İSTANBUL - İstanbul’da Akmerkez’in açık hava operasyonunu tamamlamak üzere olan Dinçkök Grubu, Serafina ve Cognac için Dinesty ile el sıkıştı Etiler-Nispetiye hattında rekabet kızışıyor. Bölgenin asları, Doğuş Grubu’nun Nusret’i, Fenix’i ile özdeşleşen caddede Ferit Şahenk’e rakip New York’tan geliyor. Hem de Akmerkez üzerinden...
Bir süre önce Akmerkez’in, Etiler’e bakan geniş tarafını kafe ve restoranlara açacağını yazmıştım. Dinçkök Grubu Akmerkez’in caddeye bakan alanı için dünyaca bilinen markalarla görüşmeler yürütüyordu.
DOĞALGAZDAN RESTORANA!
Yaklaşık 1.5 yıl önce, Metin Şen (Yönetim Kurulu Başkanı), Nedim Keçeli, Cenk Önal, Cem Önal, Levent Bilgin bir araya gelip yiyecek-içecek sektöründe faaliyet gösterecek bir şirket kurdular. Şirketlerine Dine, markalarına ise ‘Dinesty’ adını verdiler...
İşte bu grup son yıllarda popülaritesini iyice artıran, New York’un ünlü İtalyan restoranı Serafina’yı Akmerkez’e getirmek için Dinçkök Grubu’yla el sıkıştı.
Akmerkez’in açık alanında açılacak Serafina eylül sonu hizmete girecek. Bu arada Akmerkez’in açık alanına gelecek diğer restoranlar da belirlenmiş. Dinesty’in diğer markası Brassarie Cognac ve cirolarını bilmesem de Akmerkez’de en dolu gördüğüm restoran-kafe Scafe de dış alanda mekan açacakmış.
Haberi duyunca, Rus Gazprom ile ortak kurdukları Bosphorus Gaz’la milyar dolarlık doğal gaz işleri yapan ailenin genç kuşak temsilcilerinden Metin Şen’i aradım. Fenerbahçe eski Başkanı Ali Şen’in küçük oğlu Metin Şen, Dinesty markasının fikir babası. “Sarefina’yı Türkiye’ye ne zaman getiriyorsunuz?” soruma karşılık şunları anlattı:
“Serafina ve Brasserie Cognac’ın isim haklarını aldık. İki restoranı Akmerkez’de sonbaharda açıyoruz. St. Tropez ve Sao Paulo sahilinde gördüğünüz Brassire Des Arts’ın da isim haklarını aldık.”
Dinçkök Grubu ile görüşmeleri bir yıl sürmüş. Dinçkökler Serafina adını duyunca ikna olmuşlar. Metin Şen anlatıyor:
“Akmerkez konum itibariyle çok doğru bir yerde. Serafina’nın New York’ta 10 şubesi var. Dubai, Tokyo, Japonya, Brezilya, Mumbai başta olmak üzere birçok ülkede zincirin şubeleri var. Kimse artık evde tencere yemeği pişirmiyor. Türkiye’de dışarıda yemek yiyen insan sayısı daha da artacak. Lokasyon ve segment doğru ise bu sektörde başarılı oluyorsunuz. Akmerkez’in açık alanındaki iki restoran da aynı mutfağı kullanacak.
Ekibimiz şu anda New York’ta eğitimlerini tamamlıyor. İki restoranı da Amerikalı mimarlar tasarladı.”
CADDEYE ‘NİSPET’
Akmerkez’de açılacak grubun diğer markası Brasserie Cognac’ın konseptine gelince. Fransız brasserie yemeklerinin köklerine bağlı olmasına rağmen daha modern. 2008’de, restoran işletmecileri Vittorio Assaf ve Fabio Granato, Fransız kültürüne ve mutfağına duydukları ilginin bir sonucu olarak ilk Brasserie Cognac’ı Manhattan’da, Broadway caddesinde açıyorlar. İstanbul’un en popüler restoranı Papermoon’u da bünyesinde bulunduran Dinçkök Grubu belli ki bir taraftan Akmerkez’i yenilerken bir taraftan da bu markalarla yeme içme işindeki iddiasını koruyacak.
Nusret (Doğuş), Fenix (Doğuş), Big Chefs, Günaydın (Doğuş), Mado, Şamdan Nispetiye’de yer alan iddialı markalar. Akmerkez’de yeni açılacak restoranlarla birlikte Nispetiye, yeme içme sektörünün merkezi olmaya aday. Gruplar arasındaki rekabete de bu cadde üzerinden tanık olacağız gibi görünüyor.
RESTORANLAR 2.5 MİLYON $
Akmerkez’de açılacak iki restoran 2.5 milyon dolara mal olmuş. Ortaklardan Cem ve Cenk Önal kardeşler, sektörün yakından tanıdığı isimler.
Bodrum Yalıkavak’ta da şubesi olan, İş Kuleleri’nin altındaki ‘Agency’i işletiyor.
Anadolu yakasında yer alan Adil restoranlarının eski işletmecisi Alper Yüceer ise şirketin CEO’luğuna getirilmiş. 5 ortağın amacı yurtdışındaki yabancı markaları getirip Türkiye’de güçlü bir yeme içme mekanları portföyü yaratmak.
DENİZDEN ÇIKAN PİZZA!
Serafina, rahat ve şık bir İtalyan restoranı. Broadway’de yer alan şubelerinde yemek yediğimden pizzalarını biliyorum. Restoranın çıkış fikri, Vittorio Assaf ve Fabio Granato, küçük bir yelkenlide travmatik bir şekilde denizde kaybolduklarında ortaya çıkmış. Üzerlerinde sadece mayoları olan, iliklerine işleyen soğukla ve açlıkla savaşan iki arkadaş, mükemmel pizzayı yaratma hayalleri kurmuşlar. Fabio’nun fırın inşa eden business kafası, Vittorio’nun Napolitan mutfağındaki yeteneğinin birleşmesinden doğan ortaklıkla Serafina konsepti oluşmuş.
1995’te de Serafina Fabulous Pizza’yı açarak sektöre girmişler. Arkasından, Serafina Fabulous Grill, Serafina Osteria, Serafina Broadway, Serafina East Hampton, Serafina Philadelphia, Serafina White Plains, Serafina Upper West ve Brezilya’daki Serafina Sao Paulo açılmış.
Songül Hatısaru/Milliyet
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.