AZİZ YILDIRIM, TÜRK FUTBOLUNUN TEK DEVRİMCİ BAŞKANIDIR
Özkan Altıntaş
06 Kasım 2020 Cuma 17:01
İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin aldığı kararı Yargıtay 5'inci Ceza Dairesi'nin usul eksikliği nedeniyle bozmuştu. Yeniden görülmeye başlanan "Futbolda Şike davası", Çağlayan Adliyesi'nde devam etti.
Savcı Aziz Yıldırım ve 4 sanık için beraat istedi.
Ve mahkeme futbolda şike davasında kararını açıklandı.
Aziz Yıldırım ile arkadaşları beraat etti.
En sonunda adalet yerini buldu…
Türk sporunun koskoca kulübüne çamur atmaya çalışanlar şimdi kına yaksın.
Tribünlerde tarihi kulübe “şikeci” diye tempo tutanlar şimdi ne diye bağıracak?
Hele Fenerbahçe’yi karalama kampanyasına katılarak kulübe büyük cezalar vermeye kalkışan UEFA ne kadar tazminat ödeyecek?
Aziz Yıldırım’ın seveni var sevmeyeni var.
Hatta Fenerbahçe Gazetesi’nde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yaptığım sırada bana karşı bazı davranışları nedeniyle ona kızmış ve uzak kalmaya gayret etmiştim.
Ancak, ona hem kızıyor, hem de yaptıklarını gördükçe takdir ediyordum.
Hatta son kongreye kadar oyumu hep ona vermiştim.
Son kongrede ise “Artık yeter!” diyenlere katıldım.
Benim anlayışımda uzun süreli başkanlığın demokrasiye zarar verdiği inancı vardır. Nitekim de öyle yaptım...
Ama bana göre Aziz Yıldırım Türk futbolunun öncü ve devrimci tek başkanıdır.
Buna nereden karar verdim derseniz anlatayım.
Aziz Yıldırım tek oyla Fenerbahçe başkanı olduktan sonra kulübü bir şirket gibi yönetmeye başladı. Gelirlerini artırdı. İçerdeki düzeni bir holding kimliğine kavuşturdu.
Fenerbahçe’nin tesisleşmesinde önemli adımlar attı.
Yönetim Kurulu ile birlikte tüm şartları zorlayarak Fenerbahçe’ye stad kazandırdı.
Yayın ekibi kurdu. Gazete, dergi ve televizyon kuran ilk kulüp oldu.
Fenerbahçe’nin eğitimde hizmet vermesine adım attı. Fenerbahçe Koleji, Fenerbahçe Üniversitesi ile eğitim sahasında faydalı oldu.
Altyapıya verdiği destekle basketbol, voleybol, boks, atletizm, masa tenisi, judo gibi branşlarda kadın-erkek takımlarıyla başarılar elde edilmesini sağladı.
Hedefinde altyapıdan yetişen genç futbolcuların A takımında oynaması ve Türk gençlerini futbola kazandırmak vardı.
Bu amaçla eski profesyonel futbolculardan kurduğu ekiple yurdun dört bir yanındaki takımları izleterek, yetenek avcılığı yaptırdı.
Bu arada Fenerbahçe’nin minik, süper genç ve PAF takımlarından yetişen gençleri A takımına almaya çalıştı. Bir bölümünde başarılı da oldu.
Fenerbahçe’de yetişen milli takım kalecisi Mert Günok, Volkan Babacan bunlardan bazıları oldu.
Ama ne yazık ki…. Aziz Yıldırım harcanan büyük paralara, yapılan transferlere rağmen A futbol takımının yeterince başarılı olmasını sağlayamadı.
Sonra bazı futbolcuların takımı yönlendirdiği düşüncesiyle onları tasfiye etmeyi tercih etti. Bunların içinde Fenerbahçelilerin gönlünde taht kuran Alex’de vardı.
Bu arada taraftar gücü giderek artan Fenerbahçe çok güçlenince bazı karanlık grupların odağı oldu…
Kulübü ele geçirmek için olmadık işler yapılmaya başlandı. İftiralar… İftiraları izledi. Aziz Yıldırım ve yöneticiler hakkında davalar açıldı. Hapse bile atıldılar.
Fenerbahçe camiası ayaklandı ve başkanına Çağlayan Adliyesi çevresinde sahip çıktı. Yargılamalar sürdü durdu…
Dünya Fenerbahçe’yi ve şike’yi konuşur oldu. Atılan çamurun izleri stadlarda yapılan maçlarda tribünlere taşındı.
Ama sonunda herşeyin bir kumpas olduğu ortaya çıktı. Bu şike iddialarını yapan kumpas kuranlar, adalet mensupları dahil sanık ve kaçak oldular.
Ama yargı devam ediyordu. İddialar birer birer boş çıkıyordu.
Ve en sonunda adalet yerini buldu ve hem Aziz Yıldırım, hem de Fenerbahçe aklandı…
Zaten Türkiye’de böylesine köklü kulüplerin şike gibi çirkin bir yola girmeyeceklerini herkes biliyordu.
Ama o karanlık güçler bunu bilmiyordu.
İşte sona eren bu dava ve beraat kararı ile Türk futboluna kara leke sürülmeyeceğini öğrenmiş oldular.
Aslında Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım değil, bu davada Türk futbolu beraat etti…
Aziz Yıldırım görev süresince akıl almaz işler başardı.
Diğer kulüplere örnek olarak bir kulübün nasıl yönetileceğini, tesisleşeceğini ve gelir elde edebileceğini gösteren örnek bir başkan oldu.
Aziz Yıldırım’a gelene kadar adeta sürünen futbol kulüpleri Fenerbahçe’yi örnek alarak stad sahibi oldular.
Kulüp yönetmeyi ve gelir elde etmeyi öğrendiler.
Bu sayede dünyanın ünlü futbolcularını transfer ederek, dünya ile başabaş mücadele ederek seyirciye futbol keyfi vermenin yolunu buldular.
Fenerbahçe, halkın içinden gelen ve halkın kurduğu Kurtuluş Savaşı’nda önemli görevler üstlenmiş, gazi bir takımdır.
Ona kara leke sürmeye kalkışan, Türk futboluna ve halkına zarar verir.
İşte başardığı bu işlerle Aziz Yıldırım, Türk futbolunun tek devrimci başkanıdır.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2005 Türkiye Turizm