ANTALYA- Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Kundu Turizm Merkezi'ndeki bir otelde AkdenizTuristik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresinde, Türkiye'nin 2016'nın zorluklarını geride bıraktığını, 2017'nin 10 ayındaki performansıyla da dip noktadan yükselişe geçtiğini söyledi.
Önlerinde fevkalade zor ancak omuz omuza mücadeleyi sürdürmeleri halinde sonuç alabilecekleri önemli yıllar durduğun belirten Kurtulmuş, 2023 yılının Türk ekonomisi gibi Türk turizmi açısından da önemli olduğunu söyledi.
Turizmin ekonomik kalkınmanın motor gücü ve istihdamı geliştiren önemli sektörlerden olduğuna işaret eden Kurtulmuş şöyle devam etti: "Sektörün dünya ekonomisi ölçeğindeki ekonomik gelişmeye katkısı yüzde 4 civarında. Bu büyük pastadan, ekonomik büyüklükten yeterince pay almamız gerekiyor. Bunun için de her şeye sahibiz. Türkiye tabiatın dört mevsimine imkan sağlayan doğası, on bin yıllık belki daha geriye giden tarihi geçmişi, büyük medeniyetleri bir arada tutan gücü dolasıyla önemli bir ülkedir. Ortadoğu'da domino taşı etkisi yaratan bir takım gelişmelerin, dünyanın bir çok bölgesini içine çeken terör sarmalıyla Türkiye de karşılaştı. Sadece terör sarmalı değil, ülkelerin haritaların değişti, siyasi yapılar alt üst oldu, eski düzenlerin tamamen yok olduğu 6-7 yıllık geçmişten bahsediliyor. Terör örgütlerinin siyasi türbülanstan istifade ederek bütün coğrafyayı etkisi altına aldı, küresel bir tehdit oluşturmaya başladı. Bu terör örgütleri vasıtasıyla dünyanın hemen hemen emniyet içinde olan hiçbir havalimanı, başkenti kalmadı."
"10 ayda 29,1 milyon turist Türkiye'ye geldi"
Numan Kurtulmuş şöyle devam etti "10 ayda 29,1 milyon turist Türkiye'ye geldi. Geçen yılın 10 ayıyla kıyaslandığımızda yüzde 28'lik bir gelişmeyle karşı karşıya kaldık. Bu bizim için önemli bir başarıdır. Turizm gelirlerinde de 20,2 milyar dolarlık seviyeye ulaştık 9 ayda. Turizm gelirlerini üçer aylık dilimler halinde öğreniyoruz. 10 ayı henüz öğrenemedik. Tahminimiz 31,4 milyon turist sayısıyla 26 milyar dolarlık turizm gelirine ulaşmış olacağız. Türkiye'de turizmin başarısını turist sayısıyla ölçemeyeceğimizi biliyoruz. Turist başına turizm gelirinin de önemli olduğunu ifade etmek isterim. Hedefimiz 664 dolar olan kişi başına turizm harcamasının ortalama bin dolar seviyesine çıkartılmasıdır. Bunun içinde 2023 yılını hedef olarak karşımıza koyuyoruz. Krizlere rağmen bir geri dönüşüm başladığı anlaşılıyor.10 ayda Rusya 4 milyon 565 bin turist sayısıyla birinci sırada. Rusya 10 ayın yüzde 15,7 'lik payıyla birinci pazarı oldu. Almanya 3 milyon 336 bin, yüzde 11,5'lik payıyla ikinci sırada. İran 2 milyon 118 bin ve yaklaşık 7,3'lük payıyla üçüncü sırada yer alıyor. Ardından Gürcistan ve İngiltere'nin sıralamada yer aldığını ifade etmek isterim.
Avrupa'daki seçimler sırasında Türkiye'ye karşı kullanılan siyaset dilini göz önünde bulundursak 3 milyon 336 bin Alman turistin Türkiye'ye gelmemesi gerekirdi. O kadar yüksek perdeden 'Türkiye'ye gitmeyin güvenli bir ülke değildir' sözü söylendiğinde Alman turistlerin bundan etkilenmesi gerekirdi. 'Siyasetin dili başkadır turizmin dili başkadır' gerçeği ortaya çıktı. Ne yaparlarsa yapsınlar, ne söylerlerse söylesinler Türkiye'yi tanıyan, halkın misafirperverliğini,kültürel zenginliğini, tarihi derinliğini bilen Alman turistler Türkiye'ye gelmeye devam ettiler."
Antalya'yı 10 ayda 9 milyon 255 bin turist ziyaret ettiğini yıl sonuna kadar bu rakamın 12 milyona yükseleceğini belirten Kurtulmuş, Türkiye'ye gelen 3 turistten birinin Antalya'ya geldiğinin, 2018'e daha büyük bir güç ve umutla yaklaştıklarını bildirdi.
"Uzak Doğu Asya pazarlarını da Türkiye turizmine açmak durumundayız"
Turizmi stratejik bir sektör olarak algılamak mecburiyetinde olduklarına dikkati çeken Kurtulmuş, Türkiye'de ürün çeşitlendirilmesini kuvvetlendirmeleri gerektiğini anlattı.
Türk turizminde deniz, kum ve güneşin yanı sıra dağ, kış, spor, yaşlı, sağlık, kongre ve gastronomi turizmini de kullanmak zorunda olduklarını belirten Kurtulmuş, komşu ülkelerle ortak paketler oluşturulması gerektiğini söyledi.
Geleneksel pazarların dışında pazar çeşitliliğin de artırmaları gerektiğini anlatan Kurtulmuş, "Çin, Hindistan, Endonezya, Malezya, Japonya ve Güney Kore turizmdeki yeni kapılar olarak hedefimiz olmalı, bu kapıları tıklatmalı, bu pazarları Türkiye'ye açmak zorundayız. Bir çırpıda bu ülkeleri saydım ama dünya nüfusunun yarısından fazlasından bahsediyorum. Bu ülkelerinin tamamının ortak özelliği son derece zengin ve aktif orta sınıfa sahip olmasıdır. Uzak Doğu Asya pazarlarını da Türkiye turizmine açmak durumundayız." dedi.
Bundan sonra her yıl Türkiye'nin bir zenginliğini, güzelliğini ortaya çıkararak ülkenin tanıtılmasını, marka olan değerleri üzerinden Türk turizminin dünya pazarında daha iyi tanıtılmasını sağlayacaklarını söyleyen Kurtulmuş, "Örnek olarak 2018 Troya yılıdır. Troya, Anadolu'daki büyük medeniyetlerin birisidir. Türkiye'nin bu zenginliğinin dünyaya tanıtılması ülkenin tanıtımında fevkalade önemli bir marka değeri oluşturacaktır. Turizm fuarları ve tanıtım filleriyle bu markanın dünyada bilinmesini sağlayacağız. Her yıl başka bir değerimizi tanıyacağız. 2018 aynı şekilde Çin'de Türkiye yılıdır. Çin pazarını zorlamamız için bu yıl çeşitli etkinliklerle Çin'de var olacağız" dedi.
"2023'e geldiğimizde Türkiye, dünyanın sayılı ülkelerinden birisi olacak"
Bakan Kurtulmuş, Türkiye'nin en büyük zenginliğinin kültürel zenginliği ve doğasının güzelliği olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Roma'da olmayandan daha fazla eski Roma eserlerine, Yunanistan'dan daha fazla Helenistik dönemin eserlerine sahip bir ülkeyiz. Bir tarafta Hz. Mevlana, bir tarafta Meryem Ana, diğer tarafta Aziz Nikola diğer tarafta Hani harabeleri ve Anadolu'da 1064'de inşa edilmiş ilk cami, mescidi. Böyle bir zenginlik dünyanın hiçbir yerinde yok. Bunları daha iyi tanıtacağız. Türkiye turizmini layık olduğu yere çıkarmak, ekonominin güçlü ve stratejik bir sektörü haline getirmek için gayret edeceğiz. Sektörün paydaşları olarak eş güdüm içerisinde çalışacağız. Turizm sektörü Türkiye'nin geleceğidir. Turizmin geleceğinin iyi planlanması lazım. Teknolojinin iyi kullanılması ve çeşitliliğin çok iyi yapılması gerekiyor.
İnsanoğlunun post modern dünyadan kaçtığı bir dönemde yaşıyoruz. Çok zengin insanların senede belli dönemlerinde kaçarak daha basit yaşayacak bir takım turistik imkanlarla karşı karşıya kalmak istediğini de unutmayalım. İnsanoğlunun başka ülkede bulamayacağı şeylerin Anadolu topraklarında olduğunu unutmayalım. Sadeliği,basitliği, misafirperverliği burada bulabilirler. Torosların dağlarından,köylerinden hangi yabancı turist geçerse geçsin yayık ayranı gözleme ikram ederler. Hepsinin olduğu yer Türkiye'dir.. Deniz, tarih, arkeoloji, kültür, yayla, kongre turizmi burada. Kusura da bakmayın Türk insanı da dünyanın en rahat problem çözebilme yeteneğine sahip olan, dünyanın en çalışkan, zeki insanları da kuşkusuz bu topraklardadır. Bizden size açık çek. El birliğiyle gönül birliğiyle bu büyük imkanlar güzel insanların çabalarıyla daha ileriye götüreceğiz. 2023'e geldiğimizde Türkiye, dünyanın sayılı ülkelerinden birisi olacak. Turist sayısıyla değil turizmden elde ettiği gelirle de dünyanın önemli ülkelerinden olacak."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.