TURİZME ORTAK AKLIN DEĞERİNİ BİLEN BİR LİDER ARANIYOR
Tümay Mercan
20 Ekim 2020 Salı 10:00
Turizm 12 ay devam etsin diye uğraşırken korona hesapları bozdu. Turizmde mevcut ve bilinen aylar da bu yıl çok verimli geçmedi.
Mesele sadece otel meşalesi değil.
Turizm sektöründen uzaktan yakından ekmek yiyen 60 dan fazla sektör var.
Bu durgunlukta ne beklenir?
Sektörde bu kadar tecrübeli insan var.
Bu kişilerin bir araya gelip bilgilerinden sinerji yaratması, inovatif çalışmalar yapması, dünyanın dikkatini çekebilmesi ve geleceğe yatırım yapması, krizden fırsat yaratması, ataleti yenmesi değil mi?
Hayır, böyle olmuyor. Tecrübeler savaşıyor.
Tecrübe, geçen yıllara, laflara gelince kimse mangalda kül bırakmıyor ama “hadi ortak akılla çalışılırsa daha verimli olunur” deyince sanki kimse duymuyor.
Sonuç;
TURİZM GEMİSİ YAN YATTI
Ortak akıl biraz daha çalıştırılmazsa, gerçekten gemi batacak ya da geminin battığını görenler, görmek istemeyenlere seslenip ikna edip geminin diğer tarafına toplanarak dengeyi sağlayacaklar ya da yardım isteyecekler.
Gemi batınca ise belki yabancı sermaye ve yepyeni oluşumlar, yepyeni insanlar, ürünlerle ortaya çıkacak, sektör bir başka hale gelecek.
Çünkü Türkiye turizmi kıymetli. İstenirse altın yumurtlayan tavuk olabilir.
Denizlerin altı batan gemilerle dolu. Bu gün batanlardan daha çok gemi de suyun üstünde. Tabiatın kanunu; her boşluk dolar.
Yan yatan geminin batması kolaydır. Onu doğrultmak zordur.
Açısı, ne kadar su aldığı, yüksekliği vs. birçok teknik bilgi var.
İyi, usta kaptanlar bakınca yan yatan geminin durumunu anlar, gerekeni yapar.
Acemi kaptanlar ise telaşlanır, seyreder, laf üretir, yaygara yapar.
TURİZMİ ATALETTEN KİM KURTARACAK?
Turizm bir atalet içinde.
Oysa turizmde Türkiye’nin iyi bir tecrübesi var.
Yıllardır dünyayı gezen turizmciler var.
Yani biz bakınca böyle görüyor ve turizmin bu tecrübe ile inovatif bakış üretmesini, tecrübeyi değerlendirmesini bekliyoruz.
Acaba biz mi yanlış görüyoruz?
Ya da böyle görmek istiyoruz.
Gerçek tecrübeler yan yatan geminin denizde batışını seyretmek istemez, çözüm bulur, destek olur.
Turizm sadece bu işi yapanlar için değil, ülke ve etkilediği diğer sektörler için de önemli.
Fakat bu günkü manzarada;
1- Durumu gören hiçbir şey yapamayanlar var,
2- Gayret gösterir gibi yapıp kendine yontanlar var,
3- Zaten battık diyerek geminin batışını izleyip son anları müzik dinleyerek, geçmiş güzel günleri anarak geçirenler var,
4- Bir birini suçlayıp, yiyenler, sadece bu günü düşüneneler var,
Sektörün STK’ları deseniz, herkes ayrı bir görüşte.
Yani “deniz bitti” gibi göstermek isteyenler de var.
Tekrar soruyorum; bu ülkede yıllardır turizm içinde olanların tecrübeleri, mesleki birikimleri, görüp biriktirdikleri nerede?
Yok mu sektörde tecrübeli, turizmi ve turizmcileri ataletten kurtaracak, sinerji yaratacak, disiplinli, güvenilir herkesin inanacağı, sektörü alıp yukarılara taşıyacak, dünya ile gerçekten yarıştıracak, disiplinler arası fikirlere önem verecek, ortak aklın değerini bilen bir lider, bir isim?
Var da, ortaya çıkarsa yıpratılmaktan mı korkuyor?
Sektör bu kadar mı birbirini yiyor, yıpratıyor, bu kadar mı zombileşti?
Türkiye turizmi geleceğe yönelik olarak usta zihinler, değerlendirilen tecrübeler, ortak akıl ve sinerji ile altın yumurtlayan bir tavuk olabilir.
Sözün özü; Artık turizmde maksat üzüm yemek de değil, bağa sahip olmak olmalı.
Unutmayın sahip çıkmadığınıza, sahip çıkarlar.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2005 Türkiye Turizm