Turizm misafir ağırlamaya, para kazanmaya her an hazır bir sektör.
Deprem bölgeleri tarih, kültür ve gastronomi turizminin canlı olduğu bölgeler. Deprem bölgeleri için önceden yapılan turizm bağlantıları devam ediyor.
Bölge hızla toparlanmaya çalışıyor ve bölge halkının ve ülkemizin de ekonomik döngüye ihtiyacı var.
Bu aşamada bölgede konaklama zor ama yakın iller destekli günübirlik turlar mümkün. Tarih, kültür ve gastronomi ağırlıklı turlar ile bölgenin içine çok da girmeden ( Deprem ve yıkıntı bina görüntüleri artık yayılmamalı) kontrollü bir güzergah belirlenebilir.
Konaklamalar için tiny house veya prefabrik konaklama deneyimleri olabilir. Sade, lükse kaçmayan ama özel turlar olarak bu turları satmak mümkün olabilir mi? Turizm yatırımcılarımız ve turizm sektörümüz çok deneyimli. Mutlaka bölgeye özel yeni fırsatları görüp değerlendireceklerdir. Farklı bir turizm alanı bile yaratmak mümkün.
Bu aşamada deneyimli turizm yatırımcılarının görüşüne çok ihtiyaç var. Devlet bölgeye destek veriyor, yasal olarak bölgede bazı ödemeler erteleniyor. Bölgede kısa, orta, uzun vade planlar ve yeniden yapılanma düşünülüyor.
Özellikle kısa vadede yapılacakların hızlıca ve gelir getirici şekilde düzenlenmesi bölge için elbette faydalı olacaktır. Bölge turizminin canlanması için inovatif çözümlerde devlete yeni önerilerde de bulunmak mümkün. Bölgenin moral ve desteğe ihtiyacı var.
Artık bilindiklerin dışına çıkmak, yeni çözümler bulmak zorundayız. Sadece deprem bölgesi için değil, bütün bölgeler için farklı işler, konseptler, fikirler üretilmeli.
Elbette bunlar üretiliyor ama turizmi yönetenlerin bu fikirlere değer vermesi dinlemesi gerek. Turizm belediyelerin birbiriyle yarıştığı veya belediyenin “her şeyi ben bilirim “düşüncesi ile hareket ettiği alan olmamalı. Turizm her ne kadar eğlenceli bir iş gibi görülse de turizm ciddi iştir.
Sözün özü; Deprem bölgelerinin turizm değerleriyle hızlıca kalkınması için çevik ve inovatif davranmak gerekiyor.
