ÖZKAN ALTINTAŞ- TÜRKİYE TURİZM
İSTANBUL- Marmara Skal, Atatürk’ün 1934 yılında kurulmasında öncülük ettiği tarihi Moda Deniz Kulübü’nde 'Happy Hour" partisiyle yaza ‘merhaba’ derken, İstanbul Büyükşehir belediyesi seçimlerinde ‘demokrasi’nin kazanmasını kutladı. İstanbul seçim sonuçlarının turizmin geleceği için umut dolu olduğunu söyleyen Marmara Skal Başkanı “Herşey çok güzel olacak” dedi.
TURİZM DEMOKRASİNİN VE HUZURUN OLDUĞU YERDE YEŞERİR
Marmara Skal Başkanı Mert Okan, “İstanbul sadece Türkiye’nin değil dünyanın en önemli şehridir. Bütün dünyanın gözünün üzerinde olduğu şehirde 806 bin farkla Ekrem İmamoğlu’nun seçilmesi Türk turizminin geleceği için de umut vericidir. Turizm demokrasinin olduğu yerde yeşerir ve güçlenir. İstanbul’un bu konuda Türkiye’nin geleceği için öncü şehir olacağını düşünüyoruz” dedi.
Önce haremlik selamlık oturuldu
Kadınlar tepki gösterince saygı gösterisi için herkesi birbiriyle yarıştı
Sonra kadehler kadınlar için havaya kalktı
Kutlama sonra demokrasi şenliğine dönüştü.
İSTANBUL TURİZMİN ÇEKİM GÜCÜDÜR
Moda Deniz Kulübü’nun eşsiz Moda Koyu’na bakan terasında buluşan Marmara Skal üyeleri ise birlikte olmanın mutluluğunu yaşarken İstanbul turizminin geleceği hakkında görüşlerini paylaştılar. İstanbul’un Türk turizminin en büyük çekim gücünü oluşturduğunu belirten Mamara Skal üyeleri “İstanbul’a huzur gelirse, Türkiye’ye gelir ve Türkiye yine dünya kamuoyunda hakettiği yeri bulur. Bunun en olumlu etkisi ise turizmde görülür. Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sözü sihirli bir cümledir. Atatürk bunu söylediği zaman dünyanın saygısını kazandı ve Türkiye Cumhuriyeti çağdaş ülkeler arasında yerini aldı. Türkiye’nin yeniden dünya ile barışık bir ülke olmasının kapısını İstanbul seçimlerinin açmasını umut ediyoruz” şeklinde konuştular.
MODA KULÜBÜ HAKKINDA
Moda ve Kalamış Koyu’nun güzelliğini yaşayan Atatürk, çevrenin sosyal ve kültürel yapısını da göz önünde tutarak, dönemin İktisat Vekili olan Celal Bayar’a Kulübün kuruluş talimatını 1934 yılının sonbaharında verir. Bu karardan sonra Celal Bayar ile Zeki Rıza Sporel bir araya gelerek, kuruluş için ön hazırlıklara başlarlar. İş Bankası Genel Müdür Yardımcılarından Muvaffak İşmen ve üye listesinin ilk sırasında kayıtlı Fazıl Öziş de kurucular arasına katılırlar ve çalışmalar yoğunlaştırılır.
Kuruluş modeli için iki alternatif mevcuttu: Ya, doğrudan yani hiçbir kurum ile ilişkisi olmayan bir kulüp kurmak veya daha önce de değinildiği gibi Moda’da yer alan Türk – İngiliz Yat Kulübü ile birlikte bu oluşumu gerçekleştirmek. İkinci seçenek daha ağır basmıştır. Verilen bu kararla kurulacak kulübün, deniz sporları ve özellikle yatçılık ile uğraşma arzusu da ön plana çıkmış oluyordu. Ayrıca, Celal Bayar’ın sahibi olduğu Umurbey yatı, Refii Bayar’ın genellikle Moda Koyu’nda demirleyen Yıldız isimli kotrası ve Zeki Rıza Sporel’in Ceylan isimli teknesi, bu yaklaşımı destekleyen nedenler arasında sayılabilir. Diğer taraftan Whittall Ailesi ile Türk – İngiliz Yat Kulübünün koyda duran yat ve dingileri de ister istemez, kuruluşun bir “birleşme” şeklinde olması gerekliliğini ortaya koyuyordu. Mevcut Kulüp ile hemen temasa geçildi. Yaklaşımı onlar da büyük bir heyecanla karşıladılar. Zaten üye yoğunluğu da Türkler’den oluşuyordu. Aynı amaca dönük iki farklı kulübün yan yana çalışması yerine güç ve amaçları birleştirip, daha köklü bir kulübün ortaya çıkması daha akıllıca olacaktı.
Kış ayları yaklaştığında 64 kişilik üye listesi neredeyse tamamlanmış, yasal işlemlerin bitirilmesine çalışılıyordu. Henüz Cemiyetler Kanunu yürürlüğe girmediği için Medeni Kanunun Dernekler hükümlerinden yararlanarak bir kuruluş nizamnamesi hazırlandı. Tüzük, doğal olarak denizcilik ve yatçılık faaliyetlerini ön plana çıkarmış ve Kulübün kuruluş amacı neredeyse bu faaliyete odaklanmıştı.
Kuruluşun finansmanına İş Bankası yardımcı oldu. Kuşkusuz bu destekte bankanın kurucularından olan Celal Bayar’ın etkisi büyüktü. Hele İş Bankasının genel müdür yardımcılığı görevini yürüten Muvaffak İşmen ve Fazıl Öziş’in, bu girişim içinde yer almaları, bankanın desteğini önemli ölçüde güçlendirmişti. Ayrıca Zeki Rıza Sporel de, yine bankanın iştiraki olan Yün İş Fabrikasının İstanbul temsilciliğini Mahmut Baler ile birlikte yürütmekte idi.
İş Bankasının, Kulübün kuruluşuna o zaman için önemli bir meblağ oluşturan 30.000 Lira gibi parasal bir destek vermesi, işleri bir hayli rahatlatmıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.