Londra Turizm Fuarı, ne getirdi, ne götürdü?

ÖZKAN ALTINTAŞ- TÜRKİYE TURİZM
LONDRA / İNGİLTERE – Türkiye'nin ana turizm pazarları arasında yer alan İngiltere'de düzenlenen en önemli turizm ve tanıtım organizasyonu olarak kabul edilen WTM Turizm Fuarı, Londra'da Excel London Fuar alanında yapıldı.
Turizm sektörünün yakından takip ettiği fuarın açılış gününde TÜROB Başkanı Müberra Eresin, Başkan Yadımcısı Hediye Güral Gür, Genel Sekreter İsmail Taşdemir ile Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Topaloğlu'nun yanı sıra Prof Dr. Zehra Neşe Kavak'da turizm profesyonelleri ve ziyaretçilerle bir araya geldiler.
Fuarın ilk gününde ise Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Londra Büyükelçisi Osman Koray Ertaş gibi önemli isimlerde yer aldı.
Londra’da pandemi sonrası en büyük etkinlik olan ‘Londra Turizm Fuarı, World Tourism Market veya WTM 2023’ü izledik. Katılan ülkelerin kendilerini tanıtmakve turist çekmek için ne kadar canla başla çalıştıklarını gördük. Bu fuar biraz farklıydı.
Dünyayı saran ekonomik krizden çıkabilmek için tüm ülkelerin umudu turizm olmuştu. Eskiden yağmur gibi dağıtılan promosyon malzemeleri ortada yoktu. Ama stantları görkemli yaparak cazip olmaya çalışmışlardı. Otantik ve cazip yanlarını sunmak için bir çok şey yapmışlardı. Ekonomik, ama canlı bir fuar anlayışı geliştirmişlerdi. Fuarın ev sahibi küçük bütçesiyle Yunanistan’dı. Tasarruf ağırlık fuar anlayışı oradan geliyordu.

BASIN MERKEZİ
Eskiden basın merkezinde ikramlar yapılırdı. Artık ikramların da paralı olduğunu gördük. Ayrıca fuardaki internet ücretsiz olmasına rağmen sürekli çöküyor ve kullanılamıyordu. Gazeteciler haberlerini kendi cep telefonlarına bağlanarak yazabildiler. Basın mensuplarına verilen hizmet çok kötüydü. Basın merkezinde oturacak yer yoktu. Basına yeterince önemi verilmeyişi büyük bir sorundu. Bu fuarın farkı sıkıntılı bir dönemde iyi bir fuar yapmaktı. Fuara bakılırsa İngilizler basın merkezi hariç,  World Tourism Market 2023’te bunu başardılar.




Halil Özyurt, Özkan Altıntaş, Zafer Alkaya, Mete Vardar, Hüseyin Baraner

Murat Aslan, Engin Yemenici, Armağan Yolcu 



İNGİLİZLER TÜRKİYE’YE GELİYOR
Türk turizmi için ne getirdi?’ diye düşünürsek, İngiliz pazarı Türkiye için önemlidir. İngiliz turistler Türkiye’ye geliyor. Hatta yasaklı denilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bile tatile gidiyorlar.
İngiliz turist öyle, Avrupa Birliği veya başka ülkenin baskılarına boyun eğmeden gezmeyi sever. Kimseyi dinlemez istediği ülkeye gider. Hatta en tehlikeli turizm destinasonlarına bile gider. Hatıdladığım kadarı ile Irak savaşı sırsında bazı İngiliz acenteler ‘Savaş turu’ yaptı ve savaşı yerinde görmek isyeteyen İngiliz turistler ölümü yerinde görmek için büyük paralar ödeyerek bu tura katıldılar.
Bana sorarsanız sessiz sedasız, reklamsız Türkiye’ye tatile gelen yabancı turistler arasında önemli sayıda İngiliz turist bulunuyor. İngiltere’de Türkiye’yi bilmeyen tanımayan İngiliz yoktur. Ayrıca her türlü ortamda yaşayan İngiliz turistin en rahat ettiği ülkelerden biri Türkiye’dir.


Kazakistan'ın sloganı bilinen bir söz 'I love Kazakhistan' Ama sempatik

AYAĞA GELEN FIRSAT
Londra Turizm Fuarı, fuara katılan yaklaşık 184 ülkede Türkiye’nin tanıtımı için önemli bir fırsattır. Şöyle düşünelim: Bir seyahat acentesi olarak elinize çantanızı alıp 184 ülkeyi gezip tanıtım yapmaya ve işbirlikleri kurmaya kalksanız ne kadar masraf yaparsınız? Bence paranız yetmez. Belki randevu vereni yerinde bile bulamazsınız. İşte Londra Turizm Fuarı’nda bu ülkeler ayağınıza geldiler ve her türlü işbirlikleri için görüşmeye hazırlar.
Yıllardır söylediğim bir şey var. Bu gibi fuarlara Türkiye’nin turizminin satış ve pazarlamasından sorumlu birimlerinin temsilcileri gelmelidir.

Türk turizminin önemli yöneticilerinden, Amerika'ya yerleşen Feza Solaklar WTM23'te sürpriz yaptı. Müberra Eresin, Özkan Altıntaş, Ali Onaran, Ata Eremsoy birlikte oldular


Hasan Eker, Mehmet Akyıl, Ahmet Çelik

Nezih Hacıailoğlu, Özkan Altıntaş, Ata Eremsoy, Gürkan Özcan, Deniz Dikkaya, Aziz Ciga, Engin Şahin, İlhami Gezici

, Fez Travel yönetimi Ekrem Usta, Canan Karaarslan



BAŞARILI ACENTELER VARDI
Fuara gelen acenteleri kutluyorum. Örneğin görebildiğimiz kadarıyla Türkiye’ye para kazandırıp yurda giren her dövizde yıllardır büyük payı olan incoming acenteleri kutluyorum.
Fez Travel’in sahibi Ekrem Usta, İntra Turizm’in sahibi Ertuğrul Karaoğlu, MercanDMC turizmin sahibi Mehmet Mengü, Heysem Turizm’in sahibi Ayman Maslamani, TravelShop sahibi Murteza Kalender SABDMC sahibi Nezih Hacialioığu, Plaza Turizm Genel Müdürü Engin Yemenici... Bu kişilerin Türk turizminde başarılarının altında DMC karakterli, yani konularına hakim, bölgelerin uzmanı olmaları, fuarlarda ne yapılacağını bilmeleri ile yaptıkları “birebir pazarlama’ yani BTB ve BTC yatıyor.

İŞLEMEYEN BİR SİSTEM
Bunun dışında değerli otelcilerimiz bütçelerinden büyük paylar ayırarak fuarda satış ekipleri ile yer alıp, tesislerini tanıttılar ve yeni işbirlikleri kurdular.
Tam burada bir konuya değinmek isterim. Ekonomide ki dağıtım kanalı sistemini turizme uygularsak, oteller, uçaklar, restoranlar ve diğerleri turizm için birer üründür. Bu ürünleri tur operatörleri fiyatlandırıp, anlaşmalar yaparak toplu paketler haline getiriyorlar ve alt acentelere komisyon bazlı sunuyorlar.
Acentelerde paketleri son satış noktası olarak tüketiciye satıyorlar.


Clarion Hotel Golden Horn Genel Müdürü Taner Gündoğan ve ekibi

ÜRETİCİ-TOPTANCI-PERAKENDECİ KİM?
Yani acenteler toptancı olan tur operatörlerinin kendilerine sunduğu bu paketleri perakendeci olarak satıyorlar.
Burada turizm sektörünün belkemiği olan üretici-toptancı-perakendeci zinciri oluşuyor. Yani fuarda seyahat acentelerinin yeterince yer almayışı nedeniyle otelciler bütçelerinden önemli bir pay ayırıyorlar. Acenteleri by-pass edip ürünlerini doğrudan satmak için fuarlara ekipleriyle katılmak zorunda kalıyorlar.
Bu yıllardır böyledir. Halbuki bir akıllı çıkıp bakanlık bünyesinde yıllar boyu, yüzlerceturiste dil dökerek Türkiye’yi tanıtan 14 bin profesyonel kokartlı turist rehber ordusundan uygun olanları buraya salsa. Seyahat acenteleri içinden bölgesel uzman olan incoming yapanlarla birlikte Türkiye’nin turizm değerlerinin satışı ve topyekün tanıtımı “ehil kişiler” aracılığıyla yapılsa fena mı olur? Futbolda bile toplu hücum, toplu defans var. Gayette başarılı oluyorlar.

KKTC Başbakan Yardımcısı ve Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu, tüm fuarlarda yer alarak ülkesini dünyaya tanıtıyor.


Dünya Sağlık Turizmi Konseyi -GHTC ve Kuzey Kıbrıs Sağlık Turizmi Konseyi Başkanı, Lefkoşa Milletvekili Ahmet Savaşan, GHTC ve THTC Genel Sekreteri Yunus Gürkan, Dorak Health Müdürü Ahmet Uçaş ve yardımcısı ile sağlık turizminide işbirliğini konuştular.

The Marmara Taksim Genel Müdürü Ata Eremsoy, Sofitel İstanbul Genel Müdürü Bozkurt Atabek


The Marmara Taksim Satış Müdürü Aysun Girgin

'GO TURKEY' MESELESİ
Gelelim başka yere… Türkiye hala fuarlarda “Go Turkey” tabelası altında yer almaktan, karanlık bir stant kurmaktan vazgeçmiyor. Beni üzen ışıl ışıl bir ülkeniz varken karanlık tanıtım. Sıcacık bir ülkemiz varken itici bir slogan. İniltere’de yerlesik 60 yıllık bir bayan acente “Bu nasıl slogan?” diye sordu ve anlattı. “Slogan dediği sıcak, samimi ve zarif olmalı. Burada ‘git’ sözü kaba ve itici. Cezbedici bir slogan olmalı” dedi. Bende onun görüşüne katıldım ve slogan geçmişimizi düşündüm.

Fuar katılımlarında özel workshop düzenlemeyi gelenek haline getiren TravelShop Başkanı Murteza Kalender, bir otelde yaklaşık 100 katılımlı workshop düzenledi.

Cenker Yılmaz, Yunus Gürkan

Büyük paralar verip “Home of Turkey” bulunmuştu. Eleştiriler olunca “Home Turkey” oldu. Şimdi “Go Turkey” geldi. Yani bütün bunlar İngilizcede karşılığını bulmayan ifadeler. Türkiye’nin güzel yüzüne ifade edecek bir slogan bulmada özürlüğüyüz. İlle de “talimat” içerikli sloganlar buluyoruz. İnşallah o çok övündüğümüz misafirperverliğimizi ortaya koyacak, turizmin zerafet ve nezaket diline yakışan bir slogana kavuşuruz.



YENİ DESTİNASYONLAR VE TANITIM
Yunanistan Turizm Bakanı Olga Kefalogianni, Kefalogianni, bakanlığın bir pilot program başlatacağını ve sürdürülebilir hale gelmek için en az dört yeni Yunanistan destinasyonu seçeceğini söyledi. Seçilen destinasyonlarin fon alacağını bildiren Kefalogianni, "Diğer destinasyonlara örnek teşkil edeceklerini umuyoruz" dedi.
Destinasyonlara mali destek ve oraları parlatmak önemlidir. Komşu Bakan, “Bizim klasik destinasyonlarımız artık biliniyor, yenileri lazım dedi. Konuşmasında Yunanistan demedi ‘Destinasyonlar’ dedi.
Yunan Bakan’ın dediğini İspanya, Fransa ve İtalya yıllardır yapıyorlar. Ülkeyi değil destinasyonları tanıtıyorlar. Fuarda yer alırken bile bizim gibi destinasyonlar ‘Türkiye’ çatısı altında değil, ayrı stantlarda, ayrı birer turizm merkezi gibi tanıtılıyor. Kanarya Adaları sanki başka bir ülke, Malaga sanki başka bir ülke, Barselona sanki başka bir ülke. Uzakdoğu’da aynı. Endonezya başka Bali başka bir ülke gibi tanıtılıyor.

Hotel Runner'ın sahipleri  Ali Beklen ile Arden Agopyan fuarda dünyaya açtıkları Türk markasını tanıttılar


Hasan Eker, Murat Saracoğlu

AYRI TANITIM
Biz de yok mu? İstanbul başlı başına bir ülke ve dünya başkenti... Antalya, İzmir, Ankara, Adana, Trabzon, Bursa başlı başına bir ülke gibi tanıtılamaz mı? Turist Türkiye’ye değil Bursa’ya gidiyorum dese fena mı? Bu destinasyonların çekim gücünü artıran algı operasyonunun turizme ne kadar katkı getireceği neden düşünülmez? Hatta daha ileri gidelim. İstanbul’da Sultanahmet, Beyoğlu, Kadıköy başka birer destinasyon gibi tanıtılabilir. Yunanistan her yıl 100 milyon turist alan 100 milyar dolar kazanan, hatta çok gelen turiste kota koyan ülkeleri örnek almaya başladı bile.

İspanya'nın örnek tanıtımı, Kanarya Adaları fuarda başka bir ülke gibi yer aldı

Malaga fuarda başka bir ülke gibi yer aldı

Costa del Sol fuarda başka bir ülke gibi yer aldı

TURİZMCİLERİ KUTLUYORUM
Türkiye’nin çevresinde bulunan ülkelerde savaş, kaynama bitmiyor. Buna rağmen turizm yapmayı başaran ve krizlerle boğuşma konusunda çok başarılı olan turizm sektörü temsilcilerini yürekten kutluyorum. Ülkemiz sessiz bir coğrafyada olsaydı turizmcilerin bu dinamiğinin bize nerelere taşıyacağını herkes biliyor.
Bu fuar bana daha çok şey düşündürdü. Ama bu kadar yeter galiba.
Ama öncelikli olarak turizmde çatışmaların sona ermesinin, birlik ve beraberliğin çök şeyi çözeceğine inanıyorum. Yoksa kaybeden hepimiz oluyoruz.