Konya’da Şeb-i Arus sona erdi

KONYA- Konya Büyükşehir Belediyesi Spor ve Kongre Merkezinde düzenlenen Şeb-i Arus programında konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu eşliğinde Ahmet Özhan bir konser verdi. Konser sonrasında program, Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğunun sema töreniyle sona erdi.

 

BAKAN KURTULMUŞ: MEVLANA'NıN KARDEŞLIK SÖZLERINE IHTIYACıMıZ VAR

Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş: "Müslümanların bu kadar büyük sıkıntılar içerisinde boğuştuğu, insanlık aleminin de her türlü çatışma ve krizle bunaldığı dönemde, Hazreti Mevlana'nın kardeşlik sözlerine ihtiyacımız var"

Bakan Kurtulmuş: "Hazreti Mevlana'nın insanlara 'Ne olursanız olun, gelin' çağrısını, bazılarının anladığı gibi hikmetten, irfandan, tevhidden ve İslam'dan kopuk bir çağrı olarak anlamıyor ve böyle anlaşılmasına razı olmuyoruz"

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, "Müslümanların bu kadar büyük sıkıntılar içerisinde boğuştuğu, insanlık aleminin de her türlü çatışma ve krizle bunaldığı dönemde, Hazreti Mevlana'nın kardeşlik sözlerine ihtiyacımız var." dedi.

Bakan Kurtulmuş, Mevlana'nın 744. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma etkinlikleri kapsamında Büyükşehir Belediyesi Spor Salonu ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen Şeb-i Arus törenindeki konuşmasına, Şeb-i Arus'un sevgiliye kavuşma, kısıtlı olan dünya hayatından ebedi hayata geçerek Allah'ın huzuruna varma gecesi olduğunu söyledi.

Mülk Suresi 2. ayetini hatırlatan Kurtulmuş, şunları söyledi::

"O, hangimizin daha hayırlı amel işleyeceğizi sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. Allah'ın huzuruna çıkma vakti. Bu dünyadan öte hayata geçmeyi, Şeb-i Arus'u, bir 'düğün gecesi' olarak telakki eden Mevlana, bunu o kadar yürekten söylemiş ve buradan ayrılışı o kadar güzel bir şekilde tanımlamış ki; 744 sene sonra hala insanlar onun söylediklerine kulak veriyor. Ayrıca Mevlana'nın 'gel' diyerek herkesi, isterse tevbesinden binlerce kere vazgeçmiş olsa da o davet eden sedası ve çağrısı bugün de canlılığını koruyor." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, Hz. Mevlana'nın ölümünden 744 sene geçmiş olmasına rağmen, tevhid ve hakikat çerçevesinde, insanları İslam'a, insanlığa ve kendisine davet ettiğini vurgulayarak, "Ölümünün üzerinden bu kadar yıl geçmiş olmasına rağmen hala onun çağrısına uyarak İslam'la şereflenen binlerce, on binlerce insan, günümüzde de İslam dairesi içerisine giriyor. Onun için Hazreti Mevlana'nın sözlerinin, ne kadar eskide kalırsa kalsın, güncelliğini hiç yitirmediği, çağrısının insanları sürekli cezbettiği ve yeniden kendisine çektiği aşikardır." diye konuştu.

Hz. Mevlana'nın huzurunda hürmetle eğildiğini ifade eden Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir kere daha Hz. Mevlana'nın sözlerine, öğretilerine ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu anlıyor ve görüyoruz. Özellikle günümüzde, Müslümanların bu kadar büyük sıkıntılar içerisinde boğuştuğu, insanlık aleminin de her türlü çatışma ve krizle bunaldığı dönemde, Hz. Mevlana'nın kardeşlik sözlerine ihtiyacımız var."

Hz. Mevlana'nın insanları yaratılışta eş, dinde kardeş olarak gördüğünü belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bu coğrafyadaki irfan mektebimizin en canlı abidelerinden birisi olarak, dersini vermeye, hikmet ve irfan dersini öğretmeye devam ediyor. Hatırası önünde hürmetle eğiliyor, kendisini rahmetle, Fatihalarla anıyoruz. Bu coğrafyada birliğe ve beraberliğe ne kadar ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. Onun için bu seneki Mevlana törenlerinin mottosu 'Kardeşlik Vakti' olarak benimsendi."

"Mevlana'nın Kardeşlik Sözlerine Her Zamankinden Daha Çok İhtiyacımız Var"

Bakan Kurtulmuş, Mevlana'nın; insanın dünyayı bölmek, parçalamak için değil, birleştirmek, toparlamak için yaratıldığını savunduğuna işaret ederek, "Hz. Mevlana'nın kardeşlik sözlerine her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Hz. Mevlana'nın insanlara 'Ne olursanız olun, gelin.' çağrısını, bazılarının anladığı gibi hikmetten, irfandan, tevhidden ve İslam'dan kopuk bir çağrı olarak anlamıyor ve böyle anlaşılmasına razı olmuyoruz. Böyle anlaşılması, yani Hz. Mevlana'nın sıradan bir hümanistmiş gibi anlaşılarak, anlatılmaya çalışılması, Mevlana'ya yapılacak en büyük haksızlıktır." şeklinde konuştu