İSTANBUL - Galataport İstanbul’un 200 yıl sonra yeniden açılan rıhtımında, Cumhuriyetimizin 98’inci yılına özel etkinliklerle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusu yaşanacak. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde hayata geçen ‘Beyoğlu Kültür Yolu Projesi’nin başlangıç noktası olan Galataport İstanbul, ardı ardına 3 büyük kültür sanat etkinliğine ev sahipliği yapacak.
İstanbul’un tarihi limanını yeniden canlandıran Galataport İstanbul, 200 yıl sonra yeniden açılan rıhtımında Cumhuriyetimizin 98’inci yılında ardı ardına 3 büyük kültür sanat etkinliğine ev sahipliği yapacak. Galataport İstanbul, rıhtımda tüm İstanbullulara ve şehrin ziyaretçilerine Cumhuriyet Bayramı’nın coşkusunu yaşatacak.
Herkesi Galataport İstanbul’a davet ediyoruz
Galataport İstanbul Genel Müdürü Tolga Engin, herkesi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu yaşamak için Galataport İstanbul’a davet ettiklerini belirterek, İstanbullular ve şehrin ziyaretçileri ile böyle özel bir günü birlikte kutlamaktan duydukları mutluluğu dile getirdi. Tolga Engin, “Yaklaşık 200 yıldır halka kapalı olan 1.2 km’lik sahil şeridini erişime açan, dünyadaki benzer projeler için ilham kaynağı haline gelen şehrin yeni mahallesi Galataport İstanbul’un Cumhuriyet coşkusunu, üç büyük kültür sanat etkinliğine ev sahipliği yaparak kutlamaktan gurur duyuyoruz. Herkesi Cumhuriyet Bayramı coşkusunu birlikte yaşamaya davet ediyoruz” dedi.
Galataport İstanbul kültür sanatın yeni buluşma noktası oluyor
Galataport İstanbul’un, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından geliştirilen hem Beyoğlu’na hem de İstanbul’a değer katacak “Beyoğlu Kültür Yolu Projesi”nin de başlangıç noktası olarak kabul edildiğini vurgulayan Galataport İstanbul Pazarlama ve İletişim Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Bali ise “Cumhuriyet Bayramı coşkusuyla ağırlamaktan ve Kültür Yolu’nun başlangıç noktası olmaktan büyük heyecan duyuyoruz. 29 Ekim’e özel olarak Rıhtım Meydanı’nda gerçekleşecek olan Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nın performansı, Boğaz ve tarihi yarımada manzarasının muhteşem görüntüsüyle birleşerek eşsiz anlar yaşatacak. Burada misafirlerimiz, tüm gün aileleri ve sevdikleriyle kültür sanat dolu bir gün geçirecek” dedi.
Monet & Friends Dijital Sanat Sergisi
19. yüzyıl Paris'ini Monet, Pissarro, Renoir, Cézanne ve daha birçok ressamın fırça darbeleriyle, ressamların gözünden gezme olanağı sunan Monet & Friends Dijital Sanat Sergisi; Debussy, Tchaikovsky, Ravel ve Offenbach gibi bestecilerin eserleriyle duyuları eş zamanlı olarak harekete geçiren sürükleyici bir deneyim sunacak. Galataport İstanbul’un Beşiktaş tarafında yer alan O2 Blok’ta sanatseverlerle 30 Ekim tarihinden itibaren buluşacak sergi, 14 Kasım’a kadar 10.00-22.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.
Ara Güler’in gözünden Beyoğlu’na bakacağımız, Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi’nden yeni fotoğrafların ikonik kareler ile birlikte yer aldığı Denize İnen Yol; Beyoğlu Kültür Yolu aksında yer alan Tophane, Karaköy, Galata, Galata Mevlevihanesi, Galata Kulesi, Tünel, İstiklal Caddesi, Galatasaray ve Taksim Meydanı’nı ve adı geçen yerlerin yakın çevrelerinden kareler barındırıyor. Sergide ayrıca bir video odasında Ara Güler’in 1970’li yıllarda yapmış olduğu ve Yavuz Zırhlısı’nın sökümünü konu alan 17 dakikalık “Kahramanın Sonu” isimli belgesel de gösterilecek. Sergi; Galataport İstanbul’un Beşiktaş tarafındaki G Blok binasında 31 Aralık’a kadar 10.00-22.00 saatleri arasında ücretsiz olarak görülebilecek.
Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası
Türkiye'deki çeşitli konservatuvarların 11-18 yaş grubu öğrencilerini bir araya getiren Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası (DÇSO), Galataport İstanbul’un açılışını 17.00-18.00 saatleri arasında Rıhtım Meydanı’nda vereceği ücretsiz konserle taçlandıracak. Doğuş Grubu’nun kurucu destekçiliğiyle 2006 yılında çalışmalarına başlayan DÇSO, Şefliğini ve Genel Müzik Direktörlüğünü yapan Prof. Rengim Gökmen yönetiminde, genç piyanistlerden İlyun Bürkev’in de solist olarak katılımıyla gerçekleştirilecek konser, Boğaz’ın eşsiz manzarası eşliğinde Cumhuriyet Bayramı coşkusu yaşatacak. Kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği konserlerde, Türkiye'den ve dünyadan pek çok ünlü isme eşlik eden DÇSO‘nun eşlik ettiği isimler arasında; dünyaca ünlü piyanistler Fazıl Say ve Gülsin Onay, keman sanatçısı Cihat Aşkın, “3 Tenor” olarak tanınan Ayhan Uştuk, Aykut Çınar, Şenol Talınlı ile flamenkonun efsane gitaristi Jose Maria Gallardo Del Rey, Antonio Marqu Dans Kumpanyası, tenor Nicola Martinucci ve kemancı Alexander Markov gibi ünlü isimler bulunuyor.
Eşsiz Tarihi Doku
Galataport İstanbul, 1,7 milyar dolarlık yatırım tutarı ile Boğaz kenarında 1,2 km sahil şeridini kapsayan, dünyanın en önemli projeleri arasında yer alıyor. Galataport İstanbul erişilebilir ve düşük katlı yapıları, bölgenin tarihi dokusuyla uyum içindeki mimarisi, alternatif ulaşım olanakları gibi birçok özelliği ile öne çıkıyor. Misafirlerine “nefes alan”, sağlıklı ve güvenli bir kültür sanat, alışveriş, yeme içme ve çalışma deneyimi sunuyor.
Galataport İstanbul projesi içinde bulunan tescilli binaların restorasyonu ile de İstanbul'un çok değerli tarihi binaları şehre geri kazandırılıyor. Rıhtımın en eski binası olan Paket Postanesi, özel arduvaz çatıları ve cepheleri ile projenin simgelerinden biri. Burası modern alışveriş ile geleneksel çarşı kültürünün birleştiği çok özel bir mekan oluyor, aynı zamanda büyüleyici ambiyansı ile şimdiden önemli etkinliklere ev sahipliği de yapmaya başladı.
Projede yer alan diğer üç tescilli bina; Merkez Han, Karaköy Yolcu Salonu ve Çinili Han binaları da restore edilerek The Peninsula İstanbul oteline ev sahipliği yapacak. Dünyada sadece 10 seçkin lokasyonda yer alan The Peninsula Hotels markasının bir halkası olan otel, 177 odası ile tarihi yarımadanın tam karşısında yer alıyor. Otelin 90 saniyede açılan özel giyotin cepheli Balo Salonu da eşsiz manzarası ve özel mimarisi ile İstanbul’un önemli etkinlik lokasyonlarından biri olmaya aday.
Şehrin Yeni Alışveriş ve Gastronomi Mahallesi
Dünyadaki benzer projeler için bir ilham kaynağı haline gelen Galataport İstanbul, dünyada ilk kez hayata geçirilen ve özel bir kapak sistemi ile yerin altında kurgulanan 29.000 m2’lik kruvaziyer terminaline ev sahipliği yapıyor. Bu inovasyon sayesinde yaklaşık 200 yıldır erişime kapalı olan Karaköy’ün eşsiz sahil şeridi, şehrin en özel yürüyüş rotalarından biri olarak karşımıza çıkıyor.
Galataport İstanbul’da yaklaşık 250 adet perakende ve yeme içme noktası bulunuyor. Galataport İstanbul’da yer alacak markalar, daha önce Türkiye’de yer almış olsun veya olmasın, tüm hedef kitlelere ve farklı zevklere hitap edebilecek, temelinde deneyim olan bir konsept ile hizmet verecek. Burada 20 m2’den başlayarak 2000 m2’ye kadar çıkan farklı büyüklüklerde mağazalar bulunuyor. Galataport İstanbul, %40’lık yeme içme mekan oranı ile şehrin yeni gastronomi mahallesi konumuna geliyor. Sahilde yer alan 2000 m2’lik Rıhtım Meydanı yıl boyunca pek çok etkinliğe ev sahipliği yapacak.
İstanbul’un ilk Müze Meydanı
Galataport İstanbul sahasında barındırılan İstanbul Modern ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Resim ve Heykel Müzesi ile sanatın Türkiye’deki en iyi örneklerine ev sahipliği yaparak şehrin kültür sanat alanındaki yeni buluşma noktası olacak. Proje kapsamında peyzaj düzenlemesi ile hayata geçirilen 14.000 m2’lik tarihi Tophane Meydanı da İstanbul’un ilk Müze Meydanı olacak. Bunun yanı sıra projede meydanın merkezinde yer alan ve tarihi 1848’e uzanan Tophane Saat Kulesi, çok özel bir teknikle yerinde kaldırılarak restore edildi. Tophane Saat Kulesi, Galataport İstanbul’da eski ile yeniyi buluşturan, anları ve anıları sahiplenen bir simge olarak İstanbulluları ve şehrin ziyaretçilerini ağırlayacak.