Dünyanın en tehlikeli havaalanları

Musa Alioğlu

Dünyada her havaalanının, güvenli oluşu teknik olarak altyapısının tam ve eksiksiz olmasından başka bulunduğu coğrafi konumuyla da bağlantılıdır.

Günümüzde uçak yolculuğu milyonlarca kişinin olmazsa olmazıdır. Dünyada, ülke ve kıtalararası seyahatlerin yüzde 90’ı uçaklarla yapılmaktadır. Bu durumda uçakların ve uçuş güvenliğinin öneminin yanı sıra, havaalanlarının da emniyetli olması çok büyük önem taşımaktadır. Dünyada her havaalanının, güvenli oluşu teknik olarak altyapısının tam ve eksiksiz olmasından başka bulunduğu coğrafi konumuyla da bağlantılıdır. Uçak kazalarının belli başlı sebepleri teknik, pilotaj, iklim koşulları diye sayılır. Bunun yanı sıra iniş ve kalkış şartları çok zor olan alanlar yüzünden de uçak kazaları meydana gelebilmektedir. Dünyanda en tehlikeli diye kayda geçen havaalanlarını bilmekte fayda var deriz. Doğrusu, bu alanların tehlikeli halini göz önüne serecek fotoğrafların hepsini yer darlığı nedeniyle veremiyoruz. Fakat, plajda güneşlenenlerin tam da üstünden geçen uçak fotoğrafı size fikir verebilir.

En başta, pilotların, uçuş ekiplerinin ve çok fazla seyahat edenlerin hep korkulu rüyası olan en tehlikeli havaalanlarının isim ve özelliklerini şöyle sıralayabiliriz.

MADEIRA HAVAALANI

Portekiz'deki Madeira Havalimanı pistinin kısa olması nedeniyle tehlikelidir. 1977 yılında burada meydana gelen uçak kazasında 131 kişi hayatını kaybetti. Bu kaza sonrasında piste, birkaç kolon daha eklenerek uzatılmasına karar verildi. Avrupa’nın en zorlu havalimanı olarak ün yapmış Madeira Havalimanı'na iniş yapan pilotların, dağ sırası ve okyanus arasında kalan çizgiyi takip etmeleri gerekiyor. Ayrıca pilotların iniş yaparken rüzgarın etkisiyle Atlantik Okyanusu’na savrulmamak için son anda sağa dönmeleri gerekiyor.

JUANCJO E. YURAUSQUIN HAVAALANI

Karayip Adaları’nda bulunan 13 km2’lik yüzölçümüne sahip Saba Adası’nın tek havalimanı olan Juancjo E. Yurausquin Havalimanı, adanın büyük bir bölümünü kaplıyor. İki ucunda deniz bulunan, dünyanın en kısa uçak pistine sahip havalimanında, sadece zor şartlarda uçuş yapabilmek için eğitim almış olan pilotlar çalışabiliyor. Bu pilotlar bile bu meydanı “Ölüm pisti” diye adlandırıyor.

SVALBARD HAVALİMANI

Kuzey Buz Denizi’nde, dünyanın en kuzey noktasında bulunan idari merkez konumundaki Longyearbyen’e bağlı olan Svalbard takım adalarında yer alan havalimanı yapay kar ve buz kullanılarak yapılmış. 1975 yılında permafrost adı verilen donmuş toprak kullanılarak yapılan havalimanında, küresel ısınma sebebiyle erimenin önlenmesi için özel soğutma sistemi kullanılıyor. Bu yapısı nedeniyle tehlikeli.

KANSAI HAVALİMANI

Japonya'nın Osaka Körfezi açıklarında 4 km. uzunluğa ve 2,5 km genişliğe sahip Kansai Havalimanı, 10 bin işçi ve 80 gemi ile 3 farklı tepeden 21 milyon metre küp toprak (İstanbul Havalimanı’ndaki hafriyat miktarı 7.5 milyon metre küptü) kullanılarak oluşturulan yapay bir ada üzerine kurulu. Japonya’da havalimanı yapılabilecek büyüklükte kara parçası bulunmadığından, Osaka’ya yakın olabilecek bir noktaya inşa edilen Kansai Havalimanı, bir mimarlık ve mühendislik harikası olarak kabul ediliyor. 1100 hektar üzerine kurulu olan bu dolgu alan ilk zamanlarda korku yaratsa da, neredeyse hiç hasar almadan atlattığı Kobe depremi ve sayısız büyük tufandan sonra insanların güvenini kazanmayı başardı.

Japonya’daki ekonomik kriz döneminde yapıldığından halkın tepkisine maruz kalan Kansai Meydanı Uzak Doğu’nun en yoğun havalimanlarından biri.

CEBELİTARIK HAVALİMANI

1939’da inşa edilen Cebelitarık Havalimanı, Birleşik Krallık’a bağlı ve Cebelitarık Boğazı’nda yer alıyor.

Şehre sadece 500 metre mesafede olan havalimanının pisti ile şehrin ana caddesi kesişmiş durumda. Bu yüzden uçakların iniş ve kalkışları esnasında araçlara kırmızı ışık yanıyor. Günde ortalama 7 uçağın inip kalktığı havalimanından geçen kara yolu, uçakların iniş veya kalkışı için her gün 2 saate yakın kapatılıyor.

TENZING-HILLARY HAVALİMANI

Bu havalimanı Nepal'in Lukla kentinde 2 bin 900 metre rakımda kurulmuştur. Pistin bir tarafında bir dağ, öteki tarafında da uçurum vardır. Everest'e çıkmak isteyen dağcılar bu meydana inerek, tırmanış yolculuğuna başlıyor.

PRINCESS JULIANA HAVALİMANI

Saint Martin Adası’nın Hollanda’ya bağlı olan bölgesinde hizmet veren Princess Juliana Havalimanı, (Saint Maarten Havalimanı olarak da biliniyor) şehrin plajına çok yakın olduğundan, kumsalda güneşlenen insanların tam üstünden ve çok da alçaktan geçiyor. Özel sertifikalı pilotların uçabildiği bu alanda pist çok kısa olduğundan (2180 m) pilotların piste çok erken teker koyması gerekiyor.

Bu yüzden de plajdan itibaren alçak uçuşa geçiliyor. Karayipler’in en yoğun havalimanlarından biri olan Princess Juliana Meydanı’nda şimdiye kadar hiçbir uçak kaza yaşanmadı.

BARRA HAVALİMANI

İskoçya'nın Barra Havalimanı’na iniş yapmak isteyen pilotlar, denizdeki gel-git (Med-Cezir) zamanını iyi takip etmek zorundalar. Çünkü, havalimanının pisti tamamen kumsaldan oluşuyor ve sular yükseldiği zaman pist ortadan kalkıyor.

CONGONHAS HAVALİMANI

Brezilya’nın Sao Paulo kentindeki Congonhas Havalimanı şehir merkezinde bulunuyor. Pilotlar bu havalimanından çok şikayetçi, çünkü yoğun gürültülü ve sesli ortam onların inişini zorlaştırıyor.

Bir de geçici olarak tehlikeli konumuna geçen havalimanları vardır. Savaşlar, darbeler, isyanlar, ayrılıkçı hareketlerin yanı sıra sel, deprem, fırtına gibi afetler havalimanları yasaklı statüye sokabilir.

Bu konuda uluslararası ve ulusal sivil havacılık otoriteleri bu uçuş yasaklarını yayınladıkları notamlarla duyururlar.

Türkiye’deki havalimanlarına baktığımız zaman, yüksek rakımda (Erzurum, Kars gibi) veya tam deniz kenarında (Trabzon) olan havalimanlarının yanı sıra, zaman zaman yağmur ve sel baskını nedeniyle sular altında kalan (Hatay gibi) havalimanlarımız var. Yine aynı şekilde kışın fazla kar yağışı nedeniyle uçuşlara kapatılan (Hakkari ve diğerleri) meydanların yanı sıra, yoğun sis oluşumundan etkilenen (Trabzon, Ankara) havalimanlarımız vardır. Ordu-Giresun Havalimanı gibi deniz üzerinde inşa edilen (Yapılmakta olan Rize-Artvin Havalimanı da deniz üstünde yapılıyor) havalimanımız var. Doğrusu yukarıda adı sayılan dünyanın çeşitli yerlerindeki meydanlar kadar tehlikeli havalimanımız var diyemeyiz. Ancak yine de pilotların hangi iklim veya coğrafi yapıda hangi havalimanlarına inişte veya kalkışta ne gibi zorluklarla karşılaştıklarını, nerede pas geçtiklerini veya zorunlu nedenlerle başka alanlara yönlendirildiğini (divert etmek zorunda kaldığını) bilmek de fayda var diyorum.

Tüm pilotlara emniyetli uçuşlar dilerim.