Abdurrahman Büyükkeskin
Manavgat/Antalya - Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Antalya Milletvekili Aydın Özer, '' Antalya Manavgat başta olmak üzere 5 ilçemizde vatandaşlarımız yangını söndürme derdinde iktidardakiler ise yanan evlerin yerine TOKİ'nin  yapacağı evleri satma derdinde '' dedi.

tAntalya'da evi yangında zarar görenler için TOKİ'nin 20 yıl ödemeli ev yapacağı açıklamasına CHP'li Aydın  Özer'den tepki geldi: "Yangında insanlar tüm anılarını, emeklerini kaybetti. Doğamız, canlarımız gitti. Keşke vicdanlı olup beton muhabbeti yapmasalardı. Vatandaşın derdi yangın, iktidarın ev satma!" peşinde ifadesinde bulundu. 

CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, yaptığı yazılı açıklamada  21 Temmuz'da Manavgat'ın kuzeyinden başlayıp sürekli yön değiştiren rüzgarlar toplamda 5 ilçeye sıçrayan yangında, sadece evlerin yandığını sanan bazı kişilerin olduğunu kaydetti. Özer, vatandaşların her şeylerini kaybetmişken TOKİ'nin 20 yıl ödemeli ev yapacağını söyleyip "Çok eski evi olanlar keşke bizim de evimiz yansaydı diyecek" şeklinde konuşanları vicdan sahibi olmaya davet etti.

Milletin kafasına fırlatılan çay paketine değil sevgi ve vicdan sahibi yöneticilere ihtiyacı olduğunu belirten Özer, "Yangında insanlar tüm anılarını, emeklerini, birikimlerini kaybetti. Doğamız, canlarımız, ekolojimiz yandı. Keşke biraz vicdan sahibi olsalardı ve yangını söndürmeye daha fazla çaba harcasalardı da beton muhabbeti yapmasalardı. Millet can derdindeyken beton muhabbeti şık olmadı. Vatandaşın derdi yangın, yüreği yangın yeri ama iktidarın derdi ev satmak. Ayrıca ev yapacaksanız da bedava yapmak zorundasınız" diye konuştu.

İKTİDAR SAHİPLERİ AÇIKLAMAK ZORUNDA

Şu ana kadar Manavgat, Akseki, Alanya, Gündoğmuş ve Gazipaşa olmak üzere 5 ilçede toplam 69 mahallenin etkilendiği yangında 35 mahalle tamamen, 15 mahalle ise kısmen tahliye edildiğini hatırlatan Özer, şu ana kadar yapılan tespitlerde 31 bin dekarlık tarım alanının da zarar gördüğünü söyledi. CHP'li Özer şöyle devam etti:

"Şu bir gerçek; müdahale esnasında önemli hatalar yapılmasaydı yangın bu derece yayılmaz ve bir noktada kontrol edilebilirdi. Dağlık ve uzun ağaçlarla örtülü alanlarda yerden söndürme çalışmalarının sağlıklı yürütülemeyeceği, havadan gerçekçi bir müdahale yapılması gerektiği ortadaydı. Yine böyle alanlarda helikopterlerle başarılı olamayacağı, uçaklara ihtiyaç olduğunda ortadaydı. Öncelikle bunu kabul etmek gerekir. Yine şu da bir gerçek ki, bu ülke yönetimi yılda ortalama en az 2 bin yangın çıkan bu ülkeyi hiç düşünmemiş ve bir yangın söndürme uçak filosu bile kurmamıştır. Neden uçak filomuzun olmadığını yangında her şeyini kaybedenlere, başta Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli olmak üzere bu iktidar sahipleri açıklamak zorundadır."