İSTANBUL -Turizmin deneyimli ismi Seventur’un sahibi Deniz Tüfekçi, bu kez Türkiye turizmini yorumladı. “Türkiye turizmde başarılı mı?” başlıklı yazısında * Ne eksik? Neyi yapmıyoruz?” şeklinde sodarken “Kurum ve kuruluşları bu soruların yanıtını aramakla meşgul olmalıdırlar” dedi.
Bu sözlerde turizm adına herkesin aklını başına alıp düşünmesi gerektiği yatıyor.
Aksi takdirde “Her krizde milyarlarca doları bir anda politikasızlık nedeniyle kaybeden bir sektör ispanya ve ondan çok daha iyi rakamlara sahip diğer ülkeleri yakalayamaz’ şeklinde yazdı.



TÜRKIYE TURIZMDE BAŞARıLı Mı?

Başarı olarak hangi kriterler değerlendirilir?

*Yabancı turist sayısı
*Geceleme sayısı,
*Kişi başı harcama
*Gün başı harcama
*Toplam turizm geliri.

Görüldüğü gibi bu kriterlerin içinde iç turizmin adı anılmamaktadır.
Geçen gün İspanya’nın yukarıdaki konulardaki on aylık rakamları açıklandı.
Bir turizm kanalından aldığımız rakamlara göre,
İspanya, rekor kırdığı 2019 yılındaki rakamları yakalayıp bazı konularda geçtiğini belirtiyor.
İspanya turist başına 1.156 euro gelir elde etmiş.
Turistin ortalama geceleme sayısı 6.8 gece, yani bir haftaya yakın
Turist başına gecelik harcama yüzde 20 artarak, 168 euroya ulaşmış.
On ayda elde edilen toplam turizm geliri 76.4 Milyar dolar….

TÜRKIYE ILE İSPANYA’Yı KıYASLAMAK DOĞRU MUDUR?

Yatak sayımız ispanyadan daha fazla, Sahillerimiz daha uzun, tarih, kültür, doğa, gastronmi vs. konularında eksik bir yanımız yok. yetişmiş eleman deseniz hiç de aşağıda kalır bir servis kalitemiz yok. Daha da iyiyiz diyebiliriz.
Tanıtım harcamamız geçmişe göre son iki yılda belkide on katı arttı.
Yakın komşularımızın ekonomik durumu Fransa, İngiltere, Almanya düzeyinde değil, ancak bu pazarlardan malum nedenlerle yeterince turist alamadığımız belli. Ancak 5 saatlik uçuş mesafesinde bir buçuk milyar turist potansiyeline sahip olmamız, İspanya’nın o avantajını da ortadan kaldırıyor.
İspanya düzeyine hemen hemen her konuda üstün olmamıza karşın neden ulaşamıyoruz sorusuna yanıt arıyor muyuz.?

Ne eksik? Neyi yapmıyoruz?
Neleri yapamıyoruz?
Neden yapamıyoruz?

Bakanlıktan başlayarak sektörün Seyahat acentaları, konaklama dernekleri, Rehberler odası, gibi kurum ve kuruluşları bu soruların yanıtını aramakla meşgul olmalıdırlar.
Yoksa hak ettiği geliri alamayan, ucuz emek arzı ile rekabet gücü elde eden, yabancı sermayenin ülke turizm gelirinden her geçen gün daha fazla pay almasına olanak sağlayan politikaların sürdürülmeye devam etmesi, sektörün temel unsurlarını düzenleme ve denetleme konusunda istekli olmayan ,her krizde milyarlarca doları bir anda politikasızlık nedeniyle kaybeden bir sektör ispanya ve ondan çok daha iyi rakamlara sahip diğer ülkeleri yakalayamaz.



DENIZ EMIN TÜFEKÇI KIMDIR?

Deniz Emin Tüfekçi, Karadeniz kökenli bir ailenin 1954 yılında İstanbul ’da dünyaya gelmiş ,üç çocuğunun en büyüğüdür. Heybeliada ilkokulunda başladığı eğitimini Heybeliada Hüseyin Rahmi Gürpınar lisesinden sonra, Boğaziçi Üniversitesi iş idaresi bölümünde /İşletme ve pazarlama okuyarak1980 yılında tamamlamıştır. Öğrencilik yıllarında çalışmaya başladığı turizm sektöründe 37 yıldan bu yana yurt dışından ülkemize yabancı turist guruplarını getiren kuruluşların yöneticisi ve ortağıdır. Turizm, seyahat ve konaklama işletmeciliği alanında iş yaşamını sürdürmektedir.

ASSK'da yüzme ve sutopu(70-71) ve Adalar futbol takımında(71-80 )spor yapmıştır. TÜRSAB(Türkiye Seyahat Acentaları Birliği)’nde çeşitli görevler üstlenmiş, kurucularından olduğu Türkiye Genç Hostelciler Derneği genel başkanlığını yürütmüştür.

Turizm, politika, ekonomi ,Anadolu kültürü ile ilgili yüzlerce makalesi vardır. Yurt içinde ve dışında çeşitli konferanslarda ve üniversitelerde kültür ve turizm konusunda çeşitli konferanslar vermiştir.

Çeşitli derneklere üye olup İngilizce bilir
Heybeliada’da yaşamakta olup evli ,üç çocuk babasıdır.

Siyasete girme fikri ne zaman oluştu?

Siyasete ilgisi 1974 yılında CHP Beşiktaş ilçesinde(Boğaziçi üniversitesine girdiği yıl) gençlik kollarına üye olarak başlamıştır. Gençlik kollarındaki faal yaşamını hem üniversitede hem de TMGT(Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı) yönetim kademelerinde bulunmuştur. CHP’nin kapalı olduğu dönemde 1987-1989 yılları arasında DSP İstanbul İl yönetiminde il eğitim sekreteri ve il sekreteri olarak görev almış,CHP yeniden açıldığında ise Kadıköy ilçe yönetiminde görev almıştır.