Atatürk Havalimanı karma kullanıma açılmalı

ULI Türkiye tarafından ‘Atatürk Havalimanı Nasıl Dönüştürülebilir?’ sorusuna cevap arandı.

İSTANBUL- ULI Türkiye tarafından düzenlenen ve konusunda uzman kişilerin katıldığı forumda, ‘Atatürk Havalimanı Nasıl Dönüştürülebilir?’ sorusuna cevap arandı. Foruma katılanlar Atatürk Havalimanı arazisinin sadece yeşil alan olarak değerlendirilmesinin yetersiz kalacağı, alan için karma kullanımlı bir proje geliştirilmesinin daha uygun olacağı yönünde görüş birliğine vardı. ULI Danışma Kurulu Üyesi ve Zorlu Gayrimenkul Başkanı Mesut Pektaş, “Bir kanun çıkarılmalı ve burası ‘Kültürel Teknopark Alanıdır’ denmeli,” önerisinde bulundu.

Amacı kentsel alanları sürdürülebilir ve yaşanabilir kılacak projeler üzerinde çalışmak olan bir sivil toplum kuruluşu olarak ULI Türkiye, Zorlu Center’da, ‘Atatürk Havalimanı Nasıl Dönüştürülebilir?’ başlıklı forum düzenledi. Moderatörlüğünü ULI Türkiye İcra Kurulu Üyesi ve Gayrimenkul Yönetimi İlgi Grubu Başkanı İlhami Akkum’un üstlendiği Forum’a inşaat, gayrimenkul, turizm, elektrik-elektronik ve havacılık konularında uzman kişiler katıldı.

Kapalı alanların yıkımı maliyet getirebilir

Atatürk Havalimanı arazisinin 11 milyon 700 bin metrekare olmasının, çok cezbedici olduğunu söyleyen EPOS Gayrimenkul Danışmanlık ve Değerleme A.Ş. Stratejik Gayrimenkul Geliştirme Danışmanı Nahit Öztürkcan, “Bu alan Eurodisney’in arazisine denk gelmekte. Bölgesel bir faaliyet için düzenlenebilir. Ancak, İstanbul’un eksikliğini duyduğu yeşil alanların artırılması için açık alanlara ek olarak kapalı alanları yıkılması ek bir maaliyet getirebilir. İşlev olarak değerlendirdiğimizde otoparklar, hangarlar, kapalı alanlarda fuar merkezleri olabilir. Bu arada yine VIP ve özel uçuşlar için bir bölüm yine korunabilir.” dedi.

Florya’ya doğru genişletilseydi dünyanın en iyi havalimanı olabilirdi

Özellikle 50-60 yıl içinde Atatürk Havalimanı’nın bölgede bir ekonomi oluşturduğuna dikkat çeken Atlas Proje ve Arazi Geliştirme Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Tavit Köletavitoğlu, “Ne yazık ki bu değişimin pozitif olmayan durumunu yaşayacağız. Oysa mevcut alan Florya’ya doğru genişletilseydi dünyanın en iyi havalimanı olabilirdi. Bunun için hala geç kalmış sayılmayız. Ben açıkçası hepsi yeşil alan olsun romantikliğinde de değilim. Özel yıkım maliyetleri çok iyi hesaplanmalı. Burası havacılık dahil İstanbul’da fuar alanı olarak genişlemeli. “ şeklinde konuştu. 

Büyük yeşil alanlar nasıl yönetilir bilmiyoruz

Atatürk Havalimanı’nın özel ya da kargo uçuşları ile masrafını karşılayamayacağını belirten Entegre Tesis Yöneticisi Yeşim Çakmak, “Kapalı terminaller nostaljik oteller haline getirilebilir. Yurt dışından charter uçuşları yapılabilir.“ derken Yüksek Şehir Planlamacısı Ersoy Pehlivan da tüm alanın yeşil alan olarak değerlendirilmesinden ziyade karma kullanımın daha etkin olabileceğini dile getirdi. Pehlivan, “Büyük yeşil alanların nasıl yönetileceği başlı başına bir uzmanlık alanı. Daha bol fonksiyonlu, şehir hayatının kalitesini artıracak alanlar olması gerektiğini düşünüyorum.” açıklamasında bulundu. Şehirlerin hafızasının önemli olduğuna değinen Omurga Portföy Genel Müdürü Oğuz Kösebay ise, “Bundan sonrasında da tamamen olmasa bile kısmen yine havalimanı olarak kullanılmalı. Sadece yeşil alan, okul ya da fuar alanı olsun demek için burası çok büyük bir alan. Uçuş eğitimlerinin, havacılıkla ilgili AR-GE merkezlerinin olduğu bir yer olabilir. Böylece insanlarımızı eğiterek gelirlerini de artırıyorsunuz. Böylece burası sadece o bölgeye değil Türkiye’ye hizmet edecektir.” diye konuştu.

Konaklama sektörü açısından değerlendirilmeli

Konuyu konaklama ve bölgede bulunan oteller açısından değerlendiren BDO Denet Kıdemli Danışmanı Mehmet Önkal, “Atatürk Havalimanı sadece uçakların inip, kalktığı bir yer olarak değil konaklama sektörü açısından da değerlendirilmeli. Basın Ekspres yolunun bulunduğu bölgede 18 bin otel odası var. Bunların burada olmasının en büyük sebebi Atatürk Havalimanı. Ancak şimdi en önemli fonksiyon ortadan kalkmış oldu. Bu otellerin faaliyetlerini aynı şekilde sürdürebileceği kanısında değiliz. Sene sonunda bitecek anlaşmalar olduğunu biliyoruz.” dedi.

Film platoları ile havacılık ve uçaklarla ilgili filmlerde referans olmalı

Atatürk Havalimanı’nın İstanbul’a ve Türkiye’ye değer katacak karma bir projeye dönüştürülmesi gerektiğini savunan Zorlu Gayrimenkul Başkanı Mesut Pektaş, “Hükümet bir kanun çıkarmalıdır ve burası ‘Kültürel Teknopark Alanıdır’ demelidir.” önerisinde bulundu. Mesut Pektaş, “Birincisi, bir fuar alanı olmalı ama bu arada CNR ve TÜYAP fuar alanlarını da hesaba katmalı. İkinci olarak havacılıkla ilgili bir üniversite. Özel jetler uçuşlarına devam etmeli. Mutlaka film platoları koymalıyız. Dünyada havacılıkla, uçaklarla ilgili film çekildiğinde burası 1 numaralı referans olarak gösterilmeli. Sadece yeşil alan olması halinde; büyük yeşil alanın ne çalışmasını ne de işletmesini bilmiyoruz. Yaşayan, içinde üreten, katkıda bulunan, şehrin kendi dokusunun olabileceği bir tasarım olmalı.” şeklinde konuştu. 

Network merkezleri oluşturulmalı

Gayrimenkul Geliştirme Danışmanı Hakan Malak, geçmiş ve geleceğe bakılarak geçmişte uluslararası bir yer olan havalimanının gelecekte de uluslararası olması gerektiğini vurguladı. Malak, “Ülkeler arası organizasyonlar, ilgi çekecek network merkezleri oluşturulması gerekiyor.” diyerek anahtar kelimenin uluslararası olduğunu ifade etti. 

Gençlik, teknoloji ve girişimcilik üssü olmalı

Bir ülkenin kalkınması için genç nüfusun harekete geçmesi gerektiğini söyleyen Ekonomist Kadir Şahin, her türlü ticaretin gelecekte dijital olacağının altını çizdi. Bu nedenle bu alanın gençlik, teknoloji ve girişimcilik üssü olması gerektiği yönünde görüşünü açıkladı. 

Turizme yönelik bir proje geliştirilebilir

Türkiye Sınai ve ve Kalkınma Bankasından Berk Ünsal da “İstanbul’un geneline baktığımızda bu büyüklükte bir arazi yok. Çevredeki oteller içinde turizme yönelik bir proje geliştirilebilir. Mesela Disneyland tek başına 20 milyon turist çekebiliyor. İstanbul’a gelen turist sayısı yılda 30 milyon. Ayrıca bir akıllı şehir uygulaması da oluşturulabilir.” diye konuştu.

Urban Land Institute (ULI) Hakkında

1936 yılında ABD’de kentsel alanların verimli ve sürdürülebilir kullanımı ve yaşanabilir kentler için çalışmak üzere kurulan, bugün 80’in üzerinde ülkede 40 binden fazla alanlarında dünyanın önde gelen isimlerinden oluşan üyeye sahip bağımsız ve kar amacı gütmeyen bir düşünce kuruluşu olan ULI, Türkiye’de de 10 yılı aşkın bir süredir faaliyette bulunuyor.

ULI Türkiye, ülkemizde kentsel alanların bilinçli kullanımı için, bu konuda çalışan bütün paydaşları bir araya getirerek, sürdürülebilir, yaşanabilir yerleşimler yaratmak amacıyla, bünyesinde bulunan Genç Liderler, Kadın Liderler, Gayrimenkul Yönetimi İlgi Grubu gibi üyeleri biraraya getiren oluşumlar vasıtasıyla çeşitli etkinlikler düzenlemekte ve ULI’nin çalışmalarının yaygınlaşmasını sağlamaya çalışmaktadır. 

Manşetler

Köy Enstitüsü öğretmeni annem, Cahide Altıntaş ile gururluyum
38 Avrupa ülkesi Çin'i vizesiz ziyaret edebilecek
Kapadokya'yı 10 ayda 1 milyon 322 bin 598 turist gezdi
Uludağ yoğun kar yağışıyla sezonu açıyor
Mudanya, kendi zeytin markasını yaratacak
Pasaport bedeli gelirden çok arttı
SPK'dan Akfen'e şartlı onay!
Schengen vizesi alacak Türk vatandaşlarına yeni kısıtlama
Mövenpick Bursa, İncili Gastronomi Ödülü’nün sahibi oldu
EasyJetwash, marka anlaşmazlığında ödemeyi kabul etti