23 Aralık 2024
  • İstanbul7°C
  • Ankara1°C
  • Antalya10°C

ÖLÜME DAİR... LAGALUGA TUR (22)

Ateş Nesin

02 Mart 2008 Pazar 15:49

Sağlığında "Her şeyi anlıyorum da ölümü bir türlü anlamıyorum"  diyen Aziz Nesin, ölmeden bir kaç yıl önce  çevresindekilere gülerek, "Bende son zamanlarda garip bir şeyler olmaya başladı. Elimde olmadan gazetelerde çıkan ölüm ilânlarını okumaya başladım " demişti.

 

Tüm yaşamı boyunca günün 24 saati kendisine yetmeyen, çalışmaktan başını kaşıyacak zamanı bile bulunmayan ünlü yazarımızın, son yıllarında gazetelerde çıkan ölüm ilânlarını okuması acaba kendisine koşar adımlarla yaklaşmakta olan ölüm korkusunun bir belirtisi miydi?

 

Tepesi attığı zamanlarda çocuklarına, "Bende ne kadar kötü huy varsa hepsini almışsınız" derdi. Benim ondan  aldığım  kötü huylardan bir tanesi de galiba; son zamanlarda onun gibi, gazetelerdeki salt ölüm ilânlarını değil,  ölüm haberlerini de ilgiyle izlemeye başlamam oldu. Haberlerde öncelikle ölen kişilerin doğum tarihine bakıyor, aradaki farkı kendi yaşımdan artı ya da eksi olarak  çıkardıktan sonra da bu misafirhanede daha ne kadar ağırlanacağımın hesabını boşuna yapmaya çalışıyorum.  Çünkü insanoğlunun yaşamının, doğum ile ölüm arasındaki  yelpazenin hangi  noktasında sürpriz yapıp duracağını kimse asla bilemez...

 

Hintli yazar Salman Rüşdi'nin kitabını kendi kişisel çabalarıyla Türkçeye çevirtmeye uğraştığı ve ölüm tehditlerinin arttığı  günlerde, "Aziz Bey, ölmekten hiç korkmuyor musunuz?" diye soran bir gazeteciye  Aziz Nesin, "Korku beşeri bir duygudur. Hiç korkmaz olur muyum, elbette korkuyorum. Ama korkuyorum diye de elim kolum bağlı durmam gerekmez" diye yanıt vermişti.

 

Gerçekten babam da tüm insanlar gibi doğal olarak ölmekten çok korkuyordu. Ama ölüm korkusu nedeniyle ölmeden önce ölümü kabullenmek onun gibi savaşcı bir ruha ve zekâya sahip birisine doğrusu hiç  uymuyordu.

 

Son nefesini verirken bile o anda yanında olan ve  büyük bir  panik yaşayan arkadaşı  Ayben Kop'a, "Telâşlanma, sakin ol Ayben!.." sözleriyle  moral vermeye çalışmıştı yüce yazar.

***

Bulabilene aşkolsun

Antalya'nın Serik ilçesinde düzenlenen "Turizm Arama Konferansı" fiyaskoyla sonuçlanmış

Desenize yıllardır var olduğunu iddia ettiğimiz bacasız canım sektör meğer bir hayalmiş!

***

Günün modası

Ünlü sanatçı Sibel Can, " Evde başörtüsü takıyorum" demiş

Dışarlarda o kadar cıbıl cıbıl doşaşıyor ki, evde kocasına, gündeme uygun farklı görünmek istemiştir!

***

Mal kıymeti bilmek

ABD Başkanı Bush'un onayladığı ekonomiyi canlandırmak amacıyla sunulan paket ABD bütçesini zorlayacakmış.

Gördüğünüz gibi, eloğlunun paketi bizdeki gibi bedavaya gitmiyor!

***

Güvenilmez meta

Migros'un satışından gelen parayla açık pozisyon kapatılacakmış

Şu para denilen nesne nelere kadir yarabbim...

Sevgili kullarına bazen açık kapattırıyor, bazende  verdirtiyor!

***

Olacağı

Maliye Bakanı Unakıtan, "Yakında bir vergiyi kaldıracağız " demiş

Bunlar kaldırsa kaldırsa  bazı kullara nasip olan ancak Allah vergisini kaldırırlar!

***

Olamaaz...

Avrupa'da  "Gay adamdan topçu olur mu ?" tartışması başlamış.

Haşa sümme haşa...

Top topçu olursa, topçular neyle oynayacak o zaman?!..

***

Laf ola...

Söylenen palavralara  karşılık erkekler "Külahıma anlat" derken, kadınlar da artık "Türbanıma anlat" diyecekler!..