İSTANBUL- Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı önlemler paketinde kanunla kurulmuş turizmin lokomotifi konumundaki seyahat acentelerinin adının bulunmayışı karşısında acenteler “Bizler organizasyon veya etkinlik şirketi değiliz” diyerek isyan ettiler? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye’nin merakla beklediği, 19 maddelik “Ekonomik İstikrar Kalkanı” adlı pakette seyahat acentelerinin adının yer almayışı tepkilere neden oldu.

ACENTELER, ETKİNLİK, ORGANİZASYON ŞİRKETİ Mİ?
Açıklanan paketin birinci maddesinde yer alan “Etkinlik-Organizasyon sektörleri” başlığının seyahat acentelerinin tanımı olmadığını belirten acenteler “Türkiye'de yaklaşık olarak 11 bin seyahat acentesi ve bir o kadar da turist rehberi bulunmaktadır!.. bizler basit birer organizasyon şirketi değiliz, Ülkemizi en iyi şekilde temsil eden seyahat acenteleriyiz!. Ancak görülen o ki en kısa süre içerisinde acenteler tamamen batacaktır” dediler.

DESTEK KIMLERE VERILIYOR?
Koronavirüs nedeniyle işlerinin tamamen bittiğini ve dibeçaktıklarını söyleyen acenteler, 100 milyar liralık kaynak setinin kimlere verileceğini bilmediklerini belirttiler.

Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı paketin birinci maddesinde şöyle bir ibare yer alıyor:
“Perakende, AVM, Demir-Çelik, Otomotiv, Lojistik-Ulaşım, Sinema-Tiyatro, Konaklama, Yiyecek-İçecek, Tekstil-Konfeksiyon ve Etkinlik-Organizasyon sektörleri için Muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primlerinin Nisan, Mayıs ve Haziran ödemelerini 6’şar ay erteliyoruz.”

TURİZMİN LOKOMOTİFİ SEYAHAT ACENTELERİDİR
Bu anlatımın hiçbir yerinde seyahat acentelerinin bulunmadığını belirten seyahat acenteleri şunları söylediler:
Önünü göremeyen tüketicilerin erteleme istemeyerek, iade talepleri hergün belimizi bükmekte. Hizmet bedeli dahil yaptığımız ve yapacağımız iadeler geçmiş 3 - 4 aylık kazancımızı götürdüğü gibi önümüzdeki 3 - 5 aylık süreçte de kazanamayacağımız aşikardır. Bu şartlar altında dükkânlarımızı, emeklerimizi kaybetmemek kapatmamak mümkün mü? En çok zarara uğrayan sektör olan turizmin lokomotifi seyahat acentelerini korumak kollamak bu kadar zor olmamalıydı.”