BODRUM - Bodrum’da 6 haftadır düzenlenen Kıyılar Halkındır Halkın Kalacak eylemleri bu kez mavi bayraklı Ortakent sahilinde yapıldı. Eyleme katılanlar masa sandalye, şezlong ve şemsiyeden kıyıda yürümekte güçlük çekerken bazı tatilciler denizden çıkıp eylemlere destek verdi. Eylemcilerin basın açıklaması yaptığı sırada bazı beach clupların müzik sesini yükselterek tepki vermesi üzerine gerginlik yaşandı.

Bodrum’da 6 haftadır düzenlenen Kıyılar Halkındır Halkın Kalacak eylemleri bu kez mavi bayraklı Ortakent sahilinde yapıldı. Özgür Kıyılar Bodrum İnisiyatifi tarafından düzenlenen Kıyılar Halkındır Halkın Kalacak eylemine Bodrum’daki 20’ye yakın STK ile yaklaşık 300 vatandaşın destek verdiği görüldü.

TATİLCİLERDE GÜNEŞLENMEYİ YÜZMEYİ BIRAKIP EYLEMCİLERE KATILDI
Eylemcilerin sahilde yürüyüşe geçmesi el denizden çıkan ve güneşlenen tatilcilerde eyleme katılarak alkışlarla destek verdi.
Sahildeki restoran ve otellere ait masa, sandalye, şezlongların üzerinden atlayarak geçmek zorunda kalan eylemciler ellerinde “Kıyılar Halkındır, Tüm İşgaller Kalkıncaya Kadar Kıyılardayız” yazılı pankart ve “Kıyılar Halkındır”, “Kıyı Kanununu Uygula”, “Elini Çek, Kıyılar Halkındır”, “Denize Erişim Herkesin Hakkı”, “Kıyılar Halkındır, Halkın Olacak” yazılı dövizleri taşıdı Eylemciler sık sık “Yasayı Uygula İşgali Kaldır”, Kıyılar Halkındır Halkın Kalacak” “Denizler Dereler Nehirler Sermaye Değiller”“ sloganları attı.

ŞEMSİYELERİ KALDIRIP KAZIKLARINI ÇÖMLEKLERLE GİZLEDİLER

Eylem yapılacağı haberine alan bazı işletmelerin sahildeki şemsiyeleri kaldırarak şemsiye kazıklarını çömleklerle gizlediği ortaya çıktı.

BASIN AÇIKLAMASI SIRASINDA BEACH CLUP MÜZİK SESİNİ ARTTIRDI, GERGİNLİK YAŞANDI
Özgür Kıyılar Bodrum İnisiyatifi adına açıklama yapan Güney Şirin’in açıklaması sırasında beach clubın yaptığı müzik yayınını sesini yükseltmesi erginlik yaşanmasına neden oldu. Şirin açıklamasına devam etti.
“Anayasa 3621 kanun, Madde 5- Kıyılar Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, telörgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz. Kıyılardan kum, çakıl vesaire alınamaz veya çekilemez. Kıyılarda kıyıyı değiştirecek boyutta ve kıyının doğal yapısını bozacak nitelikte kazı yapılamaz. Kıyılara moloz, toprak, curuf, çöp gibi kirletici etkisi olan atık ve artıklar dökülemez. Kıyılar sadece insanların değil, tüm canlıların ortak yaşam alanlarıdır. Bir grup insan topluluğunun keyfi için canlıların yaşam alanlarında Anayasanında belirttiği gibi doğal yapıyı bozacak hiçbir değişiklik yapılamaz.

Bizler, denize binlerce ton hafriyat döküp onlarca dönüm kullanım alanı oluşturanlara, yapılması kanunen yasak olan yerlerde iskele, ahşap veya beton platform yapanlara, Kıyıda geçişi engelleyen; duvar, Çit, ahşap paneller vs. yapanlara, plajlarda denizin içine kadar masa, sandalye ve şezlong koyanlara, Anayasanın uygulanmasını ve kıyılardaki tüm işgallerin kaldırılmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.

KIYI İŞGALLERİ KALKANA DEK EYLEMLERİ SÜRDÜRECEĞİZ

Şirin açıklamasının devamında ise “Kanunsuzlukları kanunmuş gösteren ECRİMİSİL uygulamasının kaldırılmasını talep ediyoruz. Belediyelerden, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından ve Turizm bakanlığından rant plajları açmasını değil, Anayasal hakkımız olan tüm kıyılara eşit ve özgürce ulaşma hakkımızın önündeki tüm engelleri kaldırmalarını talep ediyoruz. Anayasanın tarif ettiği kıyı kanunu uygulanıp, tüm işgaller son buluncaya kadar kıyılarda olmaya, tüm canlıların yaşam hakkını savunmaya devam edeceğiz.” dedi.

Eylemciler basın açıklamasının ardından Müsebi Kafe’de gelecek hafta yapılacak eylem ve kıyı işgalleri hakkında forum düzenledi.