Rusya’dan alacakların tahsili

İSTANBUL- Türkiye’nin hava sahasını ihlal eden Rus uçağının Türk jetleri tarafından düşürülmesinin ardından gerilen Türkiye-Rusya ilişkileri ile Rusya’nın kendi topraklarındaki Türk yatırımcılara yönelik baskıları, İstanbul Şehir Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “Rusya’daki Türk Şirketlerinin Hukuki Durumu ve Alacaklarının Tahsili” başlıklı panelde tartışıldı. Panele katılan İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Çalışkan, “Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu arasında 1997 tarihli iki taraflı yatırım anlaşması var. Bu anlaşmaya göre; yatırımcı yatırım yaptığı ülkede adil ve eşit muamele görmelidir” diye konuştu.

İstanbul Şehir Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “Rusya’daki Türk Şirketlerinin Hukuki Durumu ve Alacaklarının Tahsili” başlıklı panel, hukukçu akademisyen ve Hukuk Fakültesi öğrencilerini bir araya getirdi. Panele katılan Prof. Dr. Yusuf Aksar, “Olay oldukça net. Türkiye’nin hava sahası ve dünyaya duyurulan angajman kuralları ve defalarca uyarılan bir Rusya tarafı var. Türkiye sonuna kadar haklı” dedi. Rusya’nın kendi sınırları içindeki Türk inşaat şirketlerine el koyabileceğini belirten Aksar, “Temennimiz işlerin bu boyutlara gitmemesi. Her iki devlet birbirine muhtaçtır. Uluslararası arenada Karma Hakem Mahkemesi ile bu sorunlar çözülebilir” dedi.

“Özür dilemesi ve tazminat ödemesi gereken ülke Rusya’dır”

Bireyler, şirketler ve devletler düzeyinde karşılıklı zararların tazmini için Karma Hakem Mahkemesi kurulabileceğini belirten Aksar, “Umarız böyle bir uygulamaya ihtiyaç olmaz.
Zaten özür dilemesi gereken Rusya’dır, tazminat ödemesi gereken de Rusya’dır. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin başka ülkelerdeki vatandaşlarına yönelik yapılan baskı ve haksız uygulamalar nedeiyle Rusya’dan tazminat talep etme hakkı vardır” diye konuştu.

Dünya Ticaret Örgütü’ne başvurulabilir

Haksız uygulamalar nedeniyle Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) de başvurulabileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Zeynep Çalışkan da, “Şirket sahipleri bireysel olarak başvuru yapma hakkına sahip değiller. Devlet aracılığı ile başbvurabilirler. Hazine Müşteşarlığı aracılığı ile Dünya Ticaret Örgütü’ne başvurulabiliyor. Uyuşmazlık çözüm mekanizması çalıştırılabiliyor. Öncelikle arabuluculuk ile çözüme kavuşmaya çalışılıyor. Taraflardan biri şikayetine devam ettiği taktirde temyiz aşaması devreye giriyor. Karar aleyhine sonuçlanan ülke, ülkenin iç hukukunu, kararın uygulanabileceği şekilde düzenlemesi gerekiyor. 20 gün içinde tazminatın ödenmesi şart. Böyle bir durum olursa ve tazminat ödenmezse DTÖ tarafından Rusya’ya sağlanan imkanların askıya alınması gündeme gelir” diye konuştu.