SELÇUK / İZMİR - Mitolojinin efsanelerinden tanrı Zeus’un kızı kadınların koruyucusu ve ‘Av Tanrıçası’ Artemis’in çiçekleri sulu boya ressamı Eda Mordeniz’in “Flowers for Artemisia” (Artemis’in Çiçekleri) adlı suluboya resim sergisi Efes Arkeoloji Müzesi’nde Hikmet Gürsel Sanat Galesi’nde sanatseverlerle buluştu. Eda Mordeniz’in tanrıça Artemis’den esinlenerek yaptığı suluboya resimlerde tanrıçanın başına taktığı çiçeklerin binbir rengi bulunuyor.
AV TANRIÇASININ DOĞAL YAŞAMINDAKİ ÇİÇEKLER
Serginin açılışına katılan Selçuk Kaymakamı Ekrem İnci ve Selçuk Belediye Başkanı Dr. Dahi Zeynel Bakıcı, eserleriyle Selçuk’a yeni bir anlam kazandıran Eda Mordeniz’e teşekkür ederek “Selçuk ve Efes’e farklı bir bakışla yaklaşarak doğada yaşayan av tanrıçasının çizekler arasındaki yaşamını eserlerine yansıttınız. Selçuk Eda Mordeniz’in eserleri ile farklı bir değer kazandı” dediler.
Eda Mordeniz’in resimlerinden oluşan “Flowers for Artemisia” adlı sergisi hakkında şunları söyledi: “Bu toprakları vatan olarak seçen, yaşadıkları sürece buraları ihya eden, bizlere derin ve muhteşem bir miras bırakan medeniyetlere ve şahsen çok sevdiğim güzel Artemis’e bir saygı sunumu olsun isterim. Bana ilham veren Efes ve Artemis’i sadece sanat alanında değil, yaşamın her alanında bana estetik bir anlayış, hayranlık, bilgelik, olgunluk, minnettarlık hissi veren bu değerli varlıklara vefamı böyle göstermiş olayım.”
Antik Efes'de kurulmuş olan Artemis Tapınağı dünyanın yedi tarihi harikasından biri ve en görkemlisidir. Tanriça Artemis adına inşa edilmiştir. Yunanlı şair Sidon'lu Antipatros şiirinde Artemis harikasını şöyle anlatılıyor;
Babil'in göğe doğru yükselen şehir duvarlarını gördüm,
üzerinde atlı arabaların gittiği.
Ben Alpheios'daki Zeus'u gördüm,
Helios'un dev boyutlardaki heykelini,
Ve asma bahçelerini,
Nil'deki piramitlerin görkemli yapılarını,
Ve Mausolos'un kudretli anıtını da gördüm.
Ama sonunda, Ne zaman ki,
O bulutlara doğru yükselen Artemis Tapınağı'nı gördüm;
Betim benzim uçtu.
Ve dedim ki; "Helios'un gözleri, yüksek Olympos'un dışında
Böyle karşılaştırmaya değer başka bir şey gördü mü?
Yerli ve yabancı bir çok sanatseverin gün boyunca sergiyi gezmesi ve kültür kenti olan Efes’te sergisinin açılması Eda Mordeniz’i çok mutlu ettiğini dile getirdi. Sanatçı aynı zamanda gelenlere Efesli Artemis’i anlatırken, yanında bulunan çiçek ile gelen sanatseverleri Artemis’e çevirerek güzel bir anı bırakıyor.
12 Ekim’e kadar sürecek olan sergi tüm sanatseverleri müzeye davet ediyor.
Ephesos kazıları sırasında bulunan çok memeli Artemis heykelleri arkeolojide olduğu kadar dünya din tarihinde de çığır açmıştır. Çünkü bu bu figürlerin Avrupa müzelerinde tek tük örnekleri olsa da Efes’e özgü olduğu daha önceden bilinmiyordu. Efes’li Artemis’in kaynağı hiç şüphe yok ki Anadolulu Ana Tanrıçadır. Sümerlilerden önce var olduğu Çatalhöyük kazılarından anlaşılan ve Sümerlerce Ma ya da Marienna, Hititlerce Kupapa, Kubaba ya da Hepa, Suriye’den Arabistan’a kadar olan bölgede Lat, Girit’te Rhea, Phrygia’da Kybele, Lykia’da leto olarak adlandırılan bu büyük bereket tanrıçansın Efes’e ne zaman geldiği kesinlikle saptanamasada değişik kültlerin etkisi altında çeşitli evreler geçirerek Efes’li Artemis biçimine girdiği çok açıktır.
ARTEMİS TAPINAĞI HAKKINDA
Dünyanın 7 Harikası arasında yer alan Artemision ya da Artemis Tapınağı, en az 7 kez yıkılmaya çalışılmış ve tahribe uğradı. Arkeolojik bulgular tapınağın en az 4 kez yeniden inşasının yapıldığını gösteriyor. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır.
Tapınak Diana tapınağı olarak da bilinir. Tanrıça Artemis'e ithaf edilen tapınak M.Ö. 550 yıllarında tamamlanmıştır. Artemis, Ay tanrıçası olarak Titan Selene'in yerini alan Apollon'un kardeşi bakire avcı Yunan tanrıçasıdır.
Tamamen mermerden inşa edilmiştir ve dünyanın yedi harikasından biri kabul edilir. Ancak günümüzde diğer pek çok harika gibi sadece bir kaç parçası kalmıştır.
Ülkemizdeki antik kent Selçuk, İzmir'de bulunur. Tapınak Lydia Kralı Kroisos tarafından başlatılmış 120 senelik bir projenin eseridir.
Tapınağın üç evreden oluştuğu sanılmaktadır. A evresi Artemisium olarak adlandırılan tapınaktan önce orada yaklaşık MÖ 7. yüzyılda yapılmış bir sunaktır. B evresi daha sonra bunun üzerine yapılmış olan tapınak, C evresi ise yangından sonra yapılan restorasyondur.
YUNAN MİTOLOJİSİNDE ARTEMİS
Artemis Yunan dinsel düşüncesinde, en eski ve kendine has kişisel özelliği olan tanrıçalardan biri olarak onur görür. Zeus’un kızı ve Apollon’un kız kardeşi olmasına karşın Artemis adı Yunanca bir adlandırma değildir. Birçok etimolog bu kelime hakkında değişik açıklamalarda bulunmuş ama hiçbiri diğerleri tarafından onaylanmamıştır. Taşıdığı özelliklerden dolayı diğer pek çok tanrı ile özdeşleştirilen, pek çok sıfatla onurlandırılan Artemis, Anadolu ve Yunanistan’da yoğun bir şekilde tapınım görmüş bir tanrıçadır.
Helenistik çağ öncesi Yunan, Kuzey Anadolu ve Girit’te yaşayan halklar tarafından tapınılmış olan Artemis’in hayvanlarla beraber olan betimi en eski çağlara dayanan ünlü Girit mühürlerinde ve bazı anıtlarda görülür. Artemis’e geniş bir alanda farklı dilleri konuşan farklı insanlar tarafından tapınıldığı için birçok farklı ismi olmuştur. Örneğin; Frigya’da onun adı, aslanları boyunduruğu altına almış arabasını çektiren Kybele’dir. Kappadokya’da o “Ma” ismini almıştır.
Artemis'e atfedilen özellikler oldukça çelişiktir. Doğadaki tüm hayvanların başkanı ve gözcüsü olmasına karşın, av tanrıçası olarak bilinirdi. Bekâretin katı bir savunucusu ve koruyucusu olmasına karşın ise, doğum yapan kadınlara yardım ettiğine inanılırdı.
Kaynaklarda, akarsularda ve göllerde, suların tanrıçası olarak Artemis'e tapınılırdı. Hasat zamanları, ona hayvan ve ürün adanırdı. Denizciler, iyi bir hava ve olaysız bir yolculuk için Artemis'in koruyuculuğuna sığınırlardı. Roma mitolojisindeki tanrıça Diana, erken çağlardan beri Artemis ile bir tutulmuştur.