BODRUM’A GENEL BAKIŞ

Bodrum’da güzel işler yapılıyor.Belediyeler, ellerindeki kısıtlı imkanlarla sorumlu oldukları alanları güzelleştirmeye, iyileştirmeye çalışıyorlar.

   Yapılanlar yeterli mi, daha iyisi yapılamaz mı? Önce şunu kabul etmeliyiz ki,Bodrum ve beldelerini yönetmek,öyle sanıldığı kadar kolay bir iş değildir.Nüfus devamlı artıyor,göç önlenemiyor,altyapılar yetersiz kalıyor.Vahşi rant hesapları ile Bodrum’un genel menfaat hesapları çatışmaya devam ediyor.

   Üstelik iktidarlar,yandaş belediyelerine yaptıkları gibi cömert davranmıyorlar Bodrum’a.Oysa geçmişte, Marmaris’in tüm altyapı sorunları tek kalemde çözülmüştü.Fethiye ve Bodrum üvey evlat muamelesi görüyordu nedense...Ülkenin hazinesine tek başına bir milyar dolar kazandıran Halikarnas Yarımadası,gereği şekilde desteklenmiyor hala.Devlet hep cebine girecek parayı düşünüyor çünkü.

   Diyeceksiniz ki,yollar yapılıyor,tarihten buyana ilk defa su gelecek Bodrum’a.Borular döşeniyor,işler yolunda giderse bu yaz su verilebilecek kente.Doğru ama,Bodrum’un ihtiyaçlarını parça parça değil,bir bütünlük içinde ele almak lazım.

   Enerjisiyle,ulaşımıyla,şehiriçi yollarının ihtiyacı karşılar hale getirilmesiyle,otopark sorunuyla,yeşil alanların arttırılmasıyla,vahşi yapılaşmanın önlenmesiyle bir bütün halinde değerlendirmek lazım yarımadayı.Böyle bir çalışmayı süratle başlatarak kısa zamanda tamamlamak ve Bodrum’u rahat yaşanır bir ortama kavuşturmak,Bodrum’dan beklenen milli geliri üçe-beşe katlar.

 

   İktidarların bu krediyi Bodrum’a açmamakta direnmelerine rağmen,belediyeler yine de iyi çalışıyor.Bodrum merkezin eli ayağı bir miktar düzeldi.Kim ne derse desin Gümbet,hale yola girdi.Evet esnafın şikayeti ayyuka çıktı ama,herkesin memnun olmasını bekleyerek de bir yere varılamıyor işte.

   Konacık harikalar yarattı.Ana cadde üzerindeki tüm kaçak yapıları, gürültüye meydan vermeden yıkmayı başardı.İsteyen yerine plana uygun ve görüntüyü bozmayan binalar yapabilecek.Keza arıtmayı da becerdi Konacık,yolların tümünü asfaltlamayı da..Ama aslında yaptığı en büyük iş,bazı hizmetlerin kıt ve yetersiz imkanlara rağmen yapılabileceğini ispatlaması..

   Bodrum merkez büyük projeleri gerçekleştirme arefesinde..

Şehirlerarası otobüs garajı Torba’ya gidecek.Belediye kademesi başka bir yere taşınacak,yerine kültür sarayı yapılacak.Kos’tan gelen gemilerin yanaştığı kaleye komşu giriş kapısı yenilendi.Gümrük alanının dışındaki dükkanlar da yeniden yapılıp,giriş kapısıyla tam bir bütünlük sağlanacak.

Mimar Gülay Tezer’in çok şık bir projesi bu.Aynı mimar bu kez,Bodrum’a güzel bir meydan kazandırmaya çalışıyor,projelerini çiziyor.

   Yalıkavak’ta,Gündoğan’da,Göltürkbükü’nde,Turgutreis’te güzelleştirme ve iyileştirme çalışmaları var.Bir yerde güzel şeyler yapmaya çalıştınız mı,başınız derde girer.Hiçbirşey yapmazsanız mesele yok..Yalıkavak’ın başarılı belediye başkanı görevden alındı.Göltürkbükü’nün eli kulağında diyorlar.Turgutreis’in beş kuruşu yok,üstelik gırtlağa kadar borçlu da..

  

   İktidar bugüne kadar kendi belediyelerinden bir tek başkanı bile açığa almadı.Ama kılıcını diğer partilerin ensesinden eksik etmiyor.Yandaş olmayan belediyelere destek ve yardım gitmeyince,o belediyeler de mali kaynaklarını geliştirmenin yan yollarını arıyorlar.Ruhsatı verirken iş makinaları,kamyon gibi bağışlar alıyorlar.Bazıları nakit parayı da,spor kulübüne yardım adı altında topluyorlar.Bunu yapmayan belediye yok gibi..İktidar belediyesi yaparsa göz yumuyorlar,diğerlerini tespit ederlerse canına okuyorlar.Mesele bu kadar basit..

   Bunları önleyebilmek için,Belediyelere ihtiyacı olan ödeneği, partilerine bakmaksızın vermek lazım.Öyle olursa, tüm belediyelerdeki çarpıklıkların önemli bir bölümü düzelir.Yeterli ödenekler verilmez ve ‘’başının çaresine bak’’politikasının uygulanmasına devam edilirse,ihtiyaçlar yasal olmayan kanallardan görülür.Buna da kimse mani olamaz...

   Halikarnas yarımadasındaki belediyelerin ihtiyaçlarını karşılamak için,herkes yardımcı olmalıdır.Bodrum’da evi olan çok sayıda bakan,milletvekili,sanatçı,gazeteci,üst düzey bürokrat var.Bunların hepsi,Bodrum’un sorunlarına duyarsız kalmayarak,projelere ve mali kaynaklara ortak destek vermelidirler.Örneğin yarım kalan yolların ve su projelerinin tamamlanması,yetersiz enerjinin güçlendirilmesi,çöp ve arıtma sorununun toptan halledilmesi konusunda Ankara’da güçlü bir lobi oluşturmalıdırlar.Bir elin nesi var,iki elin sesi var...

   Şimdi tekrar dönelim Bodrum’a...Türkiye’nin gözbebeği bu antik kentimizin mutlak bir makyaja ihtiyacı var.Yarımadanın yeşillendirme ve çiçeklendirmesi için bir seferberlik,bir kampanya başlatmak gerek.Buna her eve bir begonvil projesi mi dersiniz,her bahçeye enaz 10 adet Bodrum mandalinası  dikilmesini mecbur mu kılarsınız,japongülü gibi renkli bitkilerin dikimini mi desteklersiniz bilemem.Ama ne yaparsanız yapınız,yarımadayı 2-3 yıl içinde yemyeşil hale getiriniz.Bunun için okullardan,Muğla Üniversitesinden,Silahlı Kuvvetler kampından,Orman teşkilatından destek de isteyebilirsiniz.İspanya’nın yaptığı gibi,her eve bir begonvil kampanyasını başlatsanız,iki yıl içinde Bodrum’u rengarenk görürsünüz.

   Diğer bir önemli sorun da trafiktir.Bu sorun süratle çözülmezse,iki yıla kalmaz yollar kilitlenir.Bunun için şehre araç girişini mutlaka engellemeli,yerine Kos adasındakine benzer lastik tekerlekli mini trenler yada golf arabaları konulmalı,malzeme getiren kamyonlarla iş makinalarının girişi ise 02.00-06.00 saatleri arasına alınmalıdır.Peki otomobiller ne olacak?Ara yollarda trafiğe giremeyecekler,

ana caddelerde ise rahatlıkla seyredebileceklerdir.Yeterli miktarda ve devamlı ring seferi yapan mini tren yada golf arabaları ihtiyacı karşılayacağından,şehre girmesi engellenecek araçlara da yeraltında büyük otoparklar yapılabilir.Bunun için yap,işlet-devret modeli uygulanırsa, belediyeler on para harcamadan büyük otoparklara sahip olurlar ve gelirinden de bir miktar pay alabilirler.

   Bodrum’la ilgili önerilere zaman zaman devam edeceğiz...