ANKARA- Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TBMM Genel Kurulunda, bakanlığı ile ilgili ve bağlı kuruluşların 2020 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı.
Genel Kurulda söz alan bazı milletvekillerinin şahsına yönelik ithamlarına da cevap vermek istediğini söyleyen Ersoy, TÜRSAB seçimlerinde rakiple görüşüp tarafsızlığını bozduğu iddialarına şu yanıtı verdi:
""TÜRSAB seçimlerinde rakiple görüşüp tarafsızlığımı bozduğumu, TÜRSAB Başkanının şahsi şirketine denetçi gönderdiğimle itham ettiler. Ben Bakan pozisyonunda olarak benden randevu talep eden bütün turizm paydaşlarına randevu vermekle yükümlüyüm. Ben burada iktidar-muhalefet ayrımı yaparsam esas o zaman tarafsızlığımı bozmuş olurum. Ama TÜRSAB'da, seçimlerde tarafsızlığımı bozduğumla ilgili iddiada kalbim ve vicdanım çok rahat. TÜRSAB Başkanı seçim konuşmasında taraf olmadığımız için bizzat benim şahsıma teşekkür etti. Burada bir özrü hak ediyorum."
TÜRSAB'a ve Başkanın şahsi şirketine denetçi gönderdiğini dile getiren Bakan Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"TÜRSAB'a ve Başkanın şahsi şirketine denetçi gönderdim. Bu işi özellikle seçim bitene kadar beklettik; sırf tarafsızlığı bozmamak, yanlış bir algı yaratmamak için. Bize çok yoğun şikayetler geldi. TÜRSAB'a 1618 sayılı Yasa'yla lisans ve belge verme hakkı verdik, benden çok önce, onlarca yıl önce verilmiş bir hak bu. TÜRSAB'ın, bu belgeleri verirken zorunlu bağış aldığıyla ilgili tarafımıza çok sayıda şikayet geldi. Biz yine seçimler sırasında yanlış anlaşılmaması için özellikle seçimlerin yapılmasını bekledik, seçimler bittikten sonra iddialarla ilgili denetimi içeri soktuk ve gördük ki 5, 10, 20, 30 tane değil, yüzlerce bağış, zorunlu bağış… Hatta, banka makbuzlarında yazan bir tane cümleyi okuyayım, sektörün karşı karşıya kaldığı durumu siz daha rahat görün. 'Zehir, zıkkım olsun, belge almak için bağış yapmak nedir?' Bunun gibi onlarca bu tarz ifade var. Bunların hepsinin size çıktılarını göndereceğim, orijinal banka makbuzlarıyla birlikte."
TÜRSAB'ın, 1618 sayılı yasada değişiklik talep ettiğini, taleplerinde, "Yetkilerimi daha fazla artır, daha fazla lisans ve belge verme yetkisini bana devret." dediğini söyleyen Ersoy, "Sen elindeki yetkiyle bunu yaparsan, ben Bakanlık olarak sana daha fazla yetki verirsem ne yaparsın? Düşünebiliyor musunuz, ortalıkta neler döner? Daha önceki yönetimde de bilet yolsuzlukları, vesaire oldu, bundan dolayı kamu zararı da oluştu; bu ikinci olay TÜRSAB'la ilgili. Hem 1618 sayılı Yasa'yı bekletme sebebimiz hem de denetim gönderme sebebimiz budur." değerlendirmesinde bulundu.
"41 LİRAYA SU SATILIR MI DEDİNİZ, HAKLIYDINIZ..."
TÜRSAB Başkanının şahsi şirketine denetçi gönderildiğini de ifade eden Ersoy, şunları aktardı:
"Müzelerimiz DÖSİMM tarafından ihale edildi. Müzelerin içinde DÖSİMM mağazaları var. Bu mağazaların Anadolu Kültür AŞ'ye işletmesi verilmiş. Geçen sene bütçe konuşmasında bana bir ithamda bulundunuz, dediniz ki: '41 liraya su satılır mı? 20 liraya, 30 liraya çikolata, 30 liraya tost satılır mı?' Bu ithamlarda haklıydınız. Ben bütün bu ithamları ciddiye aldım. Firmayı çağırdım. Defalarca uyardık. Bu yanlış, kontrattaki maddeleri yanlış yorumluyorsunuz, fırsatçılıktır, bunu yapmayın, düzeltin diye. Peki, bu firmanın sahibi kim? Şu anki TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya. Şimdi, ben ne yapsaydım? Halktan ve sizden de gelen eleştirileri duymazdan gelip hiçbir işlem yapmasa mıydım? İlk etapta yüzde 20 fiyatları geri çektirdik, tekrar bir yüzde 50 fiyatların geri çektirilmesini talep ettik yıl başına kadar. Onlarla ilgili denetimlerimiz devam edecek."