Divan Hotels CEO
1995 yılından itibaren Türkiye’de Four Seasons Otelleri bünyesinde Genel Müdür olarak görev yapan ve 1998 yılında Mısır ve Türkiye Bölgesi’nden Sorumlu Başkan Yardımcılığı’na getirilen Bekhit, 2007 yılında Four Seasons Hotel İstanbul At The Bosphorous’u açtı. Bekhit’in yönetim sorumluluğunda Türkiye, Mısır, Suriye, Lübnan, Ürdün ve Azerbaycan’daki Fours Seasons otelleri bulunuyordu. Bekhit, Divan Grubu’ndaki yeni görevine 1 Şubat 2011 itibariyle başladı.
Kariyerine 1971 yılında Avrupa’da başlayan Milano, Paris ve Londra gibi farklı şehirlerde çalışan Bekhit, 1981 yılında Four Seasons Montreal Oteli’ne Maitre d’Hotel ( Yiyecek-İçecek Müdürü) olarak atandı. 1995 yılına kadar Ritz Carlton Boston, Ritz Carlton Napoli, Ritz Carlton Washington, Ritz Carlton D.C, Ritz Carlton San Francisco ve Ritz Carlton Cleveland Otelleri’nde Yiyecek İçecek Direktörlüğü ve Genel müdürlüğü görevlerinde bulundu.
Bekhit, 1995 yılında Four Seasons İstanbul Sultanahmet Oteli’ni açmak üzere Türkiye’ye transfer oldu. 1998 yılında Four Seasons bünyesinde, Mısır ve Türkiye Bölgesi’nden sorumlu Başkan Yardımcılığı ve Genel Müdürlüğü’ne atanan Bekhit, 2007 yılından bu yana Four Seasons Hotel İstanbul at the Bosphorus Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü olarak görev yapıyordu. Bekhit’in yönetim sorumluluğunda Türkiye, Mısır, Suriye, Lübnan, Ürdün ve Azerbaycan’daki Fours Seasons otelleri bulunuyordu. Bekhit, 1 Şubat 2011 tarihi itibariyle Divan Otelleri CEO’luna getirilmiştir.
Yüksek öğrenimini Kahire Enstitüsü’nde Otel Yöneticiliği üzerine tamamlayan Bekhit, ayrıca İngiltere’de Mendoza Koleji’nde ve Montreal McGill Üniversitesi’nde öğrenim görmüştür. Bekhit, Mısır İskenderiye doğumlu olup Kanada vatandaşıdır. Arapça, İngilizce, İtalyanca ve Fransızca dillerini bilen Bekhit, evli ve iki çocuk babasıdır.
Balyoz Operasyonu'nu takip için Beşiktaş adliyesi önünde bekleyen gazetecilere çay dağıttıran Four Seasons'un Genel Müdürü Bekhit, Koç Grubu'na transfer oldu. Bekhit, Divan'ın yurt çapındaki 9 otelinden sorumlu olacak
Marcos Bekhit'in turizmle dolu hikayesi genç yaşında Ritz Carlton'un California, Florida, Washington ve Boston Otellerinin Genel Müdürlüklerini yapmasıyla başlıyor. Daha sonra Four Seasons'ın Türkiye'ye atadığı ünlü genel müdür, ilk kez 1995 yılında geldiği Türkiye'yi pek de sevmemiş. Ancak şehri keşfetmeye başladıktan sonra tüm negatif duyguları kaybolmuş. Aradan 16 yıl geçmesine rağmen Türkiye sevgisi ağır bastığı için hala burada yaşıyor. Üstelik 1 Şubat 2011 itibariyle Koç Grubu'na transfer oldu. Rahmi Koç'un özel isteği ile 9 Divan Oteli'nin Genel Müdürü olarak görevlendirildi. Geçen yıl Balyoz operasyonu için Beşiktaş adliyesi önünde bekleyen gazetecilere çay ikram eden Bekhit çevredeki kafelerden tepki almış ve haber olmuştu.
ÖZEL İLGİ
Bekhit'in başarısının arkasında müşterilerine gösterdiği özel ilgi yatıyor. Öyle ki hâlâ müşterilerini kapıda karşılıyor, otel müşterilerine hizmet veren limuzin şöförlerini bilinçlendirmek için cumartesi sabahı saat 04.00'te otele gidip onlarla kahvaltı yapıyor. Fark edilmek isteyen müşteriyi biliyor ve mutlaka yanına gidip konuşuyor. Otel işinin hayali olduğunu anlatan Bekhit hikayesini şu sözlerle anlatıyor: "Mısır'da dünyaya geldim ve orada büyüdüm. Mısır'da iyi ve kaliteli restoranlar hep otellerin içindedir. Bu nedenle ben de ailemle sık sık otel restoranlarına gidiyordum. Farklı şehirlere gitmeyi de çok seviyordum. İnsanlarla diyalog halinde olabileceğim bir iş tam bana göreydi." Bekhit, müşterilerin ihtiyaçlarını onlar dile getirmeden bilmenin başarısını artırdığını belirterek sözlerini şöyle sürdürüyor: "Örneğin misafirlerimiz ilk geldikleri gün odalarına, içinde farklı meyvelerin olduğu bir sepet bırakırız. Diyelim ki içinde muz, elma, armut, kayısı var ve siz sadece kayısıları yediniz. O halde ertesi gün size içinde sadece kayısı olan bir sepet gelir."
Otelcilik şov dünyasına benzer
Marcos Bekhit otelciliği şöyle tanımlıyor: "Ben otelciliği her zaman şov dünyasına benzetirim. Otel personeli olarak bizler sahnedeyiz ve hepimiz farklı bir rolü üstleniyoruz. Şovumuz ne kadar muhteşem olursa, konuklar da o kadar keyif alır. Dünyanın farklı noktalarına gittiklerinde hâlâ bizi konuşuyor olurlar. Arkadaşlarına, 'Muhteşemdi, mutlaka gidip siz de görün' derler. Aksi olursa da bir daha gelip görmek istemezler."