve bünyesindeki üniversitenin yanı sıra bir dizi iştiraki ile önemli bir güç konumunda olan İTO’nun yeni başkanı Öztürk Oran, Nisan 2018’de Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne (TOBB) bağlı oda ve borsalarda yapılacak seçime kadar görev yapacak.
Seçimlerin normal şartlar altında 4 yıllık sürenin dolduğu mayıs ayında yapılması gerekiyordu. Fakat Bakanlar Kurulu aldığı 2 kararla seçimleri önce ekim ayına ardından Nisan 2018'e ertelemişti. Yasalara göre Bakanlar Kurulu'nun TOBB seçimleri en fazla 3 kez erteleme imkanı bulunuyor. Bu nedenle seçimler bugün için her ne kadar nisan ayında yapılacakmış gibi görülse de kulislerde konuşulan iddialara Bakanlar Kurulu son erteleme hakkını kullanarak oda seçimlerini Ekim 2018'e ayına erteleyebilir.
Nisan'da İTO için en az 3 aday var
Oda ve borsa seçimlerinin Nisan 2018'de yapılması halinde bugün için en az 3 kişinin İTO başkanlığı için yarışması bekleniyor. Kulislerde konuşulanlara göre aday sayısının daha da artması mümkün. İTO meclisindeki en etkili olan kurumlardan biri olan Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) yaptığı istişareler sonucunda Şekib Avdagiç'i destekleme kararı almıştı. Avdagiç'in ardından bir başka plastikçi TEBPLAST'ın sahibi Abdullah Teber de aday olacağını açıklamıştı.
Yine iddialara göre, yakın bir döneme kadar Murat Kalsın'ın çevresine "İbrahim Çağlar aday olmazsa, Nisan 2018'de İTO'ya adayım" mesajını verdiği konuşuluyor.
Bu 3 ismin dışında İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz'un aday olması da sürpriz olmayacak. Kopuz daha önce yaptığı açıklamada, “Eğer İstanbul iş alemi destek verirse, talep ederse odalar ve borsalar camiası içerisinde bir makamda beni görmek isterlerse, kendilerine hizmet etmek benim için büyük bir şereftir" diyerek aday olabileceğine işaret etmişti.
ÖZTÜRK ORAN KİMDİR?
1956 yılında Kars'ta doğmuştur. Erzurum Kazım Karabekir Eğitim Enstitüsü Türkçe (Türk Dili ve Edebiyatı) bölümünden mezun oldu. Ayrıca Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü ile İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Muhasebe Enstitüsü Bütçeleme ve Standart Maliyetler uzmanlık programını bitirmiştir.
1974 yılında T. Vakıflar Bankası T.A.O.'nda memur olarak çalışma hayatına başlamıştır. Bu arada 3 yıl süre ile Türkiye Bankalar Birliği Eğitim Merkezi'nde Dış Ticaret, İngilizce, Muhasebe ve Banka Yöneticiliği eğitimini tamamlayıp pekiyi dereceyle diploma almıştır. 12 yıl T. Vakıflar Bankası T.A.O.'nda, 16 yıl da Faisal Finans Katılım Bankası'nda olmak üzere toplam 28 yıllık Bankacılık mesleği süresince memurluktan Yönetim Kurulu Üyeliğine kadar hemen hemen her kademede çalışmıştır.
2003 yılından bu yana ortağı olduğu ilaç firmalarında Yönetim Kurulu Başkanı olarak iş hayatına devam etmiştir. İstanbul Ticaret Odası Meclis ve Yönetim Kurulu Üyeliği ile Dünya Ticaret Merkezi Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini sürdürmektedir. Bunlarla beraber Yetimler Derneği ve Yetimler Vakfı gibi birçok STK ve vakıfların da yönetiminde bulunmuştur. İngilizce bilmektedir. 30.04.2014 tarihinde T.Vakıflar Bankası T.A.O. Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı'nda Yönetim Kurulu Üyeliğine seçilmiştir. Aynı zamanda T.Vakıflar Bankası T.A.O. Kurumsal Yönetim Komitesi Üyesi ve Ücretlendirme Komitesi Üyesidir.
2015 yılı Haziran ayı itibariyle Vakıf Katılım Bankası A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmektedir.
İSTANBUL TİCARET ODASI
İstanbul Ticaret Odası, (kısaca İTO) İstanbul'da faaliyette bulunan ticari kurum ve kişilerin ticari işlemlerinin düzenlendiği, kayıt altına alındığı ve bu işletmelere ait sicillerin tutulduğu kurumdur. Oda faaliyetlerini genel olarak Eminönü'de bulunan merkez binasında gerçekleştirmektedir.
TARİHİ
Osmanlı Devleti 19. yüzyılda ticaret ve sanayi sorunlarına eğilmek isterken sektör temsilcilerini aynı kuruluşta toplamak istedi. Bu amaçla 1876’da tesis edilen Ticaret ve Ziraat Meclisi verimli bir çalışma sağlayamadı. Bunun üzerine, 1879’da Sadarete (Başbakanlık) getirilen Mehmed Said Paşa (1838-1914), ticaret, sanayi ve ziraat odalarının kuruluşu için gerekli süreci başlattı.
Said Paşa’nın direktifleri üzerine Avrupa’dakilere benzer ve özellikle Fransa’daki gibi bir ticaret odası kurulması için 11 maddelik bir nizamname (tüzük) taslağı hazırladı. Bu taslak, 18 Ocak 1880’de, dönemin Bakanlar Kurulu tarafından kabul edildi. Meclis-i Mahsus (Bakanlar Kurulu), kurulacak odanın ismi olarak da “Ticaret Odası” sözcüğünün kullanılmasına ve tüzük metninde de bu şekilde zikredilmesine karar verdi:
Meclis-i Mahsus’un İstanbul’da bir Ticaret Odası kurulmasını onaylayan kararı, 19 Ocak 1880 günü Sultan II. Abdülhamid tarafından tasdik edildi. Böylece Osmanlı topraklarında ilk kez yerli bir ticaret odası kurulmasına ilişkin süreç tamamlanmış oluyordu. Bundan sonraki safha, örgütlenme sürecinin tamamlanarak Dersaadet (İstanbul) Ticaret Odası’nın faaliyete başlaması olacaktı.
İSTANBUL TİCARET ODASI'NIN KURULUŞ TÜZÜĞÜ
Dersaadet Ticaret Odası’nın idari yapısı bugünkü ticaret odalarından oldukça farklı idi. Bugünkü odalarda yürütme ile denetim işleri ayrı kurullarca yürütülürken, Dersaadet Ticaret Odası’nda bütün işler tek bir kurul tarafından görülmekteydi. Ticaret Odası’nın ilk nizamnamesine göre, Oda meclisi 24 üyeden oluşuyordu. Odaya üye olabilmek için en az 30 yaşında olmak, asgari beş yıldır ticaretle uğraşmak, ağır bir suç veya cinayetle itham edilmemiş olmak, iffet ve namusa dokunacak yüz kızartıcı bir suç işlememiş olmak, iflas etmemiş olmak, etmiş ise itibarı iade edilmiş olmak şarttı. Meclis üyeleri, gizli ve oy çokluğu ile seçiliyor, oyların eşitliği halinde yaşlı olan üye tercih ediliyordu. Bir şirket tarafından iki üyenin seçilmesi yasaktı.
Üyeler, Ticaret ve Ziraat Nazırı’nın başkanlık ettiği 20 kişilik bir seçim komisyonu tarafından seçilecek, komisyonun ise yarısını Nazır, diğer yarısını tüccar belirleyecekti. Oda üyeleri aralarından oy çokluğu ile bir başkan, bir de ikinci başkan seçerek Ticaret Nezareti’nin onayına sunacaklardı. Oda Meclisi üyeleri üç sene için seçilecek ve her sene üyelerin üçte biri yenilenecekti. Üyelerden biri mazeret bildirmeksizin altı ay boyunca toplantılara katılmadığı takdirde istifa etmiş sayılırdı.
Ticaret Odası, ticaret ve sanayinin gelişmesi için gereken tedbirleri, ticaret işlerinde yapılması gereken değişiklikleri, gümrük tarifeleri, limanlar inşası, nehirlerde vapur işletilmesi, posta ve telgraf, demiryolları inşası, yol ve köprülerin onarılması, borsalar kurulması, ticaret gazetesi yayınlanması gibi ticaretin ilerlemesine imkan verecek hususları re’sen veya kendisine sorulduğunda Ticaret Nezareti’ne bildirecekti.
Odanın kurulmasından hemen sonra dahili nizamnamesi (iç tüzüğü) hazırlanacak ve onaylanmak için Ticaret Nezareti’ne sunulacaktı. Bu tüzükte ilk Ticaret Odası’nın statüsü devletin tam egemenliği esasına göre düzenlenmiş ve bu statü, önemli bir değişikliğe uğramadan, 1950 yılına kadar devam etmiştir.