Abdurrahman Büyükkeskin
Manavgat/Antalya - "14 Mayıs'ta 28. Dönem Milletvekili seçiminde Türkiye İşçi Partisi (TİP) Antalya Merkez Yönetim Kurulu(MYK) üyesi turizm emekçisi Yunus Başaran, bundan 35- 40 yıl önce devlet memurları tayinleri in Antalya'ya çıkması için iktidarda olan siyasi partilerin kapısını aşındırdığını günümüzde ise ev kiralarının yüksek olması nedeniyle tayinlerinin çıkmaması istediklerini söyledi. Memurlar tayinleri Antalya'ya çıkınca yüksek ev kirası nedeniyle sürgün yeri olarak gördüklerini söyleniyor.
20 yıldır turizm emekçisi olan TİP'li Yunus Başaran, Antalya’da ki kira fiyatlarıyla ilgili, “Piyasa dengesini bulur, kiraya yüzde 25 zam yapılmasını sabitledik diyerek barınma sorunu çözülemiyor."dedi.
En iyi kanunda çıksa uygulanmadığı sürece anlamının olmadığına dikkat çeken Yunus Başaran," Kira zamlarının kaçı yüzde 25 yükseltiliyor. Taahhütname boş olarak alınıyor bundan sonra yapılabilecek bir şey yok. Yüzde 25 geçersiz kalıyor.
“BARINMA SORUNU CİNAYETE NEDEN OLABİLİR”
“Bölgelere göre evlerin, rayiçlerinin belirlenmesi gerekir. Evin metrekaresi, konumu gibi unsurların tespit edilip buna göre bir fiyat belirlenmesi gerektiğinin altını çizen TİP'li Yunus Başaran, “Baktığımız zaman Antalya artık, öğrenci emekli ve asgari ücretli için değil; memurlar içi bile sürgün yeri haline geldi. Emekliler Antalya’da yaşayamaz hale geldi. 1 ay sonra üniversiteler açılacak, öğrencilerin barınma krizi tekrar gündeme gelecek. Geçtiğimiz yıl Antalya’yı kazanmasına rağmen 5 bin öğrenci kira fiyatları sebebiyle okuluna gelemedi. Yeterli sayıda yurt yok ve ev kiraları öğrencinin karşılaşabileceği boyutta değil. Bu duruma merkezi müdahalede bulunulması gerekir. Bu durum piyasaya bırakılırsa, her gün haberlerde gördüğümüz gibi kiracı ve ev sahibi arasındaki kavgalar giderek artacak. Bu durum artık cinayete kadar gidebilir” şeklinde konuştu.
“DEVLET BARINMA FONU OLUŞTURMALI”
Yunus Başaran, sözleri şu şekilde tamamladı: “Devlet bir barınma fonu oluşturabilir, mülk sahiplerinden kiralanan 2’inci konuttan sonra yüzde 50 artarak vergi alınabilir. Bu ek vergileri barınma fonu olarak kullanabilir, özellikle öğrenciler için bu fonla yurt yapabilir. Antalya’da okuyan öğrenciler yaşayabilmek için, yarı zamanlı öğrencilik tam zamanlı işçilik yapmak zorunda kalıyor. Çalışan bir öğrenci verimli bir eğitim alamaz. Bu barınma sorunun çok çeşitli boyutları var. Bir de emekliler var. Bu ülkeye yıllarca hizmet eden yurttaşlar, aldıkları emekli maaşlarıyla kiralarını dahi ödeyemiyor. Emeklilere Antalya’da yaşayamazsın diyorlar. Bu duruma devlet tarafından müdahale edilerek ciddi yaptırımlar uygulanmalı ama bu yaptırımlar yüzde 25 zam kanunu gibi uygulanmayan ve denetlenmeyen bir düzenleme olmamalı. Barınma sorununun önü alınmazsa toplumda ciddi bir suç meyilli ortaya çıkacak. Cinayetlerin, kavgaların önü alınamayacak. Enflasyon sebebi yüzünden ev sahipleri kira fiyatlarını ciddi oranda arttırmak istiyor; çalışan kiracıların ise maaşları daha ellerine geçmeden enflasyon sebebiyle eriyor. Barınma temel bir yaşam hakkı. İnsanların eğitim, ulaşım, sağlık hakkı gibi barınma da temel bir haktır. Barınma hakkı devletin Anayasal görevidir."