Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), havayolu endüstrisinin zor bir kışla karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulundu ve ülkeleri Covid-19 krizi devam ederken yardım önlemlerine devam etmeye çağırdı.
Havayollarının 2020 yılında 84,3 milyar dolar zarar etmesini bekleyen IATA, hükümetlerin mali yardımlarının birçok havayolu için can damarı olduğunu bildirdi. Havayollarının büyük kısmı yaz sezonunda para kazanırken, kış mevsiminin en iyi zamanlarında bile kâr edebilmek için büyük mücadele ediyorlar.
Örneğin, Avrupa havayolları 2019 yaz sezonunda ikinci çeyrekte yüzde 9, üçüncü çeyrekte ise yüzde 17’lik kâr marjına ulaştı. Ancak kış sezonunda düşen gelirle birlikte yılı yüzde 2’lik kârla kapattılar. Bu durumu hatırlatan IATA, kış mevsiminin Covid-19’daki iyileşmenin ortasına geleceğini ve toparlanmanın sıkıntılı olacağını vurguladı.
Haziran 2020’nin ilk haftasında yapılan kamuoyu araştırması, gezginlerin sadece yüzde 45’inin salgının bitmesinden birkaç ay sonra ancak uçmayı düşündüğünü ortaya koydu. Anket bulguları, pazardaki belirsizliğin devam ettiğini gösteren kilit yolcu trendlerini de destekliyor. Genel rezervasyonlar Haziran 2019’a göre yıllık yüzde 82 düşüşmüş durumda.
Bütün bu gelişmelerin ışığında IATA’ya göre, hükümetlerin kış sezonunda havayollarına yardımcı olabileceği dört önemli konu var:
Havalimanı Kılavuzu’ndaki “kullan ya da kaybet” kuralının uzatılması: Bu olağanüstü zamanlarda, havayolları zamanlamaları planlamak için çok daha fazla esnekliğe ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle normal zamanlar için tasarlanan slot tahsis kılavuzlarından ödün verilmemelidir. “80-20” kuralından yaz sezonu için feragat edilmesinin iyi nedenleri vardı. Düzenleyiciler aynı sağduyu yaklaşımını tekrar uygulamalı ve kış mevsimi için de kuraldan feragat etmelidir. Havayollarının, bir yıl sonra programlarının neye benzeyebileceğine dair ihtiyaç duyulan slotları savunmaya çalışmadan, tüketicilerin bugün istediklerini karşılamaya odaklanması gerekmektedir.
Sanayi borç seviyelerini artırmayacak şekilde mali desteğe devam edilmesi: Bazı hükümetler yurt içi operasyonların sübvanse edilmesi, havalimanı ve hava trafik kontrol ücretlerinden feragat edilmesi gibi tedbirleri araştırmaktadır.
Ücret sübvansiyonlarının genişletilmesi ve kurumlar vergisini azaltma önlemleri: Ücret sübvansiyon planları, havayollarına 35 milyar dolar yardım sağlamıştır. Bu yardımlar, havayolu şirketlerine iş kayıplarını iyileştirmek ve en aza indirmek için daha fazla zaman tanıyacaktır. KDV, yolcu vergileri veya yakıt vergileri gibi kurumlar ve dolaylı vergiler için yardım, piyasa teşvikini destekleyecektir.
Ücret ve ücret artışlarından kaçınmak: Havalimanı ve hava seyrüsefer hizmeti sağlayıcıları gelir düşüşlerine maruz kalırken, uçuşların yeniden başlatılması döneminde ücretlerdeki keskin artışlardan kaçınılmalıdır, çünkü bu durum havayolu finansmanı ve pazarın toparlanmasını ciddi şekilde etkileyecektir. Benzer şekilde, hükümetler Covid-19’un getirdiği yeni sağlık önlemlerinin maliyetlerini karşılamalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.