ÖZKAN ALTINTAŞ- TÜRKİYE TURİZM
İSTANBUL- “Güçlü TÜRSAB” sloganıyla yola çıkan TÜRSAB Başkan Adayı Hasan Erdem, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi önünde acentelerle toplanarak TÜRSAB’ın kongreyi ertelemesini protesto etti. Hasan Erdem’in açıklamasını dinleyen acenteler “Başaran Ulusoy istifa” diyerek slogan attılar
Türkiye’nin birçok bölgesinden gelen turizmciler “Kavga olabilir” gibi sudan sebeplerle TÜRSAB 23. Olağan Genel Kurulu’nun ertelenmesini protesto etti. Güçlü TÜRSAB Platformu Başkanı Hasan Erdem, Başaran Ulusoy ve yönetimini istifaya çağırdı.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) 23. Olağan Genel Kurulu yasalara göre 2-3 Aralık tarihinde yapılması gerekiyordu. Seçime bir hafta kala “Genel kurulda kavga olabilir. Güvenliği sağlayamayız” diyerek seçimi erteleyen mevcut TÜRSAB yönetimine acentaların tepkisi sürüyor. Lütfü Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı önünde toplanan Güçlü TÜRSAB Platformu üyeleri durumu protesto etmek için toplandı.
TÜRSAB Başkan Adayı Hasan Erdem, şunları söyledi:
“2-3 Aralık 2017 tarihinde yapılması gereken TÜRSAB 23.Olağan Genel Kurulu; hepimizin bildiği gibi sudan bahanelerle, sebepsiz, mesnetsiz ve yetkisiz bir şekilde mevcut başkan ve yönetim kurulu tarafından maalesef ertelenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti demokratik ve sosyal bir hukuk devletidir.
1618 sayılı meslek kanunumuz; Yönetim Kurulumuza 2 yılda bir Kasım ayında Genel Kurul yapma yükümlülüğü vermiştir.
Mevcut Yönetim yasal süresinde Genel Kurul çağrısı yaparak, genel kurul sürecini başlatmıştır
5000’e yakın delegenin oy kullanacağı Genel Kurulumuzda Sayın Başaran Ulusoy ve Ekibi, seçimi kaybedeceğini anladığından yetkisiz bir şekilde genel kurulu erteleme kararı almıştır.
Gerekçe olarak da “Genel Kurul güvenliğini sağlayamayacağını” ileri sürmüş,komik bulduğumuz bu gerekçeyle, TÜRSAB mevcut yönetimi mülki amirlerimizi töhmet altında bırakmıştır.
Bugün;45 yıllık TÜRSAB tarihine “Kara Gün” olarak geçecektir.
Biz;burada,mevcut başkan ve yönetim kurulunu ferdi, keyfi, pervasız ve kanun tanımaz bir anlayışla sergiledikleri bu tutum ve davranışlarından dolayı tüm meslektaşlarımız adına şiddetle kınıyoruz. Bir daha bu gibi günlerin yaşanmamasını Yüce Allah’tan diliyoruz.
Mevcut birliğimizin çeşitli projeler ve atılımlarla sektörel olarak ülkeye artı değer katması, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın yükünü hafifletmesi gerekirken; içerde ve dışarda şer güçlerine karşı verdiği yoğun mücadele ile zor günlerden geçmekte olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümetine ekstra bir iş yükü yüklemeye ve bu yükümlülüğü Bakanlığımıza tevdi etmeye ne hakkınız var?”