Gezi Parkı, İBB’den Sultan Beyazıt Vakfı'na devredildi

Gezi Parkı’nın mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) alınarak, Sultan Beyazıt Vakfı'na devredildi.

İSTANBUL- Gezi Parkı’nın mülkiyeti İBB’den alındı. Taksim Gezi Parkı Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü, Taksim Gezi Parkı'nın mülkiyetinin "Sultan Beyazıt Vakfı"na geçtiğini bildirdi.

İBB: TAKSİM MEYDANI GASP EDİLMİŞTİR
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden "Gezi Parkı gasp edilmiştir" denilerek, şöyle açıklama yapıldı: "Hükümetin İBB'ye yönelik tavrı kamuoyu bilgisi dahilindedir. Ne yazık ki, diyalog, uzlaşı, ortak akıl ve birlikte çalışma kavramlarından daha çok; ‘hesaplaşma’, ‘gününü gösterme’, ‘iş yaptırmama’, ‘engelleme’ ‘vesayet’ ve ‘yetki gaspı’ anlayışıyla devam eden sürecin son halkası Taksim Gezi Parkı’nın İBB mülkiyetinden alınması olmuştur.

İBB: TAKSİM MEYDANI'NI MİLLETİMİZE KAZANDIRACAĞIZ
Daha kısa süre önce, 166 yıldır İBB  mülkiyetinde olan Galata Kulesi de aynı şekilde gasp edilmiştir. Şimdi de Gezi Parkı alanı, İBB’ye haber bile verilmeden, sadece 1 günlük yazışma ile yürütülmüştür. Taksim Meydanı’nı milletimize kazandırma ve hak ettiği görünümüne kavuşturma mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır" 

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, "2008'de yapılan 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 30. Maddesi gereğince İnönü Meydanı 751 ada 1, 2 ve 3 parsel, Cumhuriyet mevkii 751 ada 4 parselin mülkiyeti, 'Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı'na geçti" denildi.

Devir işleminin 12 Mart 2021 tarihi ile Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nden Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne tescil edildiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"2008'de yapılan kanuni düzenleme 'Vakıf yoluyla meydana gelip, her ne suretle olursa olsun Hazine, belediye, özel idareler, köy ve tüzel kişiliğin mülkiyetine geçmiş Vakıf Kültür Varlıkları Mazbut Vakfına Devrolunur' ibaresi yasa ile kanunlaştırılmıştır. Bu kapsamda, 2008'den 2019'a kadar 647 eser, 2019'dan bu yana ise yine 367 eser Vakfına dönüştürülmüştür. Mülkiyeti vakıf olup da Vakfına rücu edilmeyenlerin ise çalışmaları devam etmektedir."

 Devir işlemleri ise Vakıflar Kanunu 30. maddesine dayandırıldı.

Vakıflar Kanunu 30. Maddesi ise şöyle:

"Vakıf yoluyla meydana gelip de her ne suretle olursa olsun Hazine, belediye, özel idarelerin veya köy tüzel kişiliğinin mülkiyetine geçmiş vakıf kültür varlıkları mazbut vakfına devrolunur." 

İBB'DEN AÇIKLAMA: GASP EDİLMİŞTİR
İBB, Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün, Taksim Gezi Parkı'nın mülkiyetinin "Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı"na geçtiğini bildirmesine ilişkin açıklama yayımladı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) mülkiyeti ellerinden alınan Taksim Gezi Parkı'na ilişkin açıklama geldi.

"İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) olarak, Gatala Kulesi’nden sonra kadim kentimizin Gezi Parkı alanına da el konulması üzerine kamuoyuna şu açıklamayı yapma gereği duyulmuştur." denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

23 Haziran 2019 seçimlerinden sonra, merkezi yönetimin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik tavrı kamuoyu bilgisi dahilindedir. Ne yazık ki, diyalog, uzlaşı, ortak akıl ve birlikte çalışma kavramlarından daha çok; ‘hesaplaşma’, ‘gününü gösterme’, ‘iş yaptırmama’, ‘engelleme’ ‘vesayet’ ve ‘yetki gaspı’ anlayışıyla devam eden sürecin son halkası Taksim Gezi Parkı’nın İBB mülkiyetinden alınması olmuştur.

"Galata Kulesi de aynı şekilde gasp edilmiştir"

Talimatla bu kararı alanların açıklamalarında kanun maddelerine atıfta bulunulması, bu kararları hukuksal kılmadığı gibi vicdanlarda da aklamaz. Daha kısa süre önce, 166 yıldır İBB  mülkiyetinde olan Galata Kulesi de aynı şekilde gasp edilmiştir.

Şimdi de Gezi Parkı alanı, İBB’ye haber bile verilmeden, sadece 1 günlük yazışma ile yürütülmüştür. Yüzbinlerce İstanbullunun oy vererek yapılmasını istediği yeni Taksim Meydanı projesinin çalışmalarına başlamak üzereyken alınan bu kararın zamanlaması manidardır. Bu karar meydanın yeniden yeşil ve estetik bir alana dönüştürülme projesini durdurmak için alınmıştır. Üstelik, 350 bin İstanbullunun demokratik katılım süreciyle şekillenmiş iradesine rağmen, alınmıştır. İstanbul’u betona çeviren kafa yapısının, İstanbul’un sembolik meydanını yeşile çevirecek bir projenin karşısında durması tesadüf değildir.

"Benzeri kararların devamı da gelecektir"

Görünen o ki, başta İstanbul Büyükşehir Belediye olmak üzere 31 Mart ve 23 Haziran 2019 tarihlerinde muhalefet partilerinden seçilmiş yerel yönetimlere karşı hasmane tavırlarla alınan bu ve benzeri kararların devamı da gelecektir.

İstanbul gibi kadim bir şehirde kanunları istismar ederek her değerli yapıyı her değerli alanı gasp etmek mümkündür. Her ne kadar benzer kararlar daha önce alınmış olsa da hiçbiri bu kadar tarihsel değeri ve simgesel önemi olan alanlar için gerçekleşmemiştir. O yüzden İBB ile temas dahi kurmadan bir gecede alınan bu kararları asla iyi niyetli ve halk yararına adımlar olarak görmüyoruz. Bu kararlara karşı hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Öte yandan yeni türeyen çok sayıda hormonlu vakfın kullanımına açılan, vakıflara ait tarihi yapılarla ilgili de benzer bir tavrın gösterilmesini beklemekteyiz.

21 aydır yönetimimizi her alanda engelleme ve kuşatma girişimlerine rağmen, 16 milyona hizmette hiç bir aksamaya izin vermediğimiz gibi, İstanbul’a daha önce görülmemiş yeni hizmetler sunduk ve sunmaya da devam edeceğiz. Bundan sonra da aynı kararlılıkta devam edeceğiz.

"Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır"

Taksim Meydanı’nı milletimize kazandırma ve hak ettiği görünümüne kavuşturma mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır. Milletimizin sağduyusu, yakın tarihte de çok örneği olduğu gibi hukuk ve teamül tanımaz karar vericilerin siyaset mühendisliklerini yenecek güçtedir.

İBB ve Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul halkından aldığı güçle, bu haksız ve adaletsiz kararlarla her alanda ve her araçla mücadele etmeye devam edecektir.

Kamuoyuna Saygılarımızla

KORAMAZ: SARAY’A DEVREDİLDİ. MUHCU: İZAHI YOK

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Emin Koramaz Twitter hesabından yaptığı açıklamada karara tepki göstererek “Gezi Parkı’nın mülkiyeti İBB’den Saray’a devredilmiş. Biz mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları olarak Gezi’yi savunmaktan hep gurur duyduk, bundan sonra da duyarız!” ifadelerini kullandı. Eski Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu da Gezi Parkı’nın devredilmesi kararının hukuki tartışmalara sebep olacağını söyledi. Muhcu, “İBB bu hizmeti yapacak donanıma, kadroya ve birikime sahipken bu arazinin devredilmesinin hukuken ve mantıken izahı mümkün olmayacaktır. Böyle bir durum hayata geçtiği takdirde; Gezi Parkı konusunda birtakım kaygı verici amaçlar güden bir siyasi bir anlayışla karşı karşıya kalacağız demektir” dedi.  

 

Manşetler

Türk medya devi Can Grubu’na satıldı
Roma'nın ünlü 'Aşk Çeşmesi' yeniden açıldı
Bütün leylekler göç etti, 2 tanesi kaldı
2025'te turistlerin gitmemesi gereken kentler
Havayolunda yolcu sayısı 5 milyarı, gelir 1 trilyon doları aşacak!
16 yaşında Türkiye’nin en genç kadın pilot adayı oldu
Mübadele çocukları Demre Belediyesi'nde ağırlandı
Atina'daki en iyi restoranlar
Dünyanın en engelli dostu havayolu Air New Zealand
Murat Muratoğlu: Kazıkların şahı havalimanları!