DÜNYA PEYNİR ÖDÜLLERİ’NDE TÜRKİYE LİSTEYE GİREMEDİ!
Dünya Peynir Ödülleri’nde en çok övgüyü İsviçre ve İtalya peynirleri alırken Türkiye’den hiçbir peynirin yine listede yer almaması dikkat çekti.
11 Kasım 2022 Cuma 19:00
GALLER - Dünyanın en büyük peynir etkinliği olan Dünya Peynir Ödülleri, Galler Uluslararası Kongre Merkezi'nde, dünya genelinde 42 ülkeden 4.434 peynirin en büyük yalnızca peynir etkinliğinde karşı karşıya geldiği gergin bir finalle sona erdi.
İsviçreli cheesemaker Vorderfultigen ve affineur Gourmino'nun girdiği bir Le Gruyère AOP surchoix, Dünya Şampiyonu Peynir'in en yüksek ödülünü evine götürdü. Bu Le Gruyère AOP surchoix, hafif ufalanan bir dokuya sahip, tam gövdeli, çiğ inek sütünden yapılan olgunlaştırılmış bir peynirdir. Mifroma'dan Süper Jüri üyesi Christian Zuercher tarafından “gerçekten mükemmel el yapımı, ağzınızda pürüzsüz ve dilinizde eriyen bir peynir” olarak tanımlandı.
4.434 uluslararası peynir, dünyanın dört bir yanındaki 19 konsolidasyon noktası aracılığıyla tekne, kamyon, tren ve uçakla Galler'e gönderildi ve birçok esnaf peynir üreticisi için giriş engellerini kaldırdı. Her biri, peynir üreticileri, peynirciler, alıcılar, şefler, perakendeciler ve yazarlardan oluşan jüri heyeti tarafından görünüm, his ve koku değerlendirilerek Bronz, Gümüş, Altın veya Süper Altın ödülüne layık olup olmadıklarına karar vermek için yakından incelendi.
Kalabalık, küresel peynir camiasındaki en iyi damaklardan bazılarının en iyinin en iyisini tartışmasını izledi. Değerlendirme sürecinde 4.434, 98 Süper Altın ve ardından 16 finalist oldu. Bu peynirler, Whole Foods Market'ten (ABD) Cathy Strange, La Fromagerie'den (Birleşik Krallık) Patricia Michelson, Cheese Kingdom'dan (Ukrayna) Denis Priimagi ve Luigi Guffanti'den Davide Fiori'yi içeren Uluslararası Süper Jüri tarafından yeniden değerlendirildi. 1876 (İtalya), bu yılki Dünya Şampiyonu Peynir'i taçlandırmadan önce dünya çapında yayınlanan World Cheese TV'de canlı yayında tercih ettikleri peynirleri öne sürdü.
Bu yılki Dünya Peynir Ödülleri 34'üncüsü oldu ve 42 ülke ve dünyanın dört bir yanından 900 şirketten gönderilen rekor kıran 4.434 peynir ile her zamankinden daha fazla katılım gördü (%10,9 İngiltere merkezli, %89,1 uluslararası).
38 farklı ülkeden 250 uzman, görünüşlerini, dokularını, aromalarını ve lezzetlerini incelediği için tüm başvurular tek bir günde değerlendirildi. Süper Altınlar bu yılın en iyi 16 peynirini ve bu yılın Dünya Şampiyonu Peynirini bulmak için yeniden değerlendirilmeden önce sabah seansında Bronz, Gümüş, Altın ve Süper Altın ödülleri verildi.
TÜRKİYE NEDEN YOK?
Uzun zamandır düzenlenen Dünya Peynir Ödülleri’ne bu yıl da 30’dan fazla ülkenin peyniri katıldı. En çok övgüyü İsviçre ve İtalya peynirleri alırken Türkiye’den hiçbir peynirin yine listede yer almaması dikkat çekti. 150’den fazla peynir çeşidine sahip olan ülkemiz neden uluslararası arenada peynirlerini ön plana çıkaramıyor?
Peynir Türkiye’de pek çok türüyle ve adına düzenlenen festivallerle Türk mutfağında önemli bir yer tutuyor. Ülkemizin dört bir yanında çoğu hâlâ geleneksel yöntemler kullanılarak üretilen (bir kısmı ‘coğrafi işaretli’ olmak üzere) yüzlerce farklı peynir türü bulunuyor. Hatta Balıkesir’in 50 çeşit peyniri olduğu biliniyor. Fakat böylesi bir çeşitliliğe sahip olduğumuz halde dünyada peynirlerimiz yeterince bilinmiyor.
Örneğin en son 4 bin 434 çeşit peynirin değerlendirildiği World Cheese Awards (Dünya Peynir Ödülleri) yarışmasında Türkiye’den hiçbir peynir yer almadı. Galler’in Newport şehrinde düzenlenen yarışmada, İsviçreli peynir üreticileri Vorderfultigen ve Guormino tarafından sunulan ‘Le Gruyère AOP surchoix’ adlı peynir, içerdiği otlar ve meyvelerle büyük övgü topladı ve birinci oldu.
İtalya’da De’Magi ailesi tarafından yapılan ‘Gorgonzola Dolce DOP’ adlı peynir ise ikinci oldu. Süper Altın, Altın, Gümüş ve Bronz kategorilerinde de ağırlıklı olarak ABD, İngiltere, Hollanda, İtalya, Fransa ve İsviçre'nin başı çektiği ülkeler yer aldı.
Peki, Türkiye’nin peynir konusunda dünyadaki yeri nedir? Neden uluslararası arenada peynirlerimizi ön plana çıkaramıyoruz?
‘PEYNİR ZENGİNLİĞİMİZİN FARKINDA DEĞİLİZ’
Akdeniz Üniversitesi Manavgat Turizm Fakültesi, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nden Öğr. Gör. Dr. Esra Şahin, peynirlerimizin tanıtımı konusunda eksiğimizin çok olduğunu, yerel yönetimlere, sivil toplum kuruluşlarına ve üniversitelere büyük iş düştüğünün altını çizerek şöyle konuştu:
-- Peynir üreticilerini iki gruba ayırıyoruz. İlki daha genç kuşaktan olanlar ve bu işin eğitimini almış, girişimci ruhla bunu birleştirmiş kişiler. Bu kişiler zaten çok güzel üretimler yapıyor ve ürünlerini yurt dışına gönderiyor. Fakat kırsala gittiğimiz zaman oradaki geleneksel usullerle üretim yapmaya devam edenler bu konuda farkındalık geliştirmediler. Yani bu farkındalığı yaratmak gerekiyor.
-- Peynir üretimi diyerek geçtiğimiz şeyin aslında bir bölge için nasıl büyük bir değer yaratabileceğini onlara anlatmamız gerekiyor. Peynir konusunda çok büyük bir zenginliğin içerisindeyiz. Ama bu zenginliğin ne demek olduğunun farkına varamayacak kadar da konuyu sıradanlaştırmışız.
‘KAHVALTI DIŞINDA PEYNİRLERİMİZİ ÖĞÜNLERDE KULLANAMIYORUZ’
Akdeniz Üniversitesi Göynük Mutfak Sanatları Meslek Yüksekokulu’nda görev alan Öğr. Gör. Dr. Beysun Güneri ise “Dünyanın genelinde peynir bizdeki gibi bir kahvaltı kültürü olarak değil, bir aperatif öğün ve birçok yemeğin bileşeni olarak tüketiliyor” diyerek bizdeki sorunun bu yönüne de dikkat çekti:
“Örneğin İsviçre’de 'Fondü' ve 'Raklet' gibi peynirlerin öğünde değişik biçimlerde kullanılması Avrupa peynirlerinin tüm dünyaya dağılmasına neden oldu. Bu nedenle dünyada peynire ilişkin baskın damak tatları oluşmuş durumda… Evrensel damak tadına kendi peynirlerimizi kabul ettirmede sıkıntılarımız olduğu gerçek.”
Simit hangi kültüre ait: Türklere mi yoksa Yunanlılara mı ‘Yemekler ortak değerdir’Simit hangi kültüre ait: Türklere mi yoksa Yunanlılara mı? ‘Yemekler ortak değerdir’Haberi Görüntüle
‘KARS KAŞARI DÜNYADA KABUL GÖREN LEZZETE ÇOK YAKIN’
Peki bu kadar çeşitliliğe sahipken dünyada bilinen ve tüketilen bir peynirimiz var mı?
Bu soruma Dr. Beysun Güneri, “Maalesef İsviçre, Fransa, Hollanda ve İngiltere gibi değiliz. Peynirde iklim, coğrafya, süt kalitesi ve yapım teknikleri çok önemli. Bizim de peynir ihracatımız var ama Avrupa’da raflarda Türk peynirlerini göremiyoruz” cevabını verdi.
Dr. Güneri, özellikle Kars kaşarının dünyada kabul gören lezzete çok yakın ve başı çeken ülkelerle yarışabilecek düzeyde olduğuna vurgu yaparak “Kars’ta çok çeşitli peynirleri bulmak mümkün. Osmanlı-Rus Savaşı sonrası Ruslar tarafından işgal edilen Kars yaklaşık 40 yıl Rusların egemenliğinde kaldı. Bu dönemde Kars gravyerinin yapımı İsviçreli bir peynir üreticisinin Kars’ı ziyareti sırasında Boğatepe köyünü peynir üretimine uygun bulmasıyla oluyor. O dönemde Rusya’nın peynir ihtiyacının büyük bölümü buradan sağlanıyor. Hem geçmişi hem de lezzetiyle bu kaşarı dünyaya açabiliriz” ifadelerini kullandı.
‘COĞRAFİ TESCİLLER YAPILDIKÇA TALEP ARTACAKTIR’
Coğrafi tescilin çok önemli bir kriter olduğuna vurgu yapan Dr. Esra Şahin “Coğrafi tescil yapıldıkça ve Avrupa Birliği’nde de bu tesciller yaygınlaştıkça ürünlerinizin talep görmesi çok daha büyük bir olasılık” dedi ve ekledi:
-- Peynirlerimiz tescillendikçe ve varlığından haberdar olundukça restoran menülerinde çok daha fazla yer alacaktır. Haliyle hem üreticiyi teşvik etmiş olacaksınız hem de ürünlerinizin bilinilirliği artmış olacak. Bilinilirlik arttıktan sonra zaten otomatik olarak her yerden talep görmeniz çok kolay.
-- Yurt dışına gönderilen peynirlerde de genel olarak girişimcilerin kendi çabasıyla bir şeylerin gerçekleştiğini görüyoruz. Yani kişisel kontaklarıyla yurt dışı bağlantılar sağlanıp talep üzerine gönderiliyor. Bu insanlara destek vermek gerekiyor. Çünkü insanların bizim peynirlerimizi tattıktan sonra bunları talep etmemesi çok mümkün değil. Son derece aromatik peynirlere sahibiz.
Halihazırda 31 tane coğrafi işaret almış peynir çeşidimiz olduğunu söyleyen Dr. Beysun Güneri, “Kaynaklar ülkemizde yaklaşık 193 tür peynirimiz olduğunu gösteriyor. Zamanla bu peynirler için de müracaatlar yapılmalı” dedi.
- American Airlines, tüm uçaklarını yere indirdiAmerican Airlines’ın sistemler biniş kartlarını, çalışanları veya mürettebat üyelerini tarayamazken, FAA'nın uçuşları durdurmasının sonrası şirketin hisseleri düştü.24 Aralık 2024 Salı 10:00ULAŞTIRMA
- Antalya 2025'e ışıl ışıl girecekKente gelecek turistlere yeni yıl atmosferini yaşatmak isteyen Antalya Büyükşehir Belediyesi, Antalyalıların yoğun olarak ziyaret ettiği bölgeleri yeni yıl süslemeleriyle canlandırdı.23 Aralık 2024 Pazartesi 19:00GÜNDEM
- Helenistik Kent Kapısı Kuleleri restore ediliyorAntalya'nın Aksu ilçesinde bulunan Perge Antik Kent'te M.Ö 3'nci yüzyıldan kalma Helenistik kent Kapısı Kuleleri aslına uygun haline getiriliyor.23 Aralık 2024 Pazartesi 18:00TURİZM
- Antalya'da yılbaşı festivali yoğun ilgi görüyorAntalya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından bu yıl Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Yılbaşı Festivali, Antalyalıların yoğun ilgisiyle sürüyor23 Aralık 2024 Pazartesi 17:00MICE
- Boğaz'ın gözde yalıları el değiştiriyorDünyanın gözdesi İstanbul Boğazı her daim zenginlerin radarında. Eşsiz yalılardan ikisi 32 ve 45 milyona el değiştirdi. 100’e yakın yalı dudak uçurtan fiyatlarıyla alıcısını bekliyor.23 Aralık 2024 Pazartesi 16:00KONAKLAMA
- Karaarslan vazgeçti, Kalamış Yat Limanı Koç'a veriliyorKoç Holding, en iyi ikinci teklifi verdiği Kalamış Yat Limanı ihalesi için sözleşme imzalamaya davet edildiğini bildirdi. Karaarslan kazandığı ihaleden neden çekildiğini açıklayamayacağını söyledi.23 Aralık 2024 Pazartesi 15:00ULAŞTIRMA
- Türk medya devi Can Grubu’na satıldıPark Grubu, Ciner Yayın Holding’deki tüm hisselerini Bilgi Üniversitesi ve Doğa Kolejleri’ni bünyesinde bulunduran Can Grubu’na devretti23 Aralık 2024 Pazartesi 14:00GÜNDEM
- Roma'nın ünlü 'Aşk Çeşmesi' yeniden açıldıTrevi Çeşmesi, üç ay süren restorasyon çalışmalarının ardından yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Roma Belediye Başkanı, 3 ay süren çalışmaların 327 bin euroya mal olduğunu açıkladı.23 Aralık 2024 Pazartesi 13:00TURİZM
- Bütün leylekler göç etti, 2 tanesi kaldıVan'ın İpekyolu ilçesinde havalar soğuyunca iki leylek dışında tüm leylekler sıcak bölgelere göç etti. 23 Aralık 2024 Pazartesi 12:00GÜNDEM
- 2025'te turistlerin gitmemesi gereken kentlerFodor's şirketinin hazırladığı 'Gidilmemesi Gereken Yerler' listesinde, aşırı turizm nedeniyle tehlike altında olan kentler sıralandı.23 Aralık 2024 Pazartesi 11:00TURİZM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2005 Türkiye Turizm
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.