İngilterede Londra Oliympiada düzenlenen Destination Health Show adlı medikal turizm fuarına katıldım.
Daha sonra özel işlerim nedeniyle yaklaşık iki hafta Güney İngilterenin East Sussex bölgesinde Brighton ve marinası, Henfield bölgesinde her biri birer çevre koruması örneği olan yemyeşil Worthing sahil kasabası ve marinasını dolaştım.
Bir sahil şehrinin nasıl olabileceğinin örneklerini görünce, bizim belediyecilerin buralara gelince ne yaptıklarını düşündüm.
Adamların denizi yok. Manş Denizi ve Okyanus sahilleri bizimkilerle kıyaslanırsa denize girilebilecek gibi değil. Yokluktan giriyorlar.
Ama pırıl pırıl düzenli, yaşlıya, engelliye, çocuğa saygı duyulan sahil şehri düzenlemesi var.
İnsanlara insanca bir sahil sunmuşlar.
AYAĞIMIN TOZUYLA MALATYA YOLUNDAYIM
Türkiyeye döndüğüm gün ayağımın tozuyla Tüm Aşçılar Federasyonu -TAF Başkanı Yalçın Manavın çağrısı üzerine 18ci kez düzenlenen Sanayi ve Ticaret Fuarı ile Kayısı Festivaline katılmak üzere Malatyaya gittim.
Malatyada 4 gün boyunca turizm yazarı olarak ilin tüm görülmesi gereken yerlerini görmenin keyfini yaşadım.
Tabii bol bol da kayısı ve dalbastı kirazını yedim.
Malatya Valisi Doç.Dr.Ulvi Saran ve Belediye Başkanı Ahmet Çakırla festival ve il hakkındaki projeler üzerine sohbetlerimiz oldu.
Gezi boyunca bizleri Malatya Kültür ve Turizm Müdürü Derviş Özbay, ile yardımcısı Ali Cengiz ve Valilik Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İbrahim Halil Kılıç hiç yalnız bırakmadı. Şoförümüz Hamza ise tüm kaprislerimizi çekti.
YEŞİLYURT VE DARENDE DOYUMSUZ YERLER
Yeşilyurta gittik Belediye Başkanı Mehmet Kavukun konuğu olduk. Suyun başında muhteşem bir kahvaltı yaptık. Bölgenin övündüğü erik büyüklüğündeki kirazını yedik.
Darendede Anadolu Ajansı Bölge Temsilcisi, Darende Haber ve Gürün Haber gazetelerinin sahibi Aslan Tektaş ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü İbrahim Alaattin Ateşten tüm ilçe hakkında benzersiz bilgiler aldık.
Tohma Kanyonu gezisi keyif verdi.
Somuncu Baba Türbesinde uhrevi güzellikleri yaşadık.
Çekül Bölge Koordinatörü Bekir Sözen ile birlikte katıldığımız şelale yemeğinde farklı bir gün yaşadık.
HULUSİ EFENDİ HALA YAŞIYOR
Hulusi Efendi Vakfının ilçeye yaptıklarına ise hayran olduk. Vefat eden Hulusi Efendinin kurduğu vakıfla ilçede belediye başkanı bulunduğu halde hala gizli bir belediye başkanı gibi üstün hizmetler verdiğini görerek Herhalde dünyada yaşamadığı halde hala çalışan tek belediye başkanı demekten kendimizi alamadık.
ACIKMADAN YEMEK YEMEK
Valilik Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İbrahim Halil Çelikin dediği gibi Malatyada daha acıkmadan yemekler yedik.
Sanki Malatyaya yemek yemek için gelmiştik.
Midemiz dolu iken sofralara oturduk.
Kebaplarla dolu günler geçirdik.
Malatyada yapılan festival yürüyüşüne, Sanayi ve Ticaret Fuarına katıldık. Yapılan yemek yarışmalarında hanımların hünerlerini göstermelerine şahit olduk. Yaş kayısı yarışmasında derece alanların heyecanına katıldık.
HOPLAYA ZIPLAYA NEMRUT'A GİTTİK
Son gün ise Malatya bölgesinden uzanan karayolu ile kötü bir yoldan iki saatlik yolculuk yaparak hoplaya zıplaya Nemrut Dağına çıkarak mistik ortamda Tanrı heykellerinin arasında güneşin doğuşunu izledik.
4 gün boyunca Malatyada 5 yıldızlı Anemon Otelinde kaldık. Ama otelin ve yumuşacık yataklarının keyfini çıkaramadık.
Çünkü Malatyada 4 gün boyunca uyumadık.
Hep dolaştık, etkinliklere katıldık.
Günlerimiz hep yemeklerde geçti desek yanlış olmaz.
Gittiğimiz restoranları sayalım:
Altınyunus, Sarı Kurdele, Dede Korkut, Hacı Baba Kervansaray adlarını hatırlayabildiğim restoranlar.
Hepsinde de Malatyaya özel abuganuş, analı kızlı, kağıt kebabı gibi özel yemekler yenildi.
ÖZEL YEMEKLER YEDİK
Altınyunusta yediğimiz yemek ve sahneye çıkan bayan sanatçı ile bağlaması ve sesiyle hepimizi mest eden İrfan Hoca çok iyi idi.
Hacıbaba Kervansarayda Hacı Dayı ve oğulları Metin ile Zeki Saygı bizlere özel mönü sundular. Tüm tokluğumuza rağmen bizi mest ettiler.
Bir ara tam Anemon Otelinin havuzuna girip dinlenme düşüncesinde iken dünyaca ünlü kazı yeri Aslantepenin Malatyada olduğu aklımıza geldi.
ASLANTEPE'Yİ AĞUSTOS'TA GÖRMEK LAZIM
İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü'nü bitiren Arkeoloji Bölümü'nden sertifikası olan "Sanat Tarihçi - Gazeteci" olarak merakla Aslantepeyi ve orada bulunan eserlerin sergilendiği müzeyi ziyaret ettim. Ağustos ayında İtalya Roma Üniversitesi'nin kazı için geleceği ve o zaman açılacak olan bölgeyi görememenin üzüntüsünü yaşadım.
İKİ BAŞBAKANIN ADI VERİLEN MUHTEŞEM ÜNİVERSİTE
Malatya'da belki de dünyada iki başbakanın adının verildiği tek üniversite olan Turgut Özel ve İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr Ramazan Özdemire konuk olduk. Özdemir, çalışmaları hakkında bilgi verdi, üniversiteyi gezdirdi. Üniversitenin imkanları içinde yer alan bilgisayarlı anjiyo olmamız için bizi çağırdı.
Ancak Nemrut Dağı gezisi yorgunluğu sonrası üniversiteye gittiğimizde Nemrut'un zirvesi gibi fırlayarak zirveye çıkan yüksek tansiyonum nedeniyle anjiyoya giremeyerek önemli bir fırsatı kaçırdım.
KAYISI SİPARİŞLERİ TAMAMLANDI
Son gün ise çarşıya çıkarak İstanbul'dan gelen bitmek bilmeyen telefonlarda "Kayısı almadan gelme" diyenlerin isteğine uyarak kayısı siparişlerini aldık.
Alışveriş sırasında Malatya Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İbrahim Halil Kılıçın getirdiği Malatya gazeteleri hepimizi şaşırttı.
Turizm yazarları olarak Malatyaya yaptığımız ziyaret nedeniyle gazetelerin bizlere birinci sayfadan fotoğraflı olarak yer verdiklerini gördük. Bu nazik davranışları nedeniyle tüm Malatya basınına teşekkür ederim.
TAŞRA MUHABİRLERİNE TEŞEKKÜR
Yıllarca Hürriyette çalıştığım dönemlerde en çok destek verdiğim taşra muhabirlerinin yine böyle bir desteğini görmek beni mutlu etti.
Haberlerimizi görebildiğim ve adlarını hatırlayabildiğim gazeteler şöyle:
Halkın Gazetesi Sonsöz, Malatya Kent, Malatya Net Haber, Malatyaya Bakış, Yenigün, Yeni Malatya, Karar, Görüş, Gerçek, Hamle, Sür Manşet, Gazete Malatya, Malatya Hakimiyet
Ayrıca Anadolu Ajansı, İhlas Haber Ajansı, Cihan Haber Ajansı, Doğan Haber Ajansı, Anka bu güzel etkinliğe katıldığımıza değinerek haberlerinde bizlere yer verdi.
Malatyada 4 gün süren şenlikten güzel anılarla ayrıldık.
Yetkililere gördüğümüz hataları ilettik ve Dost acı söyler düşüncesiyle onlara katkıda bulunduğumuzu düşündük.
İNSANLARIN İNSANLARLA BARIŞIK OLDUĞU KENT
Bize kalırsa herkesin bir kez giderek Malatyayı görmesi gerekir.
İnsanlarla barışık böyle huzurlu ve güzel bir şehir göremezsiniz.
Herkes sevecen ve sıcak
İnsanın insana insanca davrandığını gördüm.
Orada Türkiyenin kaosa sürüklendiği ortamda bir umut ışığı gibi parlayan sevgi ortamını gördüm.
Orada gönül insanlarını gördüm
Unuttuğumuz erdemleri yaşatan şehri görmek bir kez daha Türk insanına olan güvenimi artırdı.
Malatya şimdi turizmi hedefliyor ve altyapısını hazırlıyor.
Türkiyenin kayısı ile ünlü şehri dünya markası olmak yolunda hızla ilerliyor.